Adalet Bakanı Gül, 357 hâkim ve savcıya seslendi: Bu kapıya gelen herkes adalete erişeceğine asla ama asla şüphe duymamalı

Adalet Bakanı Gül, 357 hâkim ve savcıya seslendi: Bu kapıya gelen herkes adalete erişeceğine asla ama asla şüphe duymamalı

MEB Şura Salonu’nda avukatlık mesleğinden geçen Hâkimler ve Savcılar Kurulu İkinci Dairesince mesleğe kabul edilen, 357 hâkim ve savcının atama yerlerine ilişkin kura çekilişi gerçekleşti. Törene Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'ün yanında Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca, Danıştay Başkanı Zeki Yiğit de katıldı. Bakan Gül, adliyenin kapısının adaletin kapısı olduğuna dikkat çekerek, "Bu kapıya gelen herkes adalete erişeceğine ulaşacağından asla ama asla şüphe duymamalıdır. Bu kapıya gelen herkes en saygın muameleyi görmelidir. Bu kapıdan ayrılan herkes evine en büyük memnuniyetle ayrılmalıdır” dedi.

Danıştay Başkanı Yiğit  de, "Tereddütlü insanlarla, toplumda yer bulamamış, sıkıntılı tiplerle çok fazla temas kurmayın. Bunun sıkıntısını ileride yaşarsınız. Kararlarınız ne kadar adil de olsa bu ilişkileriniz nedeniyle her zaman sorgulanabilirsiniz. O nedenle ilişkilerimize dikkat edeceğiz" diye konuştu.

"Yarın mesleğe başladığınızda annenize, babanıza, kardeşinize adliyede bir kamu kurumunda nasıl davranılmasını istiyorsanız nasıl muamele edilmesini istiyorsanız siz de gelen bir kişiye annenizmiş gibi, babanızmış gibi, kardeşinizmiş gibi muamele etmeniz lazım" diyen Bakan Gül, "Biz 84 milyon Türkiye olarak bir aileyiz, bu konuda hâkim ve savcılarımızın vatandaşlarımıza olan yaklaşımı çok önemlidir. Kullanacağınız nezaket dili gerek vatandaşlarınıza gerek mesai arkadaşlarınıza çok önemlidir. Çünkü sizler orada adaleti temsil ediyorsunuz" diye konuştu.

"Sosyal medya başta olmak üzere mesafe koymanız gereken ortamlar var"

Adil olmak kadar adil görünmenin de önemli olduğunu vurgulayan Gül, "Sosyal medya başta olmak üzere sosyal mesafe koymanız gereken beşeri münasebetler ve sosyal ortamlar da var. Bunu çok iyi biliyorsunuz. Hâkim adliyede de adliye sonrası insani ilişkilerinde de mahkemeye, adliyenin vakarına yakışır tutum, davranış içinde olmalıdır. 'Bir hâkim şu avukatla şu iş adamlarıyla arası çok iyidir, adliyeye onlarla ulaşırsınız' diye bir algı eğer oluşuyorsa orada hakimlik savcılık mesleğine yakışır bir vakar yok demektir" ifadelerini kullandı.

"Hiçbir tehdide boyun eğmeyerek, takir ve tahriklere de eyvallah etmeyeceksiniz"

Milletin beklentisinin, makul kararın adil sürede verilmesi olduğunu kaydeden Bakan Gül, "Milletimizin bu beklentisini karşılarken hukukun ve vicdanın dışında hiçbir sese aldırış etmeyin. İstiyoruz ki yargı mensuplarımız hiçbir zorluk karşısında yılmasın. Kolay bir şeyden bahsetmediğimin farkındayım. Siz de elbette kolay bir şeye talip olmadınız. Çıktığınız bu anlamlı yolda günlük çıkarlara ve rüzgârın estiği yöne göre sizi sebepsiz yücelten veya haksızca eleştirenler olabilecektir. Yargı mensuplarının vakur sükûnetini istismar etmek isteyenler de her zaman olmuştur, yine olacaktır. Demokratik bir hukuk devletinde kararlar da elbette eleştiriden münezzeh değildir. Bu eleştirilerden istifade etmek sizleri de güçlendirecektir. Diğer taraftan hiçbir tehdide boyun eğmeyerek, takir ve tahriklere de eyvallah etmeyeceksiniz" dedi.

Danıştay Başkanı Zeki Yiğit: Toplumda yer bulamamış, sıkıntılı tiplerle temas kurmayın

Danıştay Başkanı Zeki Yiğit ise hâkim ve savcı adaylarına davranış tarzlarının önemli olduğunu kaydetti. Algıların olguları yönettiğine işaret eden Yiğit, "Siz davranışlarınızla sözlerinizle nasıl bir algı oluşturuyorsanız, verdiğiniz kararlar da o şekilde algılanır. Onun için ağırlığınızı iyi oluşturmanız lazım, insanlara iyi davrananız lazım. Tereddütlü insanlarla, toplumda yer bulamamış, sıkıntılı tiplerle çok fazla temas kurmayın. Bunun sıkıntısını ileride yaşarsınız. Kararlarınız ne kadar adil de olsa bu ilişkileriniz nedeniyle her zaman sorgulanabilirsiniz. O nedenle ilişkilerimize dikkat edeceğiz" dedi.

Akarca: Aceleci davranmayın

Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca ise görevlerini icra ederken hakim ve savcılardan çok aceleci davranmamalarını istedi. Çok hızlı şekilde ünvanlı görev talebinde bulunmamalarını belirten Akarca, hakim ve savcıların kendilerini iyi yetiştirmeleri gerektiğini anlattı. Hakim ve savcılardan hiçbir güç odağından çekinmeden, korkamadan, cesaretle mesleklerini icra etmelerini isteyen Akarca, "Basının, sosyal medyanın, diğer güç odaklarının etkisiyle karar verirseniz adaleti sağlayamazsınız" ifadelerini kullandı.

Bakan Gül'den Sasunyan'ın şartlı tahliyesine ilişkin açıklama

Bakan Gül de 1982'de Türkiye'nin Los Angelese Başkonsolosu Kemal Arıkan'ı öldüren Hampig Sasunyan'ın şartlı tahliye edilecek olmasına ilişkin, “Terörizm eylemlerini, amaçlarını gerçekleştirmenin aracı olarak gören kişilere oldukça yanlış mesaj verecektir” değerlendirmesinde bulundu.

Bakan Gül, "Sasunyan ve onu yönlendiren ideoloji, toplum karşısında varlığını sürdürmekte ve yakın bir tehdit olmaya devam etmektedir" dedi.

Ne olmuştu?

Kemal Arıkan, 28 Ocak 1982'de konsolosluğa giderken arabasında öldürülmüştü. Suikastı 'Ermeni Soykırımı Adalet Komandoları' adlı örgüt üstlenmişti. Arıkan'ın trafik ışıklarında bekleyen arabasını kurşun yağmuruna tutan Sasunyan aynı gün yakalanmış, diğer katil Krikor Saliba izini kaybettirmişti. Saliba'nın aynı yıl Lübnan iç savaşında öldüğü öne sürülmüştü. Şimdi 58 yaşında olan Sasunyan 1984'te afsız ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Ancak daha sonra temyiz mahkemesi bu kararı bozdu.

ABD'de California Valililiği, 1982'de Türkiye'nin Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan'ı öldürmek suçundan ömür boyu hapis cezasına çarptırılan Lübnanlı Ermeni Hampig Sasunyan'ın tahliye edileceğini doğruladı. Türkiye Dışişleri Bakanlığı bir kınama mesajı yayınladı, ABD Dışişleri Bakanı Blinken da karardan "hayal kırıklığı" duyduğunu belirten bir mesaj paylaştı.