Ahmet Hakan: Başkanlık sistemi istemeyenlerin yapmaları gereken tek şey meydan okumak

Ahmet Hakan: Başkanlık sistemi istemeyenlerin yapmaları gereken tek şey meydan okumak

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "Fiili durum hukuki hale getirilmesi gerek" sözleriyle yeniden gündeme gelen başkanlık tartışmalarını değerlendiren Hürriyet yazarı Ahmet Hakan, "Başkanlık sistemi istemeyenlerin yapmaları gereken tek şey meydan okumak" dedi. Ahmet Hakan yazısında "Tezinizin gücüne inanıyorsanız... Halkın sağduyusuna güveniyorsanız... Reste rest diyerek... Referandumda halkın önüne çıkmayı göze almak durumundasınız" ifadelerine yer verdi.

Ahmet Hakan'ın "Başkanlık sistemi istemeyenlerin yapmaları gereken tek şey" başlıklı yazısının bir kısmı şöyle:

O tek şey şu:

Meydan okumak.

 

*

“Getirin başkanlık sistemini... Götürelim halka” demek, diyebilmek.

*

Tezinizin gücüne inanıyorsanız...

Halkın sağduyusuna güveniyorsanız...

Reste rest diyerek...

Referandumda halkın önüne çıkmayı göze almak durumundasınız.

*

Recep Tayyip Erdoğan ve taraftarları, başkanlık sistemi için halkı ikna edebilirken...

Siz niye parlamenter sistem için halkı ikna edemeyesiniz ki?

Ne yani?

- Sizin teziniz, onların tezinden daha mı zayıf?

- Sizin cümleleriniz, onların cümlelerinden daha mı etkisiz?

- Sizin argümanlarınız, onların argümanlarından daha mı güçsüz?

Konunun millete götürülmesini isteyen, konunun millete götürülmesini istemeyene göre müthiş bir moral üstünlük sağlıyor.

Bunun farkında değil misiniz?

*

Yapmanız gereken tek şey şu:

Eşit ve adil propaganda fırsatıyla konunun halka etraflıca anlatılmasını şart koşarak...

Ve bu şartın garanti altına alınmasını sağlayarak...

“Gel, gidelim millete... Sen de anlat, ben de anlatayım... Kararı millet versin” demek, diyebilmek.

*

Mırın kırınla, halktan kaçarak, meydan okumaların altında ezilerek, sandıkta yenilgiyi baştan kabullenerek...

Olmaz bu iş.

Sarsıcı, radikal, farklı, şaşırtıcı, hamleci bir tutum şarttır.

 

Tatlıcı Ali'ye kimlik sorulmaz

 

TATLICI Ali, Balat’ta sivil kıyafetli maganda zabıtaların zulmüne maruz kaldı.

Sopalarla vurdular Ali’ye.

Tezgâhını dağıttılar.

*

Yürekler dağlandı tabii...

Fakat bir süre sonra...

Tatlıcı Ali’nin Suriye’de cihatçı gruplara katılıp savaştığı ortaya çıktı.

*

Dağlanan yüreklerin bazıları, “Oh olmuş o zaman... Beter olsun...” falan demeye başladılar.

*

Oysa insan haklarına giriş cümlesi şudur?

Mazluma da, zalime de kimlik sorulmaz.

 

Kadir abi ne çok geziyor

 

15 Temmuz’da Amerika’daydı.

Tatlıcı Ali vakasında Kolombiya’da imiş.

Morali bozuk galiba...

Fırsat buldukça atıyor kendisini ülke dışına.

Ahmet Hakan'ın yazısının tamamını okumak için tıklayın