Adalet Bakanlığı Müsteşarı: 28 Şubat ABD ve onun buradaki kuklalarının eseriydi

Adalet Bakanlığı Müsteşarı: 28 Şubat ABD ve onun buradaki kuklalarının eseriydi

Üsküdar’da düzenlenen İstanbul Hukukçular Buluşması’nda konuşan Adalet Bakanlığı Müsteşar Selahaddin Menteş, “Erbakan Hocanın partisi kapandıktan sonra çok anlamlı bir konuşması vardı. Refah Partisi kapatıldıktan sonra o güçler hâlâ görevdeydi aslında. O güçler neydi? Bugün net bir şekilde görüyoruz aslında. 28 Şubat aslında ABD ve onun buradaki kuklalarıydı" dedi. Erbakan Hocanın Refah Partisi’nin kapatılmasının hemen akabindeki yaptığı konuşmayı hatırlatan Menteş, “Rahmetli hocam ne demişti: ‘Ben milletimize sükunet tavsiye ediyorum.’ Bu, tarihte bir duraktır sadece. Birçok arkadaşımız hapislere tıkılmak istenmişti. Aslında milletimizi o gün kurulan tuzaktan kurtarmış oldu” ifadesini kullandı.

Adalet Bakanlığı Müsteşarı Selahaddin Menteş, “Hakim-savcı arkadaşlarımızın FETÖ konusunda yaptığı, maaşla-parayla ölçülecek bir şey değil, söyleyeyim. Belki de biner korumayla korumamız lazım. Çünkü dünya çapında bir casusluk örgütü (FETÖ), Amerika’nın buradaki temsilcisine karşı bizim arkadaşlarımız hiçbir korku ve endişeye kapılmadan bu mücadeleyi yürütüyorlar.” dedi. Üsküdar’da düzenlenen Cihannüma İstanbul Hukukçular Buluşması’nda konuşan Menteş, hakim ve savcılık mesleğinin en nihayetinde ‘ekmek parası’ için yapıldığını ancak bulundukları nokta itibariyle görev ve fonksiyonları olduğunu vurgulayarak, üstlerine düşen vazifeyi yapmalarının en temel görev olduğunu söyledi. Menteş, Fethullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) yaptığı 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimi sonrasında Başbakanlık bünyesinde kurulan koordinasyon kurulundan bahsederek, şöyle konuştu:

"O koordinasyon kurulunda şöyle bir konuşma oldu, herkes görüşünü belirtsin, darbenin B planı olabilir mi, buna dair neler yapılabilir gibi konuşma yapılması istendi. O zaman benim aklıma şöyle bir şey gelmişti. Erbakan hocanın partisi kapandıktan sonra çok anlamlı bir konuşması vardı. Refah Partisi kapatıldıktan sonra o güçler hala görevdeydi aslında. O güçle neydi? Bugün net bir şekilde görüyoruz aslında. 28 Şubat aslında ABD ve onun buradaki kuklalarıydı. FETÖ’cüler de onların kuklalarından bir parçaydı.

Ama bugün de Zarrab davası üzerinden görüyoruz ki aslında 17-25 Aralık süreci ve 15 Temmuz dahil, o plan burada icra edilemeyince bugün Amerika direkt fiili müdahaleye gidecek şekilde -Allah korusun- de yürütmeye çalışıyor. 28 Şubat dosyalarına benzer dosyalar işte Zarrab davasıyla başlamış oldu. Belki de Amerika’da açılacak. O zaman beklenen neydi, Erbakan hocanın insanları sokağa dökmesi sonra tutuklamalar, aslında bugün burada bulunan birçok arkadaşımızı hapislere tıkmak için geliştirilen bir süreçti. Rahmetli hocam ne demişti, ‘Ben milletimize sükunet tavsiye ediyorum. Bu tarihte bir duraktır sadece. Bizim bin yıllık görüşümüz inşallah bir gün iktidar olacak. Bu nedenle ben milletimize sekinet tavsiye ediyorum’ demişti. Aslında milletimizi o gün kurulan tuzaktan kurtarmış oldu.”