Adli Tıp'ın 'duruşmaya gidemez' dediği Evren ve Şahinkaya'ya telekonferans

Adli Tıp'ın 'duruşmaya gidemez' dediği Evren ve Şahinkaya'ya telekonferans

Adli Tıp, 12 Eylül davasında yargılanan Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya’nın sağlık durumlarının duruşmaya gelmeye elverişli olmadığını bildirdi. Savcı, Evren ve Şahinkaya'nın telekonferansla ifade vermelerini istedi.   Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen 12 Eylül darbesiyle ilgili son duruşmada, 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Tahsin Şahinkaya'nın duruşmaya gelip gelemeyecekleri konusunda, sağlık durumlarının belirlenmesi için Adli Tıp Kurumu'na yazı yazılmasına karar vermişti.

Adli Tıp’tan gelen yazıda Evren ve Şahinkaya’nın sağlık durumları nedeniyle duruşmaya gelemeyecekleri bildirildi.

Savcı Kemal Çetin, sanıkların savunmalarının sesli ve görüntülü iletişim teknolojisiyle alınmasını talep etti.

Mahkeme heyeti darbeden sonra idam edilenlerden Erdal Eren, Serdar Soyergin, Necati Vardar, Veysel Güney, Ramazan Yukarıgöz, Mustafa Özenç, Cengiz Baktemur, Ömer Yazgan ve Halil Esendağ'ın yakınlarının da bulunduğu bazı müdahillik taleplerini kabul etmişti.

Ağırlaştırılmış müebbet isteniyor

Anayasanın geçici 15. maddesinin, 12 Eylül 2010'da yapılan referandum ile kaldırılmasının ardından, şikayet dilekçelerini değerlendiren Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 12 Eylül sürecine ilişkin soruşturma başlatmış, Özel Yetkili Ankara Cumhuriyet Savcısı Kemal Çetin tarafından hazırlanan iddianame, Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmişti.

İddianamede, Evren ve Şahinkaya, ''Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın tamamını veya bir kısmını değiştirmeye veya ortadan kaldırmaya ve anayasa ile teşekkül etmiş olan Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasına engel olmaya cebren teşebbüs etmek'' ile suçlanıyor.

Suç yerinin Ankara, tarihinin ise 2 Ocak 1980 ile 12 Eylül 1980-6 Aralık 1983 arası gösterildiği iddianamede, Evren ve Şahinkaya'nın, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun ''devlet kuvvetleri aleyhinde cürümler''e ilişkin 146. maddesi ile 80. maddesi uyarınca ''ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına'' çarptırılmaları isteniyor.