Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM); 2002, 2004 ve 2007 yıllarındaki genel ve yerel seçimlerde aday olan siyasilere Kürtçe seçim propagandası yasağı getirilmesini Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ifade özgürlüğüyle ilgili maddesine aykırı buldu.
AİHM aralarında eski Bismil Belediye Başkanı Şükran Aydın ile Orhan Miroğlu'nun da bulunduğu 5 Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı tarafından 2006 yılında açılan davayla ilgili kararında, "Devletler dil politikalarını belirlemekte özgürdürler ve seçim kampanyalarında hangi dilin kullanılacağını meşru olarak kurallara bağlayabilirler. Ancak resmi olmayan bir dilin kullanımını cezai müeyyideyle tamamen yasaklamak ifade özgürlüğüyle bağdaşık değildir" hükmünde bulundu.
Davanın konusunun "kamu otoritesiyle iletişim veya resmi kurumlar önünde iletişimle ilgili değil, bireylerin başka bireylerle ilişkilerinde iletişimlerinde kısıtlama" olduğunu belirten AİHM, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ifade özgürlüğüyle ilgili maddesinin her bireyin kültürel, siyasi ve sosyal her alanda toplumsal tartışmaya katılmasını sağlayacak şekilde her dilde iletişim kurma ve ve haber alma hakkı tanıdığını hatırlattı.
Kararında Kürtçe'nin davacıların ve davacıların hitap ettiği seçmenlerin ana dili olduğuna vurguda bulunan AİHM, Türkiye'nin Avrupa genelinde seçim mitinglerinde azınlık dillerini kullananlara cezai yaptırım uygulayan yegane ülke olduğuna da vurguda bulundu.
Davacılara Türk mahkemeleri tarafından verilen cezanın "demokratik bir toplumda gereksiz" olduğuna hükmeden AİHM, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ifade özgürlüğüyle ilgili 10'uncu maddesinin ihlal edildiğine hükmetti.
Karar gereği Türk hükümeti davacılardan her birine 10 bin Euro manevi tazminat ödeyecek.