Ahmet Hakan'dan Kızılay'a çadır eleştirisi: Ülke, yüzyılın en büyük felaketine maruz kalmış; para ilişkisine girilmesi de neyin nesi?

Ahmet Hakan'dan Kızılay'a çadır eleştirisi: Ülke, yüzyılın en büyük felaketine maruz kalmış; para ilişkisine girilmesi de neyin nesi?

Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan, Kahramanmaraş merkezli depremlerin 3. gününde Kızılay'ın, AHBAP'a çadır satmasını değerlendirdiği yazısında, "Olay aşağı yukarı şöyle gerçekleşmiş anladığım kadarıyla: 'Bana çadır ver, dağıtayım' diyen yardım derneği, Kızılay tarafından eli boş gönderilmek istenmemiş. Akla yurt dışı için hazırlanmış 2 bin 50 çadır gelmiş. Derneğe o verilmiş. İyi, güzel de tam da o anda para ilişkisine girilmesi de neyin nesi? Gün, rutin işlem yapma günü değil ki" düşüncesini dile getirdi. 

Hakan, Kızılay Başkanı Kerem Kınık'ın "rutin işlem" açıklamasını hatırlattı ve yazısında şunları kaydetti:

"Depremin üçüncü gününü göz önüne getirelim: Afet büyük. 11 ilde perişanlık var. Enkazlardan canlar kurtarılıyor. Barınma için acil çadıra ihtiyaç var. Millet perişan. Göz gözü görmüyor.

Böyle bir ortamda Kızılay’ın çadır şirketinin, kendisinden çadır isteyen AHBAP’la 'Ver parayı / al çadırı' ilişkisine girmesi çok yadırgatıcı.

Normal zamanlarda bu tür işlemler, 'rutin işlem' olarak görülebilir. Ama söz konusu zaman, normal bir zaman değil ki. Afetin en zirve yaptığı bir günden söz ediyoruz.

Böyle bir günde eldeki tüm çadır stoklarının acilen deprem bölgesine sevk edilmesi gerekmez mi? 2 bin 50 çadır, ne diye elde tutuluyor ki? 'Yurt dışı için hazırlanmış çadır stoku' da nedir?

Ülke, yüzyılın en büyük felaketine maruz kalmış. Yurt dışıymış, stokmuş... Hiç bakılmaz, acilen deprem bölgesine sevk edilmez mi?"