T24 - Adli Tıp Kurumu'nda yeni bir kriz! Bir ayı geçkin süredir sonucu açıklanmayan Defne Joy Foster'ın otopsi raporu, kurumdaki uzman sıkıntısını ortaya çıkardı. Adli Tıp'ta görevli uzmanlar, art arda başka yer veya görevlere atanınca kurumda otopsi raporunu yorumlayacak bilirkişi kalmadı. 14 Şubat'ta gazeteci Kerem Altan'ın evinde ölü bulunan Defne Joy Foster'ın Adli Tıp raporuyla ilgili birçok iddia ortaya atıldı. Kriz, Foster'ın otopsisinde baş gösterdi. Morg İhtisas Dairesi incelemeyi tamamladıktan sonra karar, Foster'ın kanında uyuşturucu ve alkol olup olmadığını belirleyecek olan Kimya İhtisas Dairesi'ne kaldı. Ancak raporun sonuçlarını yorumlayarak altına imza atacak uzmanlarda sıkıntı olduğu ortaya çıktı. Akşam gazetesinde yer alan haber şöyle:Son bir yıl içinde, Kimya İhtisas Dairesi Başkanı Faruk Biçer'in de aralarında bulunduğu birçok deneyimli uzman, 'Görülen luzüm üzerine' yazısıyla başka yerlere gönderildi veya görev yerleri değiştirildi. Yerlerine de narkotik konularda deneyimli olmadığı iddia edilen personel atandı. Yeni uzmanlar, özellikle kamuoyunda gündeme gelen kritik dosyaları yorumlamakta çekimser kalınca gecikmeler başladı. '15 DAKİKADA YORUMLANMALI2 İstanbul Adli Tıp Enstitüsü'nden Prof. Dr. Fatih Yavuz, Defne Joy Foster'ın raporunun uzun bir süredir neden beklemede olduğunu şöyle açıkladı: 'Fizik, Kimya ve Biyoloji dairelerinde çıkan sonuçlar işinin uzmanı tarafından en fazla 15 dakikada yorumlanır. Eğer bir rapor 1 aydan fazladır bekleniyorsa o birimde sorun vardır. Kimya İhtisas Dairesi'nin başkanı ile alkol birimindeki uzmanlar görevden alındı. Bunların yerine gelenler uzman olmadığı için muhtemelen sonuçlar uzun süredir çıkmıyor' diye konuştu. ADLİ TIP SİYASALLAŞIYOR Uzun yıllar Fizik İhtisas Dairesi Başkanlığı yapan Doç.Dr. Ömer Kurtaş, kurumun siyasallaştığını söyleyerek şöyle konuştu: 'Adli Tıp Kurumu'ndaki sürgünlere bakarsanız kurumun siyasallaştığını görürsünüz. Benim de yakından tanıdığım Faruk Biçer ve diğer birçok işinin ehli uzman herhangi bir gerekçe gösterilmeden görevlerinden alındı. Bu arkadaşların yerine atananların uzmanlıkları tartışılır. Bu kişilerin verecekleri karar ne kadar sağlık olur?' SADECE SERTİFİKA VERİLDİ İsminin açıklanmasını istemeyen bir uzman ise çarpıcı iddialarda bulundu: 'Bu arkadaşlarımız taşrada bulunan temsilciliklere gönderiliyorlar. Yerlerine de uzman olmayan kişiler atandı. Hatta onlara bir-iki haftalık bir eğitimle sertifika verildi.' TAURASİ KORKUSU Fenerbahçe'nin dünyaca ünlü kadın basketbolcusu Diana Taurasi'de doping maddesi bulan Hacettepe Üniversitesi, spor kulübünün itirazı üzerine incelemeyi tekrar yapmış ve raporun hatalı olduğunu kabul etmişti. Hacettepe Üniversitesi'nde doping maddesini ölçen aletle Adli Tıp Kurumu'ndaki alkol ölçümü yapan aletin aynı olması uzmanları korkutuyor. Yanlış yorumdan kaçınan uzmanlar görüş bildirmiyor. 17 YILLIK BAŞKAN YERİNE ÜNİVERSİTEDEN ATAMA Kimya İhtisas Dairesi Başkanlığını 17 yıldır yürüten Faruk Biçer, görevinden alınarak önce alkol biriminin gece sorumlusu yapıldı. Daha sonra da Adana Adli Tıp Şubesi'ne gönderilen Biçer'in yerine Celal Bayar Üniversitesi'nden Adli Tıp Uzmanı Dr. Mahmut Aşırdizer atandı. Aşırdizer'in Kimya İhtisas Dairesi'ndeki birimlerden uzmanlığının bulunmadığı iddia ediliyor. Narkotik biriminin başındaki Uzman Nilay Derman da bir yıl önce Diyarbakır'a gönderilmişti. 6 ay burada görev yapan Derman yeniden İstanbul'a geldi ve sonra Erzurum'a tayin edildi. Derman'ın yerine gıda zehirlenmeleri konularına bakan Şenol Korkut getirildi. Kimya İhtisas Dairesi'ndeki görevden almalar devam etti. Gıda ve ilaç zehirlenmelerine bakan Oya Tanç ile Kimya İhtisas Araştırma Müdürü Zafer Gürpınarlı da görevlerinden alınarak pasif görevlere getirilirken yerlerine Ümran Özkan ile Neval Akberber atandı. Görevi alkol biriminde çıkan analizleri rapora dökmek olan İsmail Kocağa da başka bir göreve atandı. Yerine iki yıldır kurumda çalışan bir memur getirildi.
ÇÖZÜM: GENİŞLETİLMİŞ UZMANLAR KURULUAdli Tıp Kurumu geçtiğimiz yılllarda birçok skandal karara imza atmıştı. Özellikle Vakit Gazetesi Yazarı Hüseyin Üzmez'in taciz ettiği B.Ç.'ye verilen rapor ve otopsi sırasında Münevver Karabulut'un cesedine bulaştırılan spermin ardından Devlet Denetleme Kurulu, kurumu mercek altına almış ve açıkladıkları raporda şu ifadelere yer vermişti: İhtisas Daireleri, Genel Kurul ve ihtisas kurullarında, üyeler, uzman olmadıkları alanlarla ilgili kararlara da katılmaktadır. Konunun uzmanı olanlarla hiçbir uzmanlığı bulunmayanların görüşleri aynı değerde kabul edilmektedir. Bu durumun ortadan kaldırılabilmesi için, 'Genişletilmiş Uzmanlar Kurulu' sistemine benzer bir yapı oluşturulmalıdır.