Ahmet Hakan'dan 'Öğrenci Andı' yorumu: Bizim büyük çaresizliğimizdir bu!

Ahmet Hakan'dan 'Öğrenci Andı' yorumu: Bizim büyük çaresizliğimizdir bu!

Danıştay 8. Dairesi, ilköğretim okullarında uygulanan 'Öğrenci Andı'nı kaldıran yönetmelik hükmünü iptal etti. Öte yandan, TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı ve Adalet eski Bakanı Bekir Bozdağ ile  MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli arasında 'Öğrenci Andına' yönelik sert bir tartışma sözkonusu. Hürriyet yazarı Ahmet Hakan, günlerdir tartışılan 'Öğrenci Andı' meselesini yorumladı. Hakan,  yazısında birbiriyle zıt iki yaklaşıma yer vererek tartışmanın ırkçılık üzerinden şekillendiğini işaret etti. Yazar, "Başta 'ANDIMIZ' olmak üzere birçok konuda toplumsal uzlaşma hayal olarak kalır, kalıyor, kalacak. Yani, bizim büyük çaresizliğimizdir bu!" dedi. 

Ahmet Hakan, 'Öğrenci Andı' meselesini değerlendirdiği yazısında şu noktalara dikkati çekti: "

Meselenin özünün özünün özü! 

Andımız'ı isteyenler diyorlar ki:

Biz Türk’ü bir ırk olarak tanımlamıyoruz. Öyle olsa “Ne mutlu Türk olana” denirdi. Oysa “Ne mutlu Türküm diyene” deniliyor. Türklük vatandaşlık bağına işaret ediyor, etnik kökene değil... Etnik kökeni ne olursa olsun her Fransız’ın kendisine Fransız demesi gibi bir şey...

Andımız'ı istemeyenler diyorlar ki:

'Türk' tabiri, bal gibi de bir ırka işaret etmektedir. Bu ülkede başka ırklar varken neden hepimiz kendimizi “Türk” olarak niteleyelim ki! Sen “Türküm” demeyi mutlulukla özdeşleştirirsen ben de “Kürdüm” demeyi mutlulukla özdeşleştiririm... Böyle olmaz.

Birbiriyle taban tabana zıt, uzlaşmaz, bir araya gelmez, aynı çizgide buluşmaz iki yaklaşım!

Aslında meselenin özünde 'ANDIMIZ' falan yok, meselenin özünde bu var.

Bu iki yaklaşım arasındaki uzlaşmaz çelişki devam ettiği müddetçe...

Başta 'ANDIMIZ' olmak üzere birçok konuda toplumsal uzlaşma hayal olarak kalır, kalıyor, kalacak.

Yani, bizim büyük çaresizliğimizdir bu!"

Ahmet Hakan'ın "Andımız karşıtlarının beş türlü riyakârlığı" başlığıyla (22 Ekim 2018) yayımlanan yazısının tamamına buradan ulaşabilirsiniz