Hikmet Durgun / Mersin
Geçmişte omuz omuza verdikleri kardeşlerinin hükümeti zaaf içine düşürmek için çaba gösterdiklerini iddia eden Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, "Suriyeli mazlumlar bizden yardım beklerken, oraya Türkmenlere yardıma giden TIR'ı durdurmak için operasyon yapmaya değer miydi? Hiçbir şey, bir lokma haramın boğazımızdan geçmesine gerekçe teşkil etmez. Allah bu boğazlardan haram geçireceğine bu başı vücuttan ayırsın daha yeğdir" dedi.
Mersin'de AKP İl Teşkilatı tarafından Kongre Merkezi'nde düzenlenen programa katılan Bakan Davutoğlu, Gezi olayları ve 17 Aralık sonrası yaşanan gelişmeleri hükümete yönelik manipülasyonlar olarak değerlendirdi. Bundan 10 sene sonra, 20 sene sonra, 30 sene sonra 2013 yılını hatırlayıp bakacak olanların, ne Gezi olaylarını, ne de 17 Aralık'ta başlayan olayları akla getireceklerini öne süren Davutoğlu, "2013 çözüm süreciyle anılacaktır. İkinci bir sebep de, Türkiye'nin egemenliğinin önünde, ayaklarında pranga olan devletin dış borçlarının bittiği, IMF borçlarının sıfırlandığı bir yıl olarak hatırlanacaktır. Belki bazı kötü niyetliler, belki bazı manipülasyon meraklıları 2013 yılını hatırlarken Gezi manipülasyonlarına, 17 Aralık manipülasyonlarına atıfta bulunmaya gayret edeceklerdir. Ama bu aziz milletimiz biliyor ki, bu yıl tarihe çözüm süreciyle geçecek" dedi.
Geçmişte omuz omuza verdikleri kardeşlerinin hükümeti zaaf içine düşürmek için çaba gösterdiklerini iddia eden Davutoğlu, "Suriyeli mazlumlar bizden yardım beklerken, oraya Türkmenlere yardıma giden TIR'ı durdurmak için operasyon yapmaya değer miydi? Hiçbir şey, bir lokma haramın boğazımızdan geçmesine gerekçe teşkil etmez. Allah bu boğazlardan haram geçireceğine bu başı vücuttan ayırsın daha yeğdir" diye konuştu.
17 Aralık sonrası yapılan hukuki gelişmeleri psikolojik operasyon olarak değerlendiren Bakan Davutoğlu, AKP kadrolarının tümünün ilzam edildiğini iddia etti. Her türlü hesaba açık olduklarını ifade eden Ahmet Davutoğlu, "Ama bu tür hesaplar üzerinden, bu tür operasyonlar üzerinden bu milletin can damarlarını kesmeye, bu devletin güç ve kudretini azaltarak dünyanın her yanındaki mazlumlara bu kara geceleri, bu kaygıları yaşatmaya kimin hakkı var? Onun için başınız dik olsun, bizim başımız dik. Her türlü hesaba açığız. Ama bu devleti zaafı uğratacak, bu milletin ideallerine darbe vuracak herkesten de hesap sormaya hazırız. Başımız dik, yüreğimizde güven olsun. Hiç telaşa, hiç paniğe gerek yok" dedi.