12 Eylül dönemindeki işkence vakalarından sorumlu olanlara yönelik soruşturma hızlandı. Bu kapsamda ilk olarak dönemin İstanbul Emniyet Müdürlüğü 2. Şube Müdürü Mehmet Ağar soruşturulacak.
Taraf gazetesinden Aysun Yazıcı'nın haberine göre, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, konuyla ilişkili olarak dönemin İstanbul 1. Ordu ve Sıkıyönetim Komutanı Nejdet Üruğ, İstanbul Emniyet Müdürlüğü 1. Şube Müdürü Tayyar Sever, Kadıköy Emniyet Müdürlüğü Başkomiseri İbrahim Şahin ve polis memuru Bayram Kartal hakkında da soruşturma başlattı.
29 Temmuz 1981 tarihinde gözaltına alınan Süleyman Cihan’ın bir apartmanın beşinci katından atlayarak intihar ettiği iddialarına inanmayan ailesi, gerçeğin peşine düştü. Süleyman Cihan'ın kardeşi Ahmet Cihan, 13 Mayıs 2012 tarihinde İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Ana Bilim Dalı’ndan rapor aldı. Raporda, Cihan’ın intihar etmediği, öldürüldükten sonra altıncı kattan atıldığı ve çok sayıda kemiğinin kırıldığı tesbit edildi. Bunun üzerine harekete geçen Cihan'nın ailesi, Susurluk hükümlüsü Mehmet Ağar’ın da aralarında olduğu bir grup emniyet görevlisi hakkında Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.
Suç duyurusunu dikkate alan Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığı, görevsizlik kararıyla dosyayı İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi. Dosyayı dikkate alan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ise Nejdet Üruğ, Mehmet Ağar, Tayyar Sever, İbrahim Şahin ve Bayram Kartal, Mehmet Yetiş hakkında 12 Eylül döneminde “görevi ihmal ve işkence yapmak” suçundan soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında Başsavcılığın, Aydın Cumhuriyet Başsavcılığı’na yazı yazarak Aydın Yenipazar Cezaevi’nde bulunan Susurluk hükümlüsü Mehmet Ağar’dan talimatla ifade alması bekleniyor. Söz konusu soruşturmaya ilişkin dava açılırsa, 12 Eylül işkencelerinin yargılanması bakımından bir ilk yaşanacak. Bu arada 12 Eylül döneminde sıkıyönetim savcısı olarak görev yapan Hâkim Yüzbaşı Erdoğan Savaşeri ve Hâkim Kıdemli Albay Durmuş Akşen için de gerekli işlemlere başlandı. Ancak soruşturmanın Sıkıyönetim Askerî Savcılığı’nın görev ve yetkisi kapsamında olduğu belirtilerek şüpheliler hakkında ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildi.