Kazan Belediye Başkanı: Ankara Valiliği'nden takviye istedik, ''Gönderemeyiz, sivil halkın direnmesiyle başarıya ulaşılır" cevabı geldi

Kazan Belediye Başkanı Lokman Ertürk, kendilerine “Yurtta Sulh Konseyi” adını veren cuntacıların darbe girişiminde 15 Temmuz gecesi girişimin ana üssü olarak kullanılan Ankara’nın Kazan ilçesindeki 4. Ana Jet Üssü önünde yaşananları yazdı. Darbe girişiminde en ağır kaybın Kazan’da yaşandığına değinen Ertürk, 9 kişinin hayatını kaybettiğini 82 kişinin yaralandığını belirtti. 

Üssün elektriklerini kestikleri için uçakların havalanamadığına vurgu yapan Lokman Ertürk, Ankara Valiliği’nden takviye kuvvet ve özel harekat desteği istediklerinde kendilerine silahlı müdahalenin mümkün olmadığı, ancak sivil halkın direnmesiyle başarıya ulaşılacağı söylendiğine dikkat çekti.

Kazan Belediye Başkanı Lokman Ertürk’ün darbe girişimi gecesinde yaşananları aktardığı yazısı şöyle:

Ben Kazan Belediye Başkanı Lokman Ertürk. Türkiye Cumhuriyeti’nin en karanlık gecesini yaşadığımız 15 Temmuz’da, tarihi parlak zaferlerle dolu olan Büyük Türk Milleti, Allah’ın izni, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliği sayesinde yeni bir destan daha yazmıştır. 7’den 77’sine tüm yaşlardan oluşan yaklaşık 8 bin kahraman Kazanlı, Fethullahçı Terör Örgütü tarafından gerçekleştirilen askeri darbe girişiminin karargâhı olan ilçemiz sınırlarındaki Akıncı 4. Ana Jet Üssü’nden kalkarak, sivil halkımızı, TBMM başta olmak üzere devlet kurumlarımızı bombalayan F-16’lara göğüslerini siper etmişlerdir. 53 bin nüfuslu olan ilçemiz bu destanlara konu olacak mücadelede maalesef 9 demokrasi kahramanı şehadet mertebesine ulaşırken, 82’si de gazi olmuştur. Verdiğimiz bu şanlı mücadele Türkiye Cumhuriyeti demokrasi tarihine altın harflerle yazılmıştır. Aşağıda sizlerle bu şanlı mücadelede saat saat yaşadıklarımızı anlatacağım. Hain darbe girişimine karşı milletiyle omuz omuza duran siz değerli basın mensubundan, bu kahramanlık öyküsünü köşenize taşımanızı rica ediyorum, saygılarımı sunuyorum.

 

15 Temmuz ve devamında Kazan ilçesinde yaşanan olaylar

 

15 Temmuz Cuma akşamı olağanüstü bir durum yaşandığını hisseden vatandaşlar sokaklara çıkmaya, belediye binası önünde toplanmaya başladı. Sayın Cumhurbaşkanı’mızın televizyonlarda yaptığı çağrı üzerine kalabalık artarak saat 23.30 civarında yaklaşık 3 bin kişiye ulaştı. Belediye hoparlöründen sürekli anonslar yapıldı.

Ak Parti İl Teşkilatı’nın ve vatandaşların da isteği doğrultusunda temin edilen yaklaşık 30 otobüs ve özel araçlarla vatandaşlar Esenboğa Havalimanı’na yönlendirildi. Bir bölüm vatandaş ise özel araçlarıyla Beştepe Külliyesi’ne gönderildi. Bu arada belediye önüne insan akını artarak devam etti.

 

Traktör, iş makinesi, sopa

 

Ankara'nın bombalandığı haberleri, il başkanlığı ve belediye başkanımız Lokman Ertürk’ün direktifleri ve haberi alan vatandaşların isteği üzerine belediye önünde mevcut olan vatandaşlar 4. Ana Jet Üs’süne gönderildi. Ayrıca Esenboğa’nın çok kalabalık olması ve Üs’teki hareketlilik nedeniyle buradaki vatandaşlarımızın bir bölümünün de 4. Ana Jet Üssüne gitmesi sağlandı.

Eline geçirdiği sopayı, köyünden traktörünü, işyerinden iş makinesini alıp gelen Kazanlılar 4. Ana Jet Üs’sü nizamiye girişinde yığınak yaptı. Cumhurbaşkanımız ve Hükümetimiz lehine son dakikaya kadar atılan coşkulu sloganlarla Üs’teki hainler üzerinde psikolojik baskı kuruldu.

(Saat 00.30)

İlçemizdeki camilerden sık sık salalar verildi. Üs yakınındaki TAI Cami’ne saldıran hainler camiyi taradı, buradan verilen salayı kesti. 

(Saat 01.00) 

Saat 01.00 itibariyle 4. Ana Jet Üs’sü nizamiye girişinde toplanan Kazanlı vatandaşlarımızın sayısı 8 bin kişiye ulaştı.

 

İlk uyarı ateşi

 

Darbeciler tarafından vatandaşların dağılıp evlerine gitmeleri anonsları yapıldı. Arkasından ilk uyarı atışları geldi. 

(Saat 02.06)

Tekrar uyarı ateşi yapıldı ve kendilerine vur emri verildiğini ve yaklaşılmaması gerektiği sert biçimde hainler tarafından belirtildi. Kazanlı vatandaşlarımız buna rağmen direncini kaybetmedi. Azim ve kararlılıkla, iman ve fedakârlıkla ölümü göze alarak çıktığı yoldan dönmedi. Direnmeye ve sloganlar atmaya devam etti. 

(Saat 02.45)

Ankara'daki bombalamayı yapan uçakların bu Üs’ten kalktığı kesinleştikten sonra, uçuş pistine yakın köylerimiz Fethiye ve Kışla köylerindeki çiftçilerimiz tarlalarında henüz hasadı yapılmamış ürünlerini, uçakların kalkışını engellemek için gözünü kırpmadan yaktı. 

(Saat 02.30)

Aynı amaçla Belediyemiz kamyonları tarafından lastikler getirilerek pist çevresinde yakıldı. 

(Saat 03.00)

Tedbir amaçlı ilçe merkezinde Kazan Jandarma Komutanlığı önüne belediye çöp araçları çekildi.

 

Üssün elektrikleri kesildi

 

Sık sık vatandaşlarla nizamiyedeki görevliler arasında tartışma ve gerginlikler yaşandı. Vatandaşın öfkesinin artması üzerine yüzbaşı olduğu tahmin edilen nizamiyede görevli bir asker tarafından megafonla “Üs’ten kalkan uçaklar dost uçağı, Suriye sınırında operasyona gidiyor, hiç meraklanmayın” anonsu yaptı.

Yapılan istişare sonucunda elektriklerin kesilmesine karar verildi. Belediyemiz elektrik teknikeri Durmuş Yüksel tarafından TEDAŞ Kazan İşletme Şefi’ne ulaşılarak elektriklerin saat 02.06’da kesilmesi sağlandı. Hainler tarafından devreye sokulanı jeneratörler saat 03.15’e kadar dayandı. Bu suretle uçuşların yapılması Kazan halkı tarafından engellendi.

Saat 03.24’te de Sikorsky olduğu tahmin edilen bir helikopter ışıksız olarak vatandaşın üzerinde alçak uçuş yaparak ses bombası attı, taciz ateşi açtı. Bu sırada daha önceden dışarı konuşlandırılmış olan Hava Üssü’ne ait zırhlı kepçe vatandaş içerisine girmeye başladı. Kepçe vatandaşların müdahalesiyle geri püskürtüldü.

Gerilimin tırmanması üzerine belediye yetkililerimiz tarafından Vali ile görüşülerek takviye birlik, mümkünse Özel Harekâtçı gönderilmesi talep edildi. Cevap olarak silahlı müdahalenin mümkün olmadığı, ancak sivil halkın direnmesiyle başarıya ulaşılacağı söylendi.

 

Ölüme razı oldular, dönemdiler

 

Devam eden uyarı atışlarına, anonslara ve silahların doğrultulmasına rağmen vatandaş olay yerini terk etmedi.

Bomba yüklü F-16’nın havalanması sonrası uçuşları engellemek isteyen Belediye Başkanı tarafından, gerekirse piste girip yatılması, talimatı verildi. Nizamiye önündeki binlerce vatandaşımız “Ne mutlu Türk’üm diyene” sloganlarıyla yürüyüşe geçti. Bu sırada herhangi bir uyarı yapılmadan hainlerin silahlarını doğrulttuğu ve acımasızca 3-5 metre önlerindeki insanlara ateş etmeye başladığı görüldü. Halk kaçmaya başladı.

Panik kısa sürede atlatılarak yaralılar bölgeden uzaklaştırılmaya çalışıldı. Yaralıları almak için geri dönenlere "Gelmeyin vururuz" şeklinde uyarı yapıldı. Kendi imkânları ile bazıları sürünerek gelen yaralılar özel araç ve ambulanslarla hastanelere sevk edildi. Ön taraftaki yaralılara sıra geldiğinde yine, "Gelmeyin vururuz" uyarısı ile karşılaşıldı. Daha sonra bunların şehit olduğu anlaşıldı ve ambulanslarla alındı.

Son cenazeler alınana kadar Belediye Başkan Yardımcıları, Ak Parti İlçe yöneticileri, Belediye Birim Müdürleri alandan ayrılmadı.

Bu süreçten sonra ekipler oluşturularak hastanedeki ölü ve yaralılarımızın tespiti ve ihtiyaçlarının karşılanması ile ilgili çalışma başlatıldı.

 

En ağır kaybı Kazan verdi

 

Kazan halkının ölümü göze alarak gösterdiği büyük kahramanlık sayesinde önce 25 uçak havalanan pistten, ancak 1 uçak, 3 helikopter kalkabildi.

Kazan, 15 Temmuz ve onu takip eden saatlerde 4. Ana Jet Üs’sü önünde Çanakkale ruhuyla bir destan, şanlı bir tarih yazdı. Bedenini Cumhurbaşkanı’na, hükümete, demokrasiye, 79 milyona siper etti. 6’sı olay yerinde toplam 9 Kazanlı vatandaşımız şehit oldu, ikisi AK Partili Belediye Meclis Üyesi olmak üzere 58 kişi yaralandı.

Bu, nüfusa oranlandığında Türkiye genelinde verilen en ağır kayıptır.

20-25 yaşında genç fidanlarımız gözünü kırpmadan ölüme yürüdü, ölüme slogan attı. 35 yaşında geride 6 yetim çocuk bırakan muhtarımız, yanında 15 yaşında çocuğu olduğu halde, şahadet şerbetini gururla içti.

 

Şanlı şerefli Kazan

 

İşçisi, memuru, köylüsü, avukatı, doktoru, belediye meclis üyesi, belediye başkanıyla her kesimden vatandaşıyla Kazan Halkı 15 Mayıs’ta başladığı demokrasi nöbetine hiç ara vermedi. Hemen takip eden günde kaçan hainlerden birini Belediye Başkanı ve halk birlikte, bizzat kendi elleriyle tarlada yakaladı ve derdest etti, emniyete teslim etti.

Kazan'ı medyadan takip eden Manisa Salihli’deki bir vatandaşın mesajında söylediği gibi, “Bu Kazan ne şerefli ne şanlı ne kahraman bir yerdir Allah’ım. Ensar gibi misiniz, Bedrin aslanları mısınız, yoksa Alparslan’ın ordusu musunuz, Fatih’in kahramanları mı, Çanakkale’nin aslanları mı? Ben kendi dünyamda tüm bunları gördüm. Allah hepinizden razı olsun…”

 

Demokrasi nöbeti

 

Bugün Kazan halkı hem Kazan'da hem Ankara'da demokrasi nöbetini tutarken bir taraftan da 9 şehit ailesine, 82 yaralıya destek çıkmakta, acılarına ortak olmaktadır.

Kazan halkı belediye başkanından en sade vatandaşına kadar özellikle Akıncı 4. Ana Jet Hava Üssü’ndeki direnişiyle demokrasiye verdiği önemli katkıdan dolayı sorumluluğunu en iyi şekilde yerine getirmenin huzuru içindedir.

15 Temmuz’da kanını döken Kazan halkı her gün kendisine katılan Bakanları, Milletvekilleri ile birlikte işçisinden memuruna, esnafına, çiftçisine, doktoruna, avukatına, Belediye Başkanı’na Kaymakam’ına, beşikteki çocuktan 77’sindeki dedeye kadar demokrasi nöbetleri ile vatanına, bayrağına ve ezanına sahip çıkmaya devam etmektedir.