Acillere polis karakolu uygulamasına Türk Tabipleri Birliği'nden tepki: Çözüm 'Sağlıkta Şiddet Yasası'

Acillere polis karakolu uygulamasına Türk Tabipleri Birliği'nden tepki: Çözüm 'Sağlıkta Şiddet Yasası'

Harran Üniversitesi’nde Doktor Bahattin Ahmet Yalçın’ın bir hasta yakını tarafından taşlı saldırıya uğramasının ardından, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca sağlık çalışanlarına şiddet sorunun acillere polis karakolu kurularak çözüleceğini söyledi. Türk Tabipleri Birliği’nden Dr. Samet Mengüç ise uygulamayı eleştirerek çözümün 'Sağlıkta Şiddet Yasası' olduğunu ifade etti.

Birgün'de yer alan habere göre Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, sağlıkta şiddeti çözmek için adım atılacağını ve acil servislere polis noktaları kurulacağını açıkladı. Uygulamaya ise bazı sağlık çalışanları tepki gösterdi.

''Şiddeti sistem doğuruyor''

Bakan Koca tarafından açıklanan uygulamayı, değerlendiren Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Üyesi Dr. Mengüç, şu ifadeleri kullandı: “Şiddetin birinci sebebi güvenliğin eksikliği değildir. Sadece güvenlik önlemlerinin alınmasıyla şiddet olaylarının önüne geçilemez. Diğer taraftan, son yıllarda özel güvenlik şirketlerine devredilmiş olması da ciddi bir güvenlik zafiyetine sebebiyet vermişti. Biz ısrarla şunu söylüyoruz; bu sağlık sistemi kaçınılmaz olarak şiddeti doğuruyor. Hizmet alan ile hizmet vereni birbirine rakipmiş gibi konumlandıran bir sistem var. Bu da doğal olarak şiddeti arttıran bir faktör.”

'‘Asıl çözüm yasa teklifi’'

Uygulamanın caydırıcı etkisi olabileceğini, ancak kesin çözüm olmadığını vurgulayan Dr. Samet Mengüç, şöyle konuştu: “Bizim önerimiz, ilk olarak şiddeti doğuran bu sistem gözden geçirilmeli. İkincisi yeterli güvenlik önlemlerinin alınması lazım ve kamuoyuna bu yönde bilgilendirmelerin acil olarak yapılması gerekiyor. Yine şiddete yönelik ısrarla savunduğumuz yasa teklifi var. Yıllardır Meclis’te duruyor. Her yıl 14 Mart’ta bunu dile getiriyoruz''

''Bu da özetle şudur; kamu görevi yapan sağlık çalışanlarına şiddet uygulayanların hızlı bir şekilde cezalandırılması. Bu da Türk Ceza Kanunu’nda zaten var. Yani o şiddeti uygulayan kişiye TCK’de tanımlanmış olan 2 ile 4 yıl arasında ceza uygulanması. Eğer bu şiddetle birlikte orada sağlık hizmetini almak isteyen başka insanların sağlık hizmeti alma hakkı da engellenmişse, bununda yüzde elli oranında artırılması gerektiği bir cezai müeyyide.”

'‘Kışkırtılmış sağlık talebi’'

Şiddetin esas nedeninin “kışkırtılmış sağlık talebi” olduğunu aktaran Dr. Mengüç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kışkırtılmış talep dediğimiz şey, gerçekten ona ihtiyacı yok ama insanlar bu yanlış yönlendirme ve bilgilendirmelerle böyle bir hizmet alma ihtiyacıyla geliyor. Örneğin en son Urfa’da yaşanan olayda ateşi yüksek bir çocuğun oraya geldiği anda öyle bir beklenti yaratılmışki doktorun elinin değmesiyle birlikte o hastanın iyileşmesi bekletişi var. Ama bu gerçekçi değildir. Bu yaratılmış bir algıdır. Diğer bütün şeylerde de böyledir. Hastaneye geldiğinde kendi kafasında kurduğu bir tetkik yapıldığında iyileşeceğini düşünüyor. Yani çok yanlış bir bilgilendirme var toplumda.”