Yalova’da polisin sıktığı gazla öldüğü iddia edilen Çayan Birben davasına bugün Yalova Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edilecek. Mahkemenin, gaz spreyinin öldürücü olup olmadığı yönündeki sorusu üzerine Adli Tıp Kurumu, bütün biber gazlı ölümlere örnek oluşturacak bir rapor gönderdi. Adli Tıp raporunda, gaz spreyinin içerdiği ‘Capsaicin’ adlı kimyasalın özellikle astım hastalarına kapalı alanda ve yakın mesafeden sıkılması halinde belirgin etkilen gösterebileceği, “hastalığın mahiyet ve derecesine göre hayati tehlikeye neden olabileceği” vurgulandı.
Radikal’den İsmail Saymaz’ın haberine göre, Çayan Birben adlı genç, dört yıl önce bir kavgayı ayırırken, “Astım hastasıyım, sıkmayın” dediği halde polisin sıktığı biber gazı spreyinden etkilenerek can verdi. Çayan Birben Davası’na bakan Yalova Ağır Ceza Mahkemesi, bu yılbaşında Adli Tıp Kurumu’na yazı yazarak, “biber gaz spreylerinin içeriklerinin ne olduğunu, insan sağlığına zararlı ve öldürücü etkiye sahip olup olmadıklarını, kişide önceden var olan rahatsızlıklara bağlı olarak ölüme neden olup olmayacağını” sordu. Yazıya ek olarak, iki biber gazı spreyi de incelenmek üzere kuruma gönderildi.
Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Kimya İhtisas Dairesi Gıda ve Çeşitli Maddeler Şubesi’nin 23 Mart 2015 tarihli raporunda spreylerin ‘Capsaicin’ kimsayalı içerdiği ifade edildi. Adli Tıp Kurumu Beşinci İhtisas Kurulu’nun 6 Nisan 2015 tarihli raporunda ise Capsaicin’in “oleoresin capsicum” adlı bir tür biber ekstresi olduğu, kargaşa kontrol ajanı olarak emniyet tarafından kullanıldığı kaydedildi. Spreyin, üzerine sıkıldıkları kişilerde deri ve mukozalarında (salgı üreten iç tabaka) tahrişe, gözde tahriş, yanma ve yaşarmaya, laringospazma (gırtlakta kasılma), baş ağrısına ve kusmaya neden olabileceği” belirtildi. Bu bulguların astım, kardiyovasküler sistem hastalığı (kalp ve damar hastalıkları )gibi durumlarda özellikle kapalı ve yakın mesafelerden maruz kalındığı durumlarda daha belirgin olabileceği vurgulandı. Ayrıca, “kişinin kendisinde mevcut olan hastalığının mahiyet ve derecesine göre hayati tehlikeye neden olabileceği oy birliği ile mütalâa olunur” denildi. Birben Ailesi’nin avukatı Sabri Kuşkonmaz, bu rapora göre, sanık polislerin mahkum olması gerektiğini belirterek, “Bu rapor, net bir şekilde burada önceden bir rahatsızlık varsa spreyin ölümcül olacağını belirtiyor” dedi.
Yalova’da yaşayan 31 yaşındaki Çayan Birben, 27 Mayıs 2011’de bir kavgayı ayırırken, “Ben astım hastasıyım, sıkmayın” dediği halde, yüzüne sıkılan biber gazının etkisiyle ölmüştü. Yalova Savcısı Derya Karslıoğlu, 14 ay süren soruşturmanın sonunda, Birben’in biber gazından ölüp ölmediğini tespit için dosyayı Adli Tıp Kurumu’na (ATK) göndermişti. ATK 1. İhtisas Kurulu, 13 Şubat 2003 tarihli raporunda, Birben’in beyin damarında oluşmuş baloncukların patlaması suretiyle beyin kanaması geçirdiğini, patlamaya yakın mesafeden sıkılan biber gazının yol açmış olabileceğini belirtmişti. Savcı Karslıoğlu, hazırladığı iddianamede polisleri şöyle suçlamıştı: “Kavga dışında kalmasına, ‘Benim olayla ilgim yok, astım hastasıyım, bana sıkmayın’ demesine rağmen Birben’e yoğun biber gazı sıktıkları, rahatsızlanan Birben’in ‘Bırakın yüzümü yıkayayım, nefes alamıyorum, rahatsızım’ demesine rağmen izin vermedikleri, ‘Ben fenalaşıyorum, kötü oluyorum, ambulans çağırın’ demesine rağmen şüphelilerin ambulans çağırıp tedavisini yaptırmayarak ölümüne sebebiyet verdikleri...”
Şüpheli polisler İbrahim Baltacı, Serhat Ayhan Yeni, Ercüment Küçükakça ve Tekin Ceyhan’a TCK’nın ‘taksirle ölüme sebebiyet verme’ suçlamasıyla Yalova Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açılmıştı.