AİHM'nin tazminat kararlarına ‘komisyon’ formülü

AİHM'nin tazminat kararlarına ‘komisyon’ formülü

 

- Hülya Karabağlı

 

Ankara

 

Hükümet, AİHM'ne yapılmış başvuruların tazminat ödenerek çözülmesini öngören yasa tasarısını  TBMM  Başkanlığı’na sundu. Tasarıya göre, bu kanun kapsamında yapılacak başvurular hakkında karar vermek üzere Adalet Bakanlığı'nda çalışan hakim ve savcılar ile üniversite öğretim görevlileri ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan kamu görevlileri arasından Adalet Bakanı tarafından atanacak 4 kişi ile Maliye Bakanı tarafından atanacak bir kişiden oluşacak 5 kişilik komisyon kurulacak.

 

Dilekçeyle komisyona başvuru

 

Komisyona başvurular, AİHM'ne başvuru tarihi ve numarasını gösteren resmi kayıt kabul mektubu, başvuru formu ve diğer ilgili bilgi ve belgelerle birlikte, başvuruda bulunanın kimlik bilgilerini içeren imzalı bir dilekçeyle yapılacak.

AİHM'ne başvuranlar, bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 6 ay içinde komisyona müracaat edebilecek. Başvurular, Cumhuriyet Başsavcılıkları aracılığıyla da yapılabilecek. Komisyon, başvurular hakkında AİHM'nin emsal kararlarını da gözetmek suretiyle 9 ay içindegerekçeli olarak karar vermek zorunda bulunacak. Komisyon kararlarına karşı tebliği tarihinden itibaren 15 gün içinde Ankara Bölge İdare Mahkemesine itiraz edilebilecek.

Adalet Bakanlığı, kararlaştırılan tazminatı, kararın kesinleşmesinden itibaren 3 ay içinde ödemekle yükümlü olacak. 3 ay içinde ödeme yapılmazsa tazminat kanunu faiziyle ödenecek ve bu ödemeler her türlü vergi, resim ve harçtan muaf tutulacak.

Bu kanun, 5 Mayıs 2012 tarihi itibarıyla AİHM nezdindeki başvurular hakkında uygulanacak, ancak bu süre Adalet Bakanlığı'nın teklifi üzerine Bakanlar Kurulu'nca uzatılabilecek.

 

AİHM’in  ‘adil  yargılama  ihlal ediliyor’ kararları  

 

Tasarının gerekçesinde, AİHM tarafından adil yargılamanın  ihlal edildiğine ilişkin ülkemiz aleyhine verilen kararların ülkemizi bir yandan  her yıl önemli miktarda tazminat ödemek zorunda bırakırken, diğer yandan da ülkemizin insan hakları alanında uluslararası toplumdaki görünümünü olumsuz etkilediği belirtildi.

 

‘Uzun yargılama’ iddiasıyla 3 bin 500’e yakın başvuru

 

Gerekçede, AİHM verilerine göre, uzun yargılama iddiasıyla  bu yılın sonuna kadar  yapılan başvcuru sayısının  2012 yılı sonuna kadar 3 bin 500’ü bulacağına  dikkat çekildi. AİHM kararlarında benimsenen ilkeye göre asıl olanın insan haklarının iç hukukta düzenlemesi olduğu kaydedildi.  Gerekçede, 30 Mart 2011 tarihinde yapılan kanun değişikliğiyle tanınan Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru hakkının 23 Eylül 2012 tarihinde uygulamaya gireceği anımsatılarak, tasarıyla hem insan haklarına saygı ilkesinin tam anlamıyla tesis edilmesi hem de ülkemizin uluslararası alanda insan haklarına saygı konusunda özensiz olduğu şeklindeki algının önün geçilmesinin hedeflendiği ifade edildi.