Adalet arayan işçi ailelerinin mücadelesi: 'Kaza Değil Cinayet' belgeselinin ilk gösterimi bugün

Adalet arayan işçi ailelerinin mücadelesi: 'Kaza Değil Cinayet' belgeselinin ilk gösterimi bugün

Yönetmen Fatih Pınar'ın belgeseli 'Kaza Değil Cinayet' 15 Kasım'da ilk gösterimini gerçekleştirecek. Belgesel, Adalet Arayan İşçi Aileleri'nin 2008'den beri verdiği mücadeleyi anlatacak. Belgesele ilişkin soruları yanıtlayan yönetmen Pınar, adalet mücadelesi veren işçi ailelerinin sürekli vurguladığı bir cümleyi hatırlattı: ’Biz zaten bir canımızı kaybettik bari bundan sonra başkaları iş cinayetlerinde canını kaybetmesin.’"

İş Cinayeti Almanağı verilerine göre 2018'de 1872 işçi çalışırken hayatını kaybetti. ILO'nun verilerine göre ise her yıl meslek hastalığı nedeniyle ölen işçi sayısı, akut iş cinayetlerinde ölen işçilerin en az altı katına ulaşıyor. Kaza Değil Cinayet belgeseli, iş cinayetlerine Adalet Arayan İşçi Aileleri’nin verdikleri mücadelelerden kesitler sunarak odaklanıyor. Belgeselde, arşiv görüntülerinden de yararlanarak bellekler tazeleniyor. Belgeselin merkezinde gerekli işçi sağlığı ve iş güvenliği tedbirleri alınsaydı hiçbirinin ölmeyeceği vurgusu yapılıyor, bu nedenle işçilerin ölümü “Kaza değil, cinayet!” olarak nitelendiriliyor.

Belgeselin yönetmeni Fatih Pınar, bu belgeseli yapmaya nasıl karar verdiğini şöyle anlattı: "Norveç’in Bergen şehrinde üç yılda bir düzenlenen Bergen Assembly uluslararası sanat etkinliğinin çekirdek ekibinde bu yıl Türkiye’den de iki kişi vardı: Murat Deha Boduroğlu ve Banu Cennetoğlu. Deha aynı zamanda Adalet Arayan İşçi Aileleri’nin gönüllü avukatlarından. Deha her yıl korkunç bir hızla artan Türkiye’deki iş cinayetlerine dikkat çekmek için bu konu hakkında yapılacak bir belgeselin de etkinlikte olmasının iyi olacağını ekibe anlatmış. Öneri kabul edilince belgeseli benim yapmamı tercih etmişler. Tanışmamız ve çekimlere başlamam böyle oldu."

"Ailelerin en büyük kaygısı seslerini duyurabilmek"

Ailelerin en büyük kaygısının seslerini duyurabilmek olduğunu söyleyen Pınar, belgesel sayesinde verdikleri mücadelenin uluslararası platforma ulaşacak olmasından memnun olduklarını aktardı. 

Mücadele devam ediyor 

7 Ocak'ta başlayan çekimlerin Temmuz başında tamamlandığını söyleyen Pınar, "Fakat ailelerin adalet arama mücadeleleri devam ediyor ve ben de artık kendimi bu büyük ailenin ferdi hissediyorum." dedi. Belgeselin çekimi boyuncu ailelerin acısına içeriden tanık olmanın zor olduğunu anlatan Pınar, "Örneğin Esenyurt Marmara Park AVM çadır yangınında oğlu Barış Kıyak’ı kaybeden Ayşe Kıyak ile röportaj yaparken onunla birlikte ağlamamak mümkün değildi"

Polat, 'Kaza Değil Cinayet' belgeseliyle izleyiciye 'direnç ve inanç' mesajı vermek istediğini söyledi. Ailelerin Vicdan ve Adalet Nöbeti'nde, iş cinayeti anlamalarında dile getirdikleri taleplerin hiçbirinin yerine getirilmemesine rağmen azimli ve kararlı olduklarını söyleyen Polat, "ailelerin sürekli vurguladığı bir cümle var: ‘’Biz zaten bir canımızı kaybettik bari bundan sonra başkaları iş cinayetlerinde canını kaybetmesin.’’ dedi. 

Belgesele nasıl ulaşılabilir?

Filmin ilk gösterimi bugün (15 Kasım) 20:00’da Şişli Cemil Candaş Kültür Merkezi'nde yapılacak. Aralık ayında Hangi İnsan Hakları Film Festivali’nde, 2020’de Türkiye’deki İşçi Filmleri Festivali’nde ve Documentarist’te gösterilecek. Uluslararası festivallerdeki gösterimlerinden sonra 2020 yılının sonunda internetten herkese açık olarak yayınlanacak.

Adalet Arayan İşçi Aileleri

Adalet Arayan İşçi Aileleri 2012 yılından beri iş cinayetlerine dikkat çekmek için İstanbul Galatasaray Meydanı’nda Vicdan ve Adalet Nöbeti tutuyorlar. Her ayın ilk pazar günü buluştukları 75. nöbet “milli güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlığın ve ahlakın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması” gerekçeleriyle yasaklandı.

Aileler başkaları ölmesin diye nöbet tutmaya devam ediyorlar. Sokakta, yakınlarını kaybettikleri cinayet mahallerinde, adliyelerde, tüm susturulma çabasına rağmen mücadele etmeye devam eden aileler, “Yası tutulmayan işçiler için mücadele verilemez” diyerek ölenleri anmaya, yaşayanlar için mücadele etmeye çağırıyor.