Hürriyet yazarı Ahmet Hakan, 2. Abdulhamit'in 5. kuşak torunu Nilhan Osmanoğlu'nun kendisini eleştirenlere "Sizin ecdadınız kim?" demesine tepki gösterdi. Hakan, "Benim ecdadım Deli İbrahim’dir Nilhan Hanım. Var mı diyeceğin?" diye yazdı.
Ahmet Hakan, fatura krizi sebebiyle istifa etmeden önce Kanal D Ana Haber'e konuk olan CHP milletvekili Elif Türkmen Doğan'la ilgili izlenimleri yazdı. Hakan, CHP'li vekil hakkında "Tıpkı partisi gibi kendisi de kriz yönetiminden hiç ama hiç anlamıyor. Susulmaması gereken anda susarak konuyu geçiştirebileceğini düşünüyor. Sonra konuşuyor. Ama çok geç kalmış oluyor" görüşünü savundu.
Ahmet Hakan'ın Hürriyet gazetesinin bugünkü (5 Şubat 2017) nüshasunda yayımlanan 'Elif Türkmen Doğan’la ilgili birkaç izlenim' başlıklı yazısının bir bölümü şöyle:
- Aritmetik gibi, rakamlar gibi hiç kazanamayacağı şeylerle savaşıyor. Bu yüzden kaybedenlerden olması kaçınılmaz.
- “Yanlış yaptım, hata yaptım” dese... Belki de olayı hafifletip tartışmaları boşa düşürecek. Ama demiyor.
- “Yanlış yaptım” dese... “İstifa ediyorum” dese... Ardından da “Ne mutlu bana ki söz konusu parayı cebime atıp istiflememişim” dese... Belki yine olayı hafifletecek. Fakat heyhat!
- Hem “Partimin istifa çağrısına uyarım” diyor, hem de “İstifa etmemi gerektiren bir durum yok” diyor. Yani partisinin kendisine gereksiz, haksız ve insafsız bir istifa çağrısında bulunduğunu ima ediyor. Yani “asla zarar vermem” dediği partisine zarar veriyor.
- Tıpkı partisi gibi kendisi de kriz yönetiminden hiç ama hiç anlamıyor. Susulmaması gereken anda susarak konuyu geçiştirebileceğini düşünüyor. Sonra konuşuyor. Ama çok geç kalmış oluyor.
- Bazen yiğitlik, istifa etmeyerek değil istifa ederek sergilenir. Bundan hiç ama hiç haberi yok.
Nilhan Osmanoğlu kendisini eleştirenlere şöyle seslenmiş:
“Sizin ecdadınız kim?”
Benim ecdadım Deli İbrahim’dir Nilhan Hanım.
Var mı diyeceğin?
Roman milletvekili Özcan Purçu’nun temiz, tertemiz kalmasını öyle çok istiyorum ki...
Hakkında çıkan çirkin iddialara cevap verirken gördüğümde...
İçim titredi resmen.
Karşısındaki kitleye “evet mi, hayır mı” diye sorup istediği cevabı almak isteyen siyasilere sesleniyorum:
Ahali iyice alışmadan sormayın bu soruyu...
Yoksa rezalet çıkabilir.
- Rektör, kaymakam gibi kamu görevlilerinin evet kampanyasına katılması...
- “Hayır” diyenlerin dibinde hemencecik polisin bitmesi...
- “Bana evet demem için üç neden söyle” sorusuna hap gibi bir cevap verilememesi.
- Reklamda geçen hayır sözcüğünden bile buram buram korkulması...
AK Parti’yi eleştirince...
“Bravo! Şak! Şak! Şak! Yürek mi yedin! Aferin! İşte tarafsızlık! İşte aydın tavrı!” falan filan...
CHP’yi eleştirince...
“Hükümete yaranmaya çalışıyorsun! Taraflısın! Korkaksın! Aydın değilsin!” falan filan...
Bi yürüyüp gidin işinize!