Hürriyet yazarı Ahmet Hakan, "Fethullah Gülen ile AK Parti arasında öteden beri bir mutabakat yok, beraberiyet olmamıştır. Daha değişik partileri desteklemiştir. Ama mesele partiler üstü bir meseledir ve partiler üstü bir mesele olduğu için Meclis'in olağanüstü toplantısında çağırdığım toplantıya katılan partilerin dördü de ortak bir mutabakat metni imzaladılar ve bu yayınlandı" ifadesini kullanan TBMM Başkanı İsmail Kahraman ile ilgili olarak "Neden Tayyip Erdoğan kadar dürüst olmayı denemiyor?" dedi.
Ahmet Hakan'ın "İsmail Kahraman neden Tayyip Erdoğan kadar dürüst olmayı denemiyor?" başlığıyla yayımlanan (28 Eylül 2016) yazısı şöyle:
İsmail Kahraman neden Tayyip Erdoğan kadar dürüst olmayı denemiyor?
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ne dedi?
Lafı hiç eğip bükmeden...
-“Aldatıldık” dedi.
-“Milletimden özür diliyorum” dedi.
-“Rabbim affetsin” dedi.
*
Bu sözler...
-Tartışmasız itiraftır.
-Apaçık özeleştiridir.
-Net pişmanlık ifadesidir.
Son günlerde bakıyoruz bazı AK Partililere...
Hiçbirinde Tayyip Erdoğan’ın yürekliliği ve açıksözlülüğü yok.
-İtiraf etmek yerine mırın kırın ediyorlar.
-Özeleştiri yapmak yerine kem küm ediyorlar.
-Net bir pişmanlık sergilemek yerine gargaraya getiriyorlar.
*
İşte bakın:
Meclis Başkanı İsmail Kahraman da işte bu mırın kırıncı, kem kümcü, gargaracı kervana katılmış durumda.
*
Şöyle demiş İsmail Kahraman:
“Fetullah Gülen’le AK Parti arasında öteden beri bir mutabakat yok, beraberiyet olmamıştır. Daha değişik partileri desteklemiştir.”
*
İyi de İsmail Kahraman Bey!
Madem AK Parti ile Fetullah arasında öteden bir beraberiyet yok idi...
O halde Tayyip Erdoğan...
-Neden “Aldatıldık” dedi?
-Neden milletten özür diledi?
-Neden Rabbimizin kendisini affetmesini temenni etti?
*
İsmail Kahraman Bey!
Neden en azından Tayyip Erdoğan kadar dürüst davranmayı denemiyorsunuz ki?
İsmail Kahraman’ın güzel Türkçemize kazandırmış olduğu “beraberiyet” sözcüğünü pek bir sevdim.
Bundan sonra her fırsatta kullanacağım.