Ahmet Hakan: Şehitlikte içki içmek, çocuklara tecavüz etmekten daha ağır bir suçmuş

Ahmet Hakan: Şehitlikte içki içmek, çocuklara tecavüz etmekten daha ağır bir suçmuş

Hürriyet yazarı Ahmet Hakan, Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş'un Adalet Kurultayı'nda yaşanan içki tartışmasıyla alakalı sözlerine tepki göstedi. Hakan, CHP'den yapılan eleştirileri yeterli bulmayan Numan Kurtulmuş'a Ensar Vakfı'ndaki erkek çocuklarına yapılan tecavüzü hatırlatarak "Birkaç kendini bilmezin Çanakkale Şehitliği’nin yanı başında kafayı çekmesi ise çocuklara tecavüzden bile daha ağır suçmuş?" dedi.

Ahmet Hakan'ın "Vay Miami’li Mücahit vay! Vay yavuz hırsız vay!" başlığıyla yayımlanan (31 Ağustos 2017) yazısının bir kısmı şöyle:

 

Beslediğin tetikçilerini üzerimize salarak bizi bezdireceğini mi sanıyorsun be hey Amerikan Mücahit’i!

Garibanların gasp ettiğin paralarıyla satın aldığın Bodrum’daki 30 milyarlık lüks villanda sefa sürerken mi adamlarına “saldırın” emri verdin be hey Amerikan çıkarlarını korumaya yeminli Miami Mücahit’i!

Yavuz hırsız oldun da... Çıkardığın yangınla, yaptığın çaçaronlukla yaptığın gaspı yazıp çizenleri sindirip susturacak mısın be hey Florida Mücahit’i!

Tıpkı “Fadılzede” gibi “İhlaszede” diye bir kavramın oluşmasına neden olmuşsun... Gariban insanlar gasp ettiğin paralarını almak için örgütlenmek zorunda kalmış... Utanıp yerin dibine girmek yerine... Bunları dile getiren bizlere mi saldırıyorsun be hey sefa Mücahit’i!

Özal döneminde Özalcı... Demirel döneminde Demirelci... Çiller döneminde Çillerci... Asker döneminde askerci... AK Parti döneminde AK Partici... Yırtmanın yolunu böyle mi buldun be hey çıkarcı Mücahit!

Hem binlerce garibanın dişinden tırnağından artırarak sana emanet ettiği paranın üzerine oturacaksın... Hem de raconcu tetikçilerine “Hürriyet’e kayyum atansın” falan diye yazdıracaksın... Be hey kuldan utanmaz, be hey Allah’tan korkmaz Mücahit! 

 

Atatürk neden büyük?

Yıllar geçtikçe, yaşandıkça, tecrübe edildikçe, gördükçe...

- Bazı liderlerin kıymetsizliği...

- Bazı liderlerin de kıymeti...

Daha iyi anlaşılır.

Atatürk kıymeti anlaşılan liderlerin en başında gelmektedir.

Büyüklüğünün sırrı buradadır.

 

Kutlarım

İşin içine Atatürk’ü katmadan...

30 Ağustos Zaferi’ni kutlama mesajı yayınlama başarısı gösterenleri büyük bir şaşkınlık içerisinde kutlarım.

Sihirbaz Mandrake bile başaramazdı bunu!

 

Çok iyi fikir

30 Ağustos Resepsiyonu’na...

- Yaptıkları iyiliklerle tebarüz edenlerin...

- Faydalı buluşlara imza atanların...

- Kahramanlıklarıyla dikkat çekenlerin...

Davet edilmesi, çok ama çok iyi bir fikir...

Benim bir iddiam var:

Bundan sonraki bütün resepsiyonlarda, bu uygulama esas alınır.

 

Demek, disipline vermek yetmez ha Numan Bey!

Çanakkale'deki “Adalet Kurultayı”nda birkaç kendini bilmezin içki içmesi üzerine...

CHP şunları yaptı:

- “Birkaç kendini bilmez yapmıştır, asla tasvip etmiyoruz” diye açıklama yaptı.

- Birkaç kendini bilmezin derhal kamp alanından çıkarıldığı vurgulandı.

- Birkaç kendini bilmezle ilgili disiplin işlemi başlatıldı.

Fakat ne hikmetse Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, bu yapılanlardan tatmin olmadı.

Şöyle dedi:

“Bunlar yetmez... Özür de dilenmeli.”

Birkaç kendini bilmezin kamp alanında içki içmesiyle falan kıyaslanamayacak bir olay meydana gelmişti 2016 yılında.

Vahim, iğrenç, aşağılık bir olay...

Ensar Vakfı’nın Karaman Şubesi’nde gerçekleşen erkek çocuklara tecavüz olayı!

Ensar Vakfı yöneticileri ne dediler bu olayla ilgili olarak?

- “Bir şubemizde meydana gelen bu olay nedeniyle koca bir vakıf töhmet altına bırakılamaz” dediler.

- “Üzgünüz” dediler.

- “Daha dikkatli olacağız” dediler.

Dönemin Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, bu açıklamaları gayet yeterli, gayet tatmin edici, gayet yerinde bulmuş olacak ki...

2017’nin Mayıs’ında “Ensar Buluşmaları” adı altında düzenlenen Ensar Vakfıetkinliğine katılıp bir de konuşma yaptı.

Numan Bey, Ensar Vakfı’na...

- “Üzgün olmanız yetmez” demedi.

- “Özür de dilemelisiniz” demedi.

- “Bu işi elinize yüzünüze bulaştırdınız” demedi.

- “Emaneti koruyamadınız” demedi.

Demek ki neymiş?

Şuymuş:

- Ensar Vakfı’nın Karaman Şubesi’nde çocukların tecavüze uğraması “üzgünüz” denilerek geçiştirilecek bir yol kazası imiş...

- Birkaç kendini bilmezin Çanakkale Şehitliği’nin yanı başında kafayı çekmesi ise çocuklara tecavüzden bile daha ağır suçmuş?

Ne diyordu Necip Fazıl üstadımız bu tür durumlarda?

“Bu taksimi kurt yapmaz kuzulara şah olsa!”