Adalet Bakanı Sadullah Ergin, hedeflerinin ülkedeki terör ortamını bitirmek ve ardından Terörle Mücadele Yasası’nı tamamen ortadan kaldırmak olduğunu söyledi. Ergin, “Sürecin garantisi yok ama alternatifinin garantisi belli” dedi.
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Çözüm Süreci’nde yol haritasında konuşulmayan konuların öne çıkartılmaması gerektiğini söyledi.
Hükümet olarak hedeflerinin ülkedeki terör ortamını bitirmek ve ardından Terörle Mücadele Yasası’nı tamamen ortadan kaldırmak olduğunu söyleyen Ergin, “Sürecin garantisi yok, ama alternatifinin garantisi belli” dedi.
2008’de AKP’ye açılan kapatma davasında verilen kararın dayanak noktasına halel geldiğini düşündüklerini belirten Ergin, “Delillerin üretilmiş, işçilik ürünü olduğu intibası ortaya çıktı. Ergenekon davasında verilmiş olan kararın gerekçelerinin açıklanmasını bekliyoruz. Ayrıca bu konu için Yargıtay’ın kararının beklenmesi de gerekmektedir” dedi.
Ergin, Star gazetesinden Cevheri Güven’e gündeme ilişkin önemli açıklamalar yaptı. Bakan Ergin yaptığı açıklamalar şöyle:
İmralı’ya yeni mahkûm gönderilmesi ve 8 yeni mahkûmun sevk edilmesi yönündeki haberlere değinen Adalet Bakanı Ergin şöyle konuştu:
“Avrupa Konseyi İşkenceyi Önleme Komitesi (CPT) 2008’de İmralı’da yaptığı incelemelerde adaya yeni hükümlü getirilmesini talep etmişi. 2009’da yapılan düzenlemelerden sonra İmralı’ya 5 hükümlü daha konuldu. Böylece Avrupa Konseyi’nin İmralı’da aramış olduğu standartlar sağlanmış oldu. Tüm cezaevlerinde ihtiyaçtan veya talepten sevkler yapılabilmektedir. İmralı’da da bu tür bir durum mümkün. Böyle bir durum ihtimal dışı değil.”
Çözüm Süreci’nde Öcalan’ın yol haritası dışında talebi olup olmadığı konusunda Ergin önemli değerlendirmeler yaptı:
“Bu süreçte İmranlı’daki hükümlü ile istihbarat birimi ve BDP heyetinin görüşmeleri söz konusu. İstihbarat birimiyle yapılan görüşmelerde böyle yeni bir talep yok. Çözüm sürecinin başlangıcındaki perspektife dayalı olarak bugünlere gelindi. Sonuçta 8 ayı aşkın süredir ölümlü bir hadise yaşanmadı, kan akmadı. Ama süreci akamete uğratmak isteyen girişimler oldu. Çözüm sürecinde önemli olan kanın akmaması. Bir diğeri de, yol haritasında konuşulmamış hususların öne çıkartılmaması. Bu süreç herkesin hayrına, Sürecin sonu garanti değil ama alternatifinin sonucu garanti. 30 yıldır ne olduysa, 31. yılda da o olur.”
Adalet Bakanı Ergin, ‘cemaate yakın hakim ve savcıların tasfiye edildiği ‘iddialarına da kısa ve net cevap verdi:
“Yargı mensuplarını şu veya bu kesime mensup kişiler olarak yaftalamak doğru değil. Bu doğru olmadığı gibi bu varsayıma dayalı olarak yapılan çıkarımlar da doğru değil.”
Ergin, pakette seçimlere ilişkin önerilen ‘daraltılmış bölge’ sistemine ilişkin soru üzerine de şöyle konuştu:
“İstanbul gibi büyük yerlerde halk 80 vekilin arasında kendi seçeceği kişiyi tanıyamıyor bile. Daraltılmış bölge sisteminde ise 3-5 milletvekilinin olduğu küçük bölgelerde seçmenin adayları tanıması, takip etmesi ve denetlemesi kolaylaşacak. Üzerinde çalıştığımız sistemde seçmen sayısından ziyade 3-5 milletvekillik bölgeler öngörülüyor. Temsilde adalet noktasında da daraltılmış bölge daha adil. Seçen, seçileni tanıyıp bilerek seçmiş olacaktır. Bu sistemde genel merkezlerin tepeden aday indirmesi zorlaşacaktır. Sistemin doğası gereği içinde baraj var. 5 vekilin seçildiği bir bölgede, belirli oya ulaşamazsanız seçilemezsiniz.”
Ergenekon davası kararında, internet siteleri kurularak AKP’nin kapatılmasına yönelik delil oluşturulduğunun ortaya çıkmasıyla, AKP’nin yeniden yargılama isteyeceğine ilişkin haberleri de değerlendiren Ergin, yeniden yargılamaya ilişkin CMK 311. Maddeye dikkat çekerek, şöyle dedi:
“AK Parti aleyhine açılan kapatma davasında yargılama sonunda oluşan kararın dayandığı delilleri tartışmalı hale getiren bir tablo oluşursa yeniden yargılama mümkün. Ancak bu kanaate varabilmek için Ergenekon davasına ilişkin kararın gerekçelerini görmemiz ve Yargıtay’ın da temiz incelmesinin sonucunu beklemek gerekir. Bu aşamalardan sonara AK partinin kapatılması davasında üretilmiş, işçilik ürünü deliler olduğu ortaya çıkarsa CMK 311 yollamasıyla yeniden yargılama yapılabilir. Ancak bu kararı partinin yetkili organları alacaktır.”
Suriye sınırındaki ‘kaçakçı gerilimi ‘ne de değinen Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Hatay milletvekili olması nedeniyle konuyu ayrıca yakından izlediğini belirterek, şunları anlattı:
“Suriye’de yaşanan iç savaşla birlikte sınır ticareti ve nakliyle sektörü maalesef ağır bir yara aldı. Suriye ile aramızdaki sınır kaçakçılık yapmaya uygun bir yapıda. Bu gibi sorunları önlemek için ‘entegre sınır yönetimi’ uygulamaya girecek. Bu aynı zamanda AB ile yürüttüğümüz müzakerenin gereklerinden birisi. Zira vize muafiyeti devreye girdiğinde Türkiye’nin sınırları aynı anda AB’nin sınırları haline gelecek. Bu projede güçlü olarak inşa edilmiş fiziki engeller ve bu fiziki engeller arasında iz tarlası, aydınlatma sistemleri, gözetleme kuleleri ve kamera ile elektronik takip sistemleri kullanılacak. İçişleri Bakanlığımız bu hazırlığı önemli ölçüde tamamladı. Yakın gelecekte bu tesislerin inşasına başlanacak.
Demokratikleşme Paketi’nde Terörle Mücadele Kanunu ve Ceza Muhakemeleri Kanunu düzenlemeleri olup olmadığına ilişkin soru üzerine, paketi Başbakan Erdoğan’ın açıklayacağını belirten Ergin, “Sayın Başbakan deklare ettiği zaman hepimiz Paket’te ne olduğunu göreceğiz. Her pakette TMK’yla ilgili birkaç madde getiriliyor. Ama sürekli TMK’yla oynamak doğru değil. Temel arzumuz, ülkede terör iklimini ortadan kaldırıp TMK’ya ihtiyaç kalmaması. Çözüm Süreci’nden sonuç alırsak TMK tamamen kaldırılabilir. Terörün Türkiye üzerindeki etkisi ve baskısı ortadan kalktığı anda Türk Ceza Yasası Türkiye’nin ihtiyaçlarını karşılar” diye konuştu.