Akif Beki: Belediyeler ‘ya AK Parti ya kayyum’ kıskacında mı?

Akif Beki: Belediyeler ‘ya AK Parti ya kayyum’ kıskacında mı?

Karar yazarı Akif Beki, AKP'ye geçen belediye başkanlarından Saadet Partili Kahta Belediye Başkanı İbrahim Yusuf Turanlı'nın belediyenin borçlarına ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımları hatırlattı. Belediyenin araç gereçlerini 'kamu yararı' kapsamına aldırma girişiminin meclis içindeki AKP'liler tarafından engellendiğine dikkati çeken Beki, Turanlı'nın parti değiştirmektense kayyıma bile razı hale gelmiş olabileceğini belirtti.

Konuyla ilgili Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu'nun iktidarı kirli transfer borsası kurmakla, kanca taktığı başkanları 'ya haciz ya AK Parti' kıskacına almakla suçladığını ifade eden Beki, "Belediyeler ‘ya AK Parti ya kayyum’ kıskacında mı?" diye sordu.

Beki yazısında şunları kaydetti:

AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, müjdeyi şöyle vermişti: "Başlıyoruz, her hafta her partiden birer, toplam 5 belediye başkanımız tören ile AK Parti'ye katılacak. 100'e yakın belediyeden AK Parti'ye katılım olacak. Birileri kavga ederken AK Parti'nin nasıl büyüdüğünü beraber göreceğiz..."

Gerçi AK Parti, seçildikten sonra bir partiden diğerine geçmeyi siyaset ahlakına aykırı ve seçmen iradesine saygısızlık diye onaylamıyordu. Ama ilke değiştirip transferlere kapı açar mı açar, yapar mı yapar demiştim.

Nitekim ilk katılımlar da Salı günkü grup toplantısında merasimle başladı. CHP, İYİ Parti ve Saadet'ten seçilmiş 5 başkanı, daha ilk yıllarını doldurmadan, rozet söküp rozet takmak suretiyle saflarına kattılar.

Mihenk olarak AK Parti'nin eskiden savunduğu demokratik değerlere vurursak...Sandık sonuçları, vatandaşa parti tercihini değiştirmek isteyip istemediği sorulmadan değiştirildi. Başka partilere verilen oylar, fiilen AK Parti hanesine geçirildi. Seçimde kaybeden, seçimsiz kazanmış oldu.

Bunun eleştiri ve tepki çekmesini anlardım. İktidar da göze almış olmalıydı.

Fakat Saadet lideri Karamollaoğlu'nu neden çıldırttığını baştan anlayamamıştım. Aşırı tepkiliydi.

Şöyle çıkışıyordu: "Yakında 100 tane belediye AK Parti'ye geçiyormuş. Vay canına! Nasıl olmuş bu iş? Belediye başkanı diyor ki 'Kusura bakma, ben mecburum bunu yapmaya. Bu beni utandırıyor ama mecburum. Borcu ödeyemiyorum, benden önceki belediye bunu başıma bela etmiş. Hükümet de diyor ki gel benim yanıma, ben öderim..."

Öfkesi dinmiyor, daha da ileri gidiyor, iktidarı kirli transfer borsası kurmakla, kanca taktığı başkanları 'ya haciz ya AK Parti' kıskacına almakla, köşeye sıkıştırarak ayartmakla suçluyordu Karamollaoğlu.

Şu zehir zemberek salvolarla ateş püskürüyordu: "Bu hakikaten haysiyetsizlik ya! Bir de bununla övünüyorlar. Böyle bir mantık olur mu ya? Ülke böyle yönetilir mi? Bunun adına demokrasi denir mi?..."

Karamollaoğlu'nun neye isyan ettiğini, ancak haciz memurları dün Kahta Belediyesinin kapısına dayanınca anlayabildim.

Saadet Partili Kahta Belediye Başkanı İbrahim Yusuf Turanlı, Twitter'da vaveyla koparıyordu.

AK Partili başkandan devraldığı borç yükü altında eziliyormuş belediye. Çevirmek için yeniden yapılandırma ve kaynak arayışları sonuçsuz kalmış. Kapılar yüzüne kapanmış. Son çare, belediye meclisinden karar çıkartarak araç gereçlerini 'kamu yararı' kapsamına aldırmayı, böylece hacizden koruyarak el konmasını önlemeyi denemiş. Bu kez de meclisteki AK Parti çoğunluğunu aşamamış, belediyenin ve Kahtalıların kamusal menfaati aleyhine oy kullanmışlar. Kendi meclisi belediyeye çelme takmış yani. Kararı çıkartamayınca da belediye araçlarını hacizden kaçırıp kurtaramamış.

En son, sesini iktidara duyurabileceği tek mecradan, sosyal medyadan feryat ediyordu Başkan: "Bana bedel ödetmek için Kahta'yı cezalandırmayın, borçları kolaylaştırın, gerekirse beni görevden alın..."

Parti değiştirmektense kayyuma bile razı hale gelmiş demek ki.

'Ayak diremese başına haciz memurları üşüşür müydü, transfer pazarlığına mı zorlanıyor, bir dayatmayla mı karşı karşıya, Turanlı'yı yokuşa sürerek işini zorlaştıran bir üst irade mi var' sorularının cevabı için bakınız: Karamollaoğlu'nun yukarıdaki ifşaatı!

 

Yazının tamamını okumak için tıklayın