Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "15 Temmuz'da ölümüne hukuk, ölümüne demokrasi diyen bir yargımız oldu" dedi. Bozdağ, Fethullah Gülen'in iadesine ilişkin olarak, ABD yönetimini ağır ifadelerle eleştirerek, "ABD, iade kararını verene kadar Gülen'i tutuklamalı. ABD Fethullah Gülen'i iade etmezse, Türkiye'de zirve yapmış olan ABD karşıtlığının artmasından başka sonuç doğurmayacaktır" diye konuştu. "CIA'nin bu darbe teşebbüsünü Gülen'in uygulamaya soktuğuna dair delillerin Türkiye'dekinden daha fazla olduğunu biliyorum" iddiasında bulunan Bozdağ, "Fethullah Gülen'in saniyede kaç kere kalbinin attığını bilen CIA'nin 'Bilmiyorum' demesi, Türkiye'nin aklıyla dalga geçmesidir" görüşünü dile getirdi.
Hâkim-savcı adayları ataması töreninde konuşan Bakan Bozdağ'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
"15 Temmuz'da darbecilerin karşısında ölümüne ayakta duran, ölümüne hukuk diyen bir yargımız oldu. Buradan açıklıkla ifade etmek isterim ki o gece hakim evinde kurulan kriz merkezinde herkes oradaydı, hepsinin belinde silahı da vardı. Hepsi o gün ölmeye gelmişti. Bu toprağın üstünde şerefsizce gezmektense, bu toprağın altında şereflice yatmanın adamlık olduğunu gördüler. Darbe olsaydı bu darbecilerin ne tür zulümler yapacaklarını bilerek, bir adanmışlık anlayışıyla, onun için ben HSYK üyelerimize, savcılarımıza, yargıtay başkanımıza, anayasa başkanımıza, yargının her kademesinde görev yapan hakim ve savcılarımıza şükranlarımı sunuyorum. Hukuka, demokrasiye, milli iradeye sahip çıkılan, tankın topun karşısında hukukla mücadele eden bir dönemin Adalet Bakanı olmayı bana nasip eden Allah'ıma şükürler olsun. Ülkemiz demokrasisini güçlendirerek, milli iradeyi güçlendirerek adaleti her işin esasına koyarak yoluna devam edecektir. Son olarak Gülen'in iadesine ilişkin süreci ifade etmek isterim. ABD ile Türkiye arasında suçluların iadesi konusunda anlaşmamız var. İlgili hükümler çerçevesinde Türkiye, bu anlaşmaya göre 4 ayrı dosyayla iade talebini adli makamlara iletti. 9. maddeye göre iade talebinin iletilmesi halinde karşı tarafın alması gereken önlemler kapsamında ilgili kişinin yakalanması vardır. "Karar verene kadar ilgili kişiyle alakalı tedbir alır, tutuklama yapılabilir, karar verilene kadar tutuklu kalabilir" diyor 9. madde. Onu yakalamak ve tutuklamak zorundadırlar. Ne zaman karar verecek? Daha sonra karar verecek. Tedbir için onu tutuklayacak, dosyaları inceleyecek, iade veya iade etmeme konusunda kararını netleştirene kadar tutması gerekiyor. Bu kısma uyulmadı. Sanki yargılama yapıyoruz. Biz yargılama yapmıyoruz ki, yargılama yapılabilmesi için iade talep ediyoruz. Savunma istemeleri mümkün, ama biz talebimizi iletiyoruz ama maalesef sanki idari makamlar yargılama yapıyormuş gibi davranıyorlar. Fethullah Gülen'in yakalanması, tutuklanmasını Türkiye olarak talep ettik ve bunların ingilizcesini de türkçesini de gönderdik.
Oda tv kim adına yayın yapıyor bilmiyorum ama, Türkler iade talebinde bulunmuş ama ingilizcesini koymamışlar diyorlar. Ya böyle bir şey olabilir mi? Türkçesini ve ingilizcesini de koyuyoruz, tüm belgeleri bu şekilde iletiyoruz. Artık bu konuda karar verilmesi Türkiye ile ABD arasındaki stratejik ortaklık konusunda büyük önem taşıyor. Talebimizi yeniliyoruz, ABD Fethullah Gülen'i iade etmezse, Türkiye'de zirve yapmış olan ABD karşıtlığının artmasından başka sonuç doğurmayacaktır. ABD hukuksal süreçlere atıf yapsa da, hukuksal süreçlerde nihai kararı siyaset verir. Mazeret ararlarsa iade etmemek için istemediği kadar mazeret bulur. Delil ararsa istemediği kadar delil bulur.
İade etmezse güçlü bir Türkiye'yi Fethullah Gülen'i iade etmemek için feda edecektir. CIA'nin bunu bildiğini, CIA'nin bu darbe teşebbüsünü uygulamaya soktuğuna dair delillerin Türkiye'dekinden daha fazla olduğunu biliyorum. Fethullah Gülen'in saniyede kaç kere kalbinin attığını bilen CIA'nin "Bilmiyorum" demesi, Türkiye'nin aklıyla dalga geçmesidir. Güçlü bir Türkiye'nin, bir teröristten daha ABD'nin yararına olacağını tekrar ifade etmek istiyorum."