Ajansların deklarasyonu yüreklere hitap ediyor BURSA (A.A)

-Ajansların deklarasyonu yüreklere hitap ediyor BURSA (A.A) - 22.10.2011 - Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, haber ajanslarının ortak deklarasyonuna ilişkin, "Hiçbir, müeyyidesi, bağlayıcılığı olmayan sadece yüreklere hitap eden bir çalışmadır." dedi. Arınç, Vakıflar Genel Müdürlüğünce restore edilen, Büyükşehir Belediyesince tefrişatı yapılan Şabani Dergahı Geleneksel Sanatlar Merkezi'nin açılış töreninin ardından gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Türkiye'de faaliyet gösteren haber ajanslarının, terör, şiddet ve afet durumlarında yayımlanacak haberler konusunda ortak yayın ilkeleri belirlediğinin, bu konuda ortak bir deklarasyon yayımladıklarının hatırlatılması ve bu konudaki değerlendirmesinin sorulması üzerine Arınç, bu deklarasyona bir haber ajansı hariç, diğer ajansların imza koyduğunu ifade etti.  Bu konuda hükümetin de çalışmalarının olduğunu belirten Arınç, terör örgütünün propagandasının yapılmasına asla prim verilmeyeceğini dile getirirken, ''Amacımız kesinlikle sansür uygulamak değil, tek tipçi basın meydana getirmek de değil. Hiçbir, müeyyidesi, bağlayıcılığı olmayan sadece yüreklere hitap eden bir çalışmadır. Bu haberi vermekle örgütün propagandasını yapmak, bu olayla memleketimizde bir panik korku endişe meydana getirmek, özellikle bu kadar çirkin eylemleri sebebiyle bir örgütün adeta ülkeyi teslim aldığı noktasında bir imaj, bir algı meydana getirmek doğru bir şey değil'' dedi. Arınç, ''Türkiye'nin terörle mücadelesine dışarıdan İran, Irak haricinde diğer ülkelerden yeterli destek geliyor mu?'' sorusu üzerine şunları söyledi:  ''Çok yeterli olduğunu düşünmüyorum. Çünkü Türkiye'nin güçsüzleşmesinde, Türkiye'nin kendi iç sorunlarıyla boğuşmasında, Türkiye'nin ayağa kalkıp büyük bir dev haline gelmemesinde, menfaati olan ülkeler vardır. Bu, dünya kurulduğundan beri böyledir. Siyasi tarihe bakarsanız her ülke kendi çıkarları için başka ülkelerin karışmasını isteyebilir. Ama güçlü olan devlet bunu asgariye indiren devlettir. Biz de bugün güçlü bir devletiz. İçimizin karıştırılmasına müsaade edemeyiz. Terörün dış bağlantıları konusunda, (terör örgütüne) sizden destek değil köstek bekliyoruz. Siz onlara yaşama imkanı vermeyeceksiniz, lojistik destek sağlamayacaksınız. 'O tespit ettiğim anda, ben de sana müeyyide uygularım' diyecek bir noktadayız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.''  -''İçimizin karıştırılmasına müsaade edemeyiz''- Sözlerinin devamında, ''Biz de bugün güçlü bir devletiz'' ifadesini kullanan Arınç, şunları kaydetti: ''Konuştuğumuz devletin başındakilerle siyasi sorumlularıyla Türkiye büyük bir devlettir. İçimizin karıştırılmasına müsaade edemeyiz. Terörün dış bağlantıları konusunda, (terör örgütüne) sizden destek değil, köstek bekliyoruz. 'Siz onlara yaşama imkanı vermeyeceksiniz. Siz onlara lojistik destek sağlamayacaksınız. Bunu tespit ettiğim anda ben de sana müeyyide uygularım' diyecek bir noktadayız. Kimsenin şüphesi olmasın. Şu anda da görevlerini kahramanlıkla ifa eden askerimizin polisimizin, tüm güvenlik güçlerimizin ve başlarındaki Genelkurmay Başkanı ve tüm kuvvet komutanlarımızın bugün bütün operasyonları, başlarında general olan kuvvetlerimiz icra ediyorlar. Allah onlara kuvvet versin, kolaylık versin, kötülüklerden saklasın. İlk soruyu (Haber ajanslarının ortak deklarasyonu) şununla bağlamak istiyorum: Bakınız arkadaşlar, basın mensupları veya basında medya patronlarıyla yaptığımız toplantıda tekrar tekrar ifade ettik: Nasıl istiyorsanız öyle yayın yapmakta serbestsiniz. Size sansür getirecek değiliz. Size yazılı bir kuralı bağlatacak da değiliz. Böyle bir şeyi de düşünmüyoruz. Ama siz vicdanınızda şuna karar verin. Terör örgütüyle mücadele etmeli miyiz? Evet. Terör örgütüyle mücadele etmek için yayınlarımızda hangi konulara dikkat etmeliyiz? Siz onu nasıl kabul ederseniz biz ona razıyız. Bunun üzerine haber ajansları bir birliktelik meydana getirdiler. Orada bir tek haber ajansının katılmaması çok fazla bir şey ifade etmez. Onlar da zaten 'Bizim kendi ilkelerimiz var. Bu ilkelerimiz de bu anlamda doğrudur, biz onları uygulayacağız' demişlerdir. Bizim 'siz niye buraya imza atmadınız' diye kimseye kızacak halimiz yok. Ben size bir gerçeği ifade ediyorum. Dolayısıyla benim daha sonra önümüzdeki hafta mümkün olur mu bilmiyorum. Meclis gündemi çok dolu, yapacağımız çalışmalarda varacağımız noktayı da inşallah en geç gelir yine Bursa'dan ilk haber olarak veririz.''