Afganistan'daki ABD güçlerinin komutanı: Rusya, Taliban'ı silahlandırıyor

Afganistan'daki ABD güçlerinin komutanı: Rusya, Taliban'ı silahlandırıyor

Afganistan'daki ABD güçlerinin komutanı General John Nicholson, Rusya'nın Taliban'a destek olduğunu, hatta silah verdiğini söyledi.

Nicholson BBC'ye verdiği özel röportajda, "Rusların istikrarsızlaştırıcı faaliyetlerini gördüm" dedi.

Amerikalı komutan Rus yapımı silahların Tacikistan sınırından Taliban'a ulaştığını ancak miktarını söyleyemeyeceğini belirtti.

Rusya geçmişte ABD'nin bu yöndeki iddialarını kanıt bulunmadığı gerekçesiyle reddetmişti.

Ancak bu yeni iddialar, Rusya'nın Nato güçleriyle ilişkileri açısından hassas bir dönemde ortaya atıldı.

İngiltere ve Rusya, eski bir Rus ajanı ve kızının kimyasal maddeyle İngiltere topraklarında öldürülmesinin ardında Kremlin yönetiminin bulunduğu iddiaları nedeniyle diplomatik bir gergnilik yaşıyor.

Bu arada, ABD Kongresi'nin İstihbarat komitesi de Rus provokatörlerin 2016'daki başkanlık seçimlerine müdahale ettikleri sonucuna varılan bir rapor yayımladı.

General Nicholson ise BBC'ye yaptığı açıklamada "Buradaki IŞİD militanlarının sayısını müthiş bir şekilde abartan bir söylemleri var. Bu söylem daha sonra, Rusya tarafından Taliban'ın faaliyetlerini ve örgüte bir dereceye kadar destek verilmesini meşrulaştırmak için kullanılıyor." dedi.

Nicholson ayrıca "Bu karargaha getirilen ve Afgan liderleri tarafından bize verilen silahlar gördük. Afgan liderler bunların Rusya tarafından Taliban'a verildiğini söyledi. Rusların müdahil olduklarını biliyoruz" diye konuştu.

General Nicholson'ın kariyerinin büyük kısmı Afganistan'daki çatışmalarda geçti. 11 Eylül saldırılarında Pentagon'daki ofisindeydi ve ölmekten şans eseri kurtuldu.

General, Rusya'nın Taliban'la bu ilişkilerinin görece yeni olduğuna inanıyor. Rusya'nın Tacikistan-Afganistan sınırında geçtiğimiz günlerde tatbikatlar yaptığını söyledi ve "Bunlar terörle mücadele tatbikatlarıydı. Ancak Ruslar'ın bu hareket tarzını daha önce de gördük. Büyük miktarlarda silah ve malzeme getiriyorlar ve daha sonra bir kısmını bırakıyorlar" dedi.

General Rusya'nın Taliban'a ne ölçüde destek verdiklerini bilmediklerini itiraf etti ancak BBC'ye konuşan üst düzey Afgan polis ve ordu yetkilileri, bunlar arasında gece görüş malzemeleri, hafif silahlar ve ağır makineli tüfekler bulunduğunu belirtti.

Afgan kaynakları, bu silahların Afgan güçleri ve onlara bazı görevlerde destek veren Nato danışmanlarına karşı kullanıldığını söylüyor.

Ancak Rusla Taliban'ın doğal bir müttefiği değil. Sovyetler Birliği, 1979'da Afganistan'ı işgal etmesinin ardından ABD destekli mücahitlerle şiddetli bir savaşa girişmişti.

Aynı mücahitlerin bir kısmı, Rusya'nın 1989'da çekilmesini izleyen iç savaş sırasında kurulan Taliban'a katıldı.

Afganistan Uzmanları Birliği'nden Kate Clark Taliban'ın Rusya'ya karşı düşmanlığının ezeli olduğunu söylüyor ve "Taliban Rusya'yla işbirliği yaptığı için Kuzey İttifakını hep kınadı" diyor.

Ancak Clark şimdi Taliban ve Rusya'nın çıkarlarının daha çok bibirine yakınlaşmış olabileceği yorumunu yapıyor.

ABD Başkanı Donald Trump, Taliban ile ilişkilerini kesmesi için Pakistan'a baskı yaptı. Ocak ayında, Twitter'da "Pakistan bize yalan ve hilenin dışında bir şey vermedi" dedikten sonra yüzmilyonlarca dolarlık güvenlik yardımını kesmişti.

Taliban da Pakistan ile arasına mesafe koyup, kendini bağımsız bir güç olarak sunamayı istiyor. Bu durum da yeni para kaynakları ve uluslararası destekçi bulmanın önemini arttırıyor.

Bu arada Rusya da Taliban'a silah ve para yardımı yaptığı iddialarını reddetmekle birlikte, örgütle görüşmeler yaptığını kabul ediyor.

Bunu da Kuzeydoğu Afganistan'da varlık bulmaya çalışan IŞİD'e karşı mücadelede ortaklıkla meşru gösteriyorlar.

Ancak Rusya, Taliban'ı desteklemenin daha büyük jeopolitik yararlar sağlayacağına da inanıyor olabilir.

General Nicholson'a Rusya'nın Afganistan'da ABD'yle bir vekalet savaşı yürütüp yürütmediğini sorduğumda doğrudan bir yanıt verdi.

General "Bu faaliyet son 18 ila 24 ayda gerçekten arttı. Bundan önce Rusya'nın istikrasızlaştırıcı faaliyetlerini görmedik. Zamanlamaya baktığınızda, kabaca Suriye'deki çatışmaların artmasıyla örtüşüyor. Dolayısıyla tüm bunların zamanlaması ilginç" diye konuştu.