15 Temmuz darbe girişimi öncesi 'subliminal mesaj' vererek darbeye iştirak ettikleri iddiasıyla 12 gün önce gözaltına alınan gazeteci yazar Ahmet Altan ile Prof. Mehmet Altan, savcılıktaki ifadelerinin ardından tutuklama istemiyle Nöbetçi Sulh Ceza Hâkimliği'ne sevk edildi. Hâkimlikteki sorgunun ardından Mehmet Altan tutuklandı, Ahmet Altan adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu Savcısı Can Tuncay, Ahmet ve Mehmet Altan'ın suçlamaları reddeden ifadelerini aldıktan sonra saat 23.45 sıralarında "FETÖ'ye üyelik, yardım ve propaganda, hükümeti devirmeye teşebbüs" iddiaları eşliğinde tutuklama talebiyle Nöbetçi Sulh Ceza Hâkimliği'ne sevk etti. Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği'ndeki sorgu yaklaşık iki saat sürdü ve 03:40'ta bitti. Karar ise 04:15 sularında açıklandı.
Ahmet Altan'ın adliye çıkışındaki ilk açıklaması şöyle:
Altan kardeşlerin savcılık ifadesi ve Nöbetçi Sulh Ceza Hâkimliği'ndeki sorgusu sırasıda adliyede avukatlar Ergin Cinmen ve Veysel Ok ile CHP Parti Meclisi üyesi İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ve HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan vardı. Adliye dışında da Altan ailesi ile arkadaşları bekledi.
Ahmet Altan, mahkeme sorgusunda, hâkim Selami Yılmaz'a, "Benim bütün hayatım darbelere karşı mücadele ile geçti" dedi.
Altan kardeşler darbe girişiminin ardından Gülen cemaatine yönelik başlatılan soruşturma kapsamında 10 Eylül’de gözaltına alınmıştı.
Ahmet ve Mehmet Altan, Emniyet'teki ifadelerinde kendilerinde yönelten soruları yanıtlamayarak, Cumhuriyet Başsavcılığı'na ifade vereceklerini beyan etmişlerdi.
Altan’ların dosyasında gizlilik kararı bulunurken, avukatlarına da görüş kısıtlaması getirildi.
Altan kardeşlerin avukatları Ergin Cinmen ve Veysel Ok'tan müvekkilleriyle ilgili bazı yayın organlarında yer alan iddialara yalanlama gelmiş; açıklamada "Müvekkillerimiz Ahmet ve Mehmet Altan’ın şahsında büyük bir hukuk trajedisi yaşanmaktadır" denen açıklamada, Mehmet Altan'ın evinde F serisinden 1 dolar bulunduğu iddialarıyla ilgili olarak "İçinde F serisi bir dolarlık bulunduğu söylenen kırmızı çanta Mehmet Altan’ın aile bireylerine ait eski bir kadın çantasıdır. Bu çanta içinden çıkan yırtık bir dolar, Mehmet Altan ve ailesinin 1990’lardaki bir yurtdışı seyahatinden kalmıştır" ifadelerine yer verilmişti.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu Savcısı Can Tuncay'ın talimatı üzerine, Altan kardeşler, darbe girişimi soruşturması kapsamında 10 Eylül'de gözaltına alınmıştı. Savcılığın gözaltı yazısında, Youtube üzerinden yayın yapan "Özgür düşünce" isimli TV programına darbeden bir gün önce konuk olarak katılan Ahmet Altan ile programı sunan Nazlı Ilıcak ve Mehmet Altan'ın bu programda, darbe çağrışımıyla subliminal mesaj içeren söylemlerde bulundukları iddia edilmişti. Bu söylemler kapsamında hükümeti ve Cumhurbaşkanı'nı tehdit ettikleri iddia edilen yazıda, Altan kardeşlerin darbenin gerçekleşeceğini beyan ettikleri öne sürülmüştü. Darbe girişiminin, "terör örgütüyle fikir ve eylem birlikteliği içinde olmadan bir gün öncesinden bilmelerinin mümkün olmayacağı" savunulan yazıda, bu nedenle Altan kardeşlerin, "darbe girişiminde bulunan bir kısım terör örgütü mensubu askerlerle iştirak halinde atılı suçu işledikleri" iddialarına yer verilmişti.
Söz konusu programın sunuculuğunu üstlenen Nazlı Ilıcak'ın da bu soruşturmada 'şüpheli' sıfatıyla ifadesi alınacak. Nazlı Ilıcak, 30 Temmuz'da "Silahlı terör örgütü üyeliği" suçlamasıyla tutuklanmıştı.