Abdurrahman Dilipak'tan Pençe Kılıç Harekâtı yorumu: Sınırlarımızın içinde IŞİD'i takip etmek gerek

Abdurrahman Dilipak'tan Pençe Kılıç Harekâtı yorumu: Sınırlarımızın içinde IŞİD'i takip etmek gerek

Haber Vakti yazarı Abdurrahman Dilipak, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK), 6 kişinin yaşamını yitirdiği İstiklal Caddesi'ndeki bombalı terör saldırısının ardından Suriye ve Irak'ın kuzeyine düzenlediği 'Pençe Kılıç'  hava harekâtını köşesine taşıdı.

Dilipak “Bu harekat sanki, bir ‘hatırlatma dozu’ oldu. Aslında ABD bir gün önceden harekât hazırlığından haberdar olmuş ve böyle bir harekatın yapılmaması konusunda bir uyarıda bulunmuştu. Ama operasyon gerçekleşti. Bu durumda, ABD’nin kontrolündeki unsurlar sığınaklara çekilmiş olması gerekir. Zaten mühimmatta  güvenli bir şekilde yeraltı depolarında korunuyordu. Bunlar ABD envanterindeki askeri malzemeler olduğu için ancak beton delici özel mühimmatlarla vurulabilirdi. Ancak görüntüler, açık alandaki kontrol dışı unsurlara yönelik sınırlı bir operasyon gerçekleştirildiği anlaşılıyor” değerlendirmesinde bulundu.

“Önemli olan şimdi bu operasyonun hangi siyasi fay hatlarını harekete geçireceğidir” diyen Dilipak, “Birileri bir takım işler için bu operasyonu fırsat ve vesile olarak görecektir. Bakacağız operasyon örgüt üzerinde caydırıcı bir etki mi yapacak, kışkırtıcı bir etki mi? Zaten Ankara'da, İstiklal Caddesi’ndeki operasyonu vesile ederek bu operasyonu yapmadı mı? O saldırı bu durumda gündemden düşecek mi göreceğiz” düşüncesini dile getirdi.

Dilipak, şöyle devam etti:

Bakalım,  bunun içerideki ve dışarıdaki yankıları, yansımaları ne olacak? İçeride HDP kadar muhalefetin operasyona tepkisinin ne olacağını göreceğiz. Bizim parlamenterler, iktidar olsun, muhalefet olsun, baştakine bakıyor, o ne derse onlar da onu tekrarlıyor. Şimdilik baştakiler susuyor, alttakiler de susuyor. Bu arada örgütün bu operasyona karşı bir hamlesi olacak mı? Ayrıca sınırlarımızın içinde ve dışında DAEŞ/İŞİD faktörünü, bu süreçte takip etmek gerek.

Güney sınırlarımızda bir şeyler olduğu muhakkak. Gelecek günler nelere gebe bilmiyoruz ama her şey mümkün. Öte yandan dehşet dengesi ve siyasi zeminin fay hatları ile dolu olmasından kaynaklanan tedirginlik sebebi ile bugünden yarına bir şey de olmayabilir. Ama bu gerilim bugünden yarına dinmeyecek.”

Yazının tamamını okumak için tıklayın