AK PARTİ RANDEVU İSTEYECEK ANKARA (A.A) 

-AK PARTİ RANDEVU İSTEYECEK ANKARA (A.A) - 18.10.2010 - AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, başörtüsü konusunda bu hafta içinde Meclis'te grubu olan 3 siyasi parti ile temasa geçeceklerini bildirdi.   Çelik, AK Parti MYK Toplantısı'nın ardından parti genel merkezinde gazetecilere açıklamalarda bulundu. Hüseyin Çelik, toplantıda parti işleyişiyle ilgili değerlendirmelerin ele alındığını belirterek, iç ve dış siyasi ve sosyal konularla alakalı olarak çeşitli konuların da görüldüğünü dile getirdi. TBMM'nin bu haftaki ve bundan sonraki gündemiyle ilgili grup başkanvekillerinden bilgi alındığına işaret eden Çelik, ''Dolmabahçe Buluşmaları'' çerçevesinde kasım ayı içinde 154 üniversitenin rektörlerinin davet edileceğini bildirdi. Toplantıların iki gün süreceğini kaydeden Çelik, ''YÖK Başkan ve üyeleriyle birlikte kendilerini davet edeceğiz. Burada bütün meseleler ele alınacak. Üniversitelerin suskunluğundan bazı insanlar şikayet ediyorlar. Böylelikle birinci ağızdan olup bitenleri öğrenmiş olacağız. İlgili bakan ve bürokratlar olacak. Bunu da detaylı bir şekilde masaya yatırma fırsatı olacak'' dedi. Önceki gün Kızılcahamam kampında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, muhalefete seslendiğini ve AK Parti grup başkanvekillerine başörtüsü konusunda talimat verdiğini anımsatan Çelik, şöyle konuştu: ''Sayın Başbakanımız, CHP ve muhalefete seslenmişti. Üniversitelerdeki kılık kıyafet sıkıntısının bir an önce bitmesi gerekiyor. Türkiye'nin gündeminden çıkması gerekiyor. Bizim grup başkanvekillerimize sayın Başbakan'ın bir talimatı olmuştu.  Bu hafta grup başkanvekillerimiz TBMM'de grubu bulunan 3 siyasi parti ile temasa geçecekler ve onlarla neler yapılabileceği hususunda görüşmeler yapacaklar. Burada da bir taslak dayatması söz konusu olmayacak. Bizim kendi mutfağımızda ürettiğimiz bir çözümü götürüp siyasi partilere bunu sunma şeklinde bir temas olmayacak. Neler yapılabileceğiyle ilgili olarak siyasi parti gruplarıyla görüşmeler yapılacak. Ümit ediyorum ki herkes bu meseleye yapıcı bir tavırla yaklaşır ve bu meseleyi de TBMM zemininde çözmüş oluruz bu da Türkiye'nin gündeminden kalkmış olur ve böylelikle yıllardan beri kanayan bir yara da tedavi edilmiş olur.''