Akit yazarı Abdurrahman Dilipak, yazısında yaptığı bir hatadan dolayı uyarıldığını ve bundan mutluluk duyduğunu belirterek, "Hal böyle iken, birbirimizi dinlemeye anlamaya çalışalım, tabii, galiz söz, küfür ve tehdit sözkonusu değilse, 100 fikrimden biri doğru olmasa, onu kabul etmeyin ve o fikrimin eleştirilmesine engel olmayın. 'O kadar da kadı kızında da olur' demeyin. Ben de öyle yapıyorum ve yapacağım inşallah..." dedi.
Yazar Dilipak'ın "Dilipak hata yaparsa!" başlıklı yazısında şu noktalara dikkati çekti:
"İnsanlar eleştiriler karşısında ne kadar öfkeli. Yaptıklarından ne kadar eminler, nasıl bir kibir içindeler.. Söz de dinlemiyorlar. Ona benzemememiz gerek. Hiç kimse benim gibi inanmak, benim gibi düşünmek zorunda değildir. Çünkü ben de başkaları gibi inanmıyor ve düşünmüyor olabilirim.. Hal böyle iken, birbirimizi dinlemeye anlamaya çalışalım, tabii, galiz söz, küfür ve tehdit sözkonusu değilse.. Buna rağmen, mesela benim 100 fikrimden 99 fikrime katılmasanız da 1’ini reddetmeyin, bana olan öfkeniz, bir hakikati inkara ve düşmanlığa vesile olmasın. Aynı şekilde, 100 fikrimden biri doğru olmasa, onu kabul etmeyin ve o fikrimin eleştirilmesine engel olmayın. “O kadar da kadı kızında da olur” demeyin. Ben de öyle yapıyorum ve yapacağım inşallah..
Benim fikirlerimizi benimsemeniz beni eleştirmenize, beni eleştirmeniz, doğru söz ve işlerimi kabul etmenize sebeb olmasın. Ben de böyle yapacağım. Farklılıklarımıza rağmen barış içinde bir arada yaşamayı öğrenelim.
Bizden olanı eleştirebilmeli, bizden olmayanların hikmet ihtiva eden söz ve eylemlerine sahip çıkacak bir erdeme sahip olmalıyız.
Bu başkalarını terbiye etme hüküm koyma anlamına gelir
Yoksa birileri kendi fikrini hakikatin kaynağı ve ölçüsü kabul edip, kendi zannını başkalarına emrederse, bu başkalarını terbiye etme ve onlar üzerinde hüküm koyma iddiası anlamına gelir. Bunun bizim geleneğimizdeki karşılığı da “İlahlık ve Rablik”tir. Biz kimsenin İlahı ve Rabbi değiliz. Kimse de (Allah’tan başka) bizim İlahımız ve Rabbimiz değildir.
Bazı işler öyle bir hal almaya başladı ki, Allah’ın emrine uymazsanız haram, resulün sünnetine uymazsanız mekruh, benim gibi düşünmezseniz dinden çıkarsınız, haşa sümme haşa!
Ben hatasız bir kul değilim. Zaten hatasız kul olmaz! Geçmişte hatalarım olmuştur, gelecekte de olacaktır. Hata yaptığımı anladığımda düzeltirim inşallah. İnşallah nefsimin oyununa gelmem. İnşallah kusurlarımdan dolayı Allah ve sizler de beni affedersiniz. "
Abdurrahman Dilipak'ın "Dilipak hata yaparsa!" başlığıyla (20 Ekim 2018) yayımlanan yazısının tamamına buradan ulaşabilirsiniz