'AK Parti diktiği Fidan'ı sökmez, söktürmez'

'AK Parti diktiği Fidan'ı sökmez, söktürmez'

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ile ilgili yaptığı açıklamada, ''Herkes şunu iyi bilmeli ki; Türkiye ve Türkiye'yi yöneten AK Parti Hükümeti, diktiği Fidan'ı sökmez, söktürmez'' dedi.

Bekir Bozdağ, Hakan Fidan'ın vatana, devlete, bayrağa ve bağımsızlığa sadakatinin tam ve tartışılmaz olduğunu kayderek şunları söyledi:

 

'Fidan'ın Türk milletine sadakati tamdır'

 

''Hakan Fidan'ın; millet, milletin tam egemenliği, vatan, devlet, bayrak ve bağımsızlığımıza sadakati tamdır, tartışılmaz. Sayın Fidan hakkında yazılan haber ve yorumlar ile bazı güçlerin ona karşı duruşlarının ana nedeni, onun bu değerlere tartışmasız sadakatidir.

 

'Atamanın ne kadar stratejik olduğu ortaya çıktı'

 

 

Sayın Başbakanımızın Fidan'ı atamasının ne kadar doğru/stratejik bir tercih olduğunu, yazılan haber ve yorumlar bir kez daha göstermiştir. Herkes şunu iyi bilmeli ki Türkiye ve Türkiye'yi yöneten AK Parti Hükümeti, diktiği Fidan'ı sökmez, söktürmez. Herkes bu gerçeği görmelidir.''

 

Hakan Fidan hakkındaki iddialar

 

MİT Müsteşarı Hakan Fidan hakkında önce Wall Street Journal gazetesinde 9 Ekim günü "Türkiye'nin istihbarat şefi Suriye'de kendi yolunu çizdi" başlıklı bir yazı yayımlandı.

Bu yazıda Fidan, "Suriye'de isyancılara kaynak sağlama ve Esad'ı devirme çabalarının ardındaki itici güç" ifadesiyle itham edildi.

Daha sonra, 2009'da Davos'ta 'One minute' krizi sırasında panelin moderatörü olan David Ignatius imzasıyla Washington Post gazetesinde 17 Ekim'de bir yazı yayımlandı.

Ignatius, bu yazıda Türkiye'de Mossad ajanlarıyla buluşan 10 İranlı'nın kimliklerinin Türk istihbaratı tarafından İran'a iletildiğini iddia etti.

Yine 17 Ekim günü The Jewish Press adlı internet sitesinde, Hakan Fidan tehdit edildi.

Haber analizde "Bir sabah arabasında özel bir sürprizi hak eden varsa o da Türkiye İstihbarat Şefi'dir" denildi.

Fidan hakkında ortaya atılan iddialara Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu yanıt vermiş, yapılmak istenenin yeni Türkiye paradigmasını sarsmak olduğunu söylemişti.