Ankara Esenboğa Havalimanı'nda gözaltına alınan HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen, tutuklama istemiyle mahkemeye sevk edildi. Bilgen, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Bilgen, serbest bırakıldıktan sonra yaptığı açıklamada referandum çalışmalarının engellenmeye çalışıldığını söyledi ve dokunulmazlıkların kaldırılmasına ilişkin olarak “Bu belki de başkanlık hesabı çok önceden başladığı için, bizim çalışma yapmamız engellenmek için yapıldı” dedi.
Bilgen’in açıklaması şöyle:
Gözaltına alındığını kişisel Twitter hesabından duyuran Bilgen, "İstanbul'a gitmek için geldiğim Esenboğa'dan az önce göz altına alındım. Diyarbakır'a götürüleceğim söyleniyor" diye yazdı.
Geçtiğimiz günlerde gözaltına alınan HDP'li vekiller Hüda Kaya, Meral Danış Beştaş ve Altan Tan'a da adli kontrol şartı getirilmişti.
HDP, milletvekillerinin gözaltına alınmasına ilişkin “Tutuklama ve gözaltı kararlarının siyasi sorumlusu hükümettir” başlıklı açıklamada şunları ifade etti:
Dün İstanbul Vekilimiz Hüda Kaya, Diyarbakır Vekilimiz Altan Tan ve Adana Vekilimiz Meral Danış Beştaş’tan sonra bugün de Parti Sözcümüz ve Kars Vekilimiz Ayhan Bilgen hukuksuz bir şekilde gözaltına alındı.
Şu çok açık ki, Erdoğan-AKP-MHP ittifakı bu tutumuyla referandum çalışması yapmakta, ‘hayır’ diyen vekillerimizi hukuksuz gözaltılarla taciz etmektedir.
Yargı ile AKP-MHP ittifakı eşzamanlı ve eşfikirli çalışmaktadır. Parti Sözcümüz gözaltında iken, Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş’un ‘hukuki bir süreç vardır’ açıklaması suçu üstünden atma nafile çabasından başka bir şey değildir.
Süreç hukuki değil siyasidir. Dokunulmazlıklar Anayasa ve uluslararası demokratik sözleşmelere aykırı olarak kaldırılmıştır. Eş Genel Başkanlarımızın ve vekillerimizin cezaevlerinde rehin tutulmaları Anayasa Mahkemesi’nin daha önce almış olduğu emsal kararlara aykırıdır. Dokunulmazlıklar geçmişe dönük kaldırılmıştır ve şu anda bütün vekillerimizin dokunulmazlığı vardır. Hükümet Sözcüsü Kurtulmuş, bu gerçekleri bile bile konuyu çarpıtmaktadır.
Tutuklama ve gözaltılar hükümet icraatıdır, siyasi sorumluluk hükümettedir. Kurtulmuş bugün, ‘tek tip bir karar yoktur’ derken de bu gerçeği açığa vurmaktadır. Kararlar keyfidir, intikam amaçlıdır. Keyfi olarak Eş Genel Başkanlarımız ve bazı vekillerimiz cezaevinde tutulmakta, bazıları ise gözaltına alınıp bırakılmaktadır. Hükümet Sözcüsü bilmeli ki, hiçbir açıklama sizi işlediğiniz bu suçun siyasi sorumluluğundan kurtaramayacaktır.
Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş’un bugünkü tek doğru sözü ‘HDP bir şanstı’ demesidir. İşte Erdoğan ve AKP, halkın fark ettiği bu gerçeği gördükleri için bu şansı ortadan kaldırma çabasındadır. Siyasi olarak kendilerini durdurabilecek demokratik bir gücün, bir halk hareketinin varlığı onları hukuk ve siyaset dışı bir tasfiye operasyonuna itmiştir.
Rehin alma, tutuklama ve gözaltılarla bizlerin siyasi iradesini kırmayı ve değiştirmeyi sağlayamazsınız. Referandumda ‘hayır’ çalışması yapmamızı tehditle, şantajla engelleyemezsiniz.