TBMM Genel Kurulu’nda bütçe görüşmelerinde, açıklamaları ve kullandığı üslupla tartışılan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’a bir eleştiri de İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Aytun Çıray’dan geldi. Çıray, “Esasen, atanmış memur-bakan konumundaki birisinin, üyesi olmadığı Meclis’e ‘dinleyin, dinleyin’ diye bağırması, milli iradenin seçilmiş temsilcisi Meclis'e hakarettir ve Genel Kurul'un veya başkanın kararıyla oradan çıkarılmasını gerektirirdi. Bu öfke kriziyle de Mehmetçiğin teslim edilemeyeceği biri olduğu ortaya çıkmıştır” dedi. 15 Temmuz'da günü kafasına silah dayandığını söyleyen Akar’ın sözlerinde bir ikrar bulunduğunu ifade eden Çıray ”Kendisi hain kalkışma başarısız oluncaya kadar esir alındığını ikrar ediyor. Kim esir almış? Kendi atadığı, mahiyetindeki komutanlar esir almış. Ve onlar 250 kişinin şehit olmasına neden oldular. Başarsaydılar Cumhurbaşkanı bugün hayatta olmayabilirdi. O halde ertesi sabah istifa etmeliydi veya görevden alınmalıydı” diye konuştu.
15 Temmuz darbesini araştırmak için kurulan komisyonda da görev yapan İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı Çıray'ın T24'e konu hakkında yaptığı açıklamalar şöyle:
"27 Mayıs darbesinde çektikleri sıkıntılara rağmen ailem bana şunu öğretti: Atatürk'ün TSK'ne saygıda kusur etmeyeceksin. Bu topraklarda ordusuz yaşanmaz. Şimdi söyleyeceklerim ordumuza saygımdandır.
Esasen, atanmış memur-bakan konumundaki birisinin, üyesi olmadığı Meclis’e “dinleyin dinleyin” diye bağırması, milli iradenin seçilmiş temsilcisi Meclis'e hakarettir ve genel kurulun veya başkanın kararıyla oradan çıkarılmasını gerektirirdi. Bu öfke kriziyle de Mehmetçiğin teslim edilemeyeceği biri olduğu ortaya çıkmıştır.
Kaldı ki, Genelkurmay Başkanı'nın Milli Savunma Bakanı'na bir KHK ile bağlanması da açık Anayasa ihlalidir. Bu zatın hem hukuken hem de 15 Temmuzdaki hesabını vermemiş olarak askere emir vermesi açık Anayasa ihlalidir. Diğer yandan 'Başıma silah dayadılar, direndim' diyor. Burada bir ikrar vardır. Kendisi hain kalkışma başarısız oluncaya kadar esir alındığını ikrar ediyor. Kim esir almış? Kendi atadığı, mahiyetindeki komutanlar esir almış. Ve onlar 250 kişinin şehit olmasına neden oldular. Başarsaydılar Cumhurbaşkanı bugün hayatta olmayabilirdi. O halde ertesi sabah istifa etmeliydi veya görevden alınmalıydı."
Bakanlığının bütçesi üzerindeki görüşmelerde, CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel ve CHP’lilerle tartışan Akar’ın açıklamaları tutanaklara şöyle yansımıştı:
MİLLÎ SAVUNMA BAKANI HULUSİ AKAR - Efendim, bitiriyorum, bitiriyorum.
Arkadaşlar, bir diğer önemli konu; bunun için de size teşekkür ediyorum, böyle bir fırsat verdiğiniz için: Saat 16.00'ya kadar, saat 20.30'a kadar darbe lafı yok 15 Temmuzda, yemin ediyorum, yok böyle bir şey. Saat 18.30'da, böyle bir kaçırma olayı, münferit kaçırma olayını duyduğumuzda, saat 18.30'da... Bilen bilmeyen konuşuyor, emeklisi, muvazzafı. Bunlar doğru değil. 18.30'da verdiğim emir, bizzat -ceridelerde var, mahkeme dosyalarında var- 18.30'da verdiğim emir "Uçakları indirin, uçak kaldırmayın." tedbiren. Bu emir saat 19.20'de, örnek olarak veriyorum, Kars'ta, Kars'taki -efendime söyleyeyim- havaalanında, 19.10'da Hava Kuvvetleri Komutanının telefonunda, oradaki harekât merkezinden yayıldı hepsi; bir.
İki: Saat 20.30 civarında içeri o alçaklar girdiler ve kafamıza tabancayı dayadılar "Başımıza geçeceksin." dediler ve ben bunu reddettim. İçinizde -yatağa yattığınız zaman düşünün- kafanızda tabanca varken "hayır" diyebilecek kaç kişi var? (AK PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar, CHP sıralarından gürültüler)
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Biz varız. O silahları FETÖ'ye sen verdin!
MİLLÎ SAVUNMA BAKANI HULUSİ AKAR - Denemeden söylemeyin, denemeden söylemeyin, deneyin, deneyin.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Sen dene, sen dene!