Milliyet yazarı Mehmet Tezkan, AKP - MHP ortaklığının anayasa değişikliğiyle sınırlı olmadığını savunarak "AKP-MHP ortaklığı hem siyasi alanı hem de toplumsal yapıyı dizayn etmeye yönelik" görüşünü dile getirdi. "Hedefleri şu: Kendini milliyetçi-muhafazakar-mutaassıp otoriter-Sünni olarak tanımlayan kitleyi tek bir siyasi yapı altında toplamak" diyen Tezkan, "Böylece çok uzun süre. Belki 20 yıl, belki 30 yıl sürecek iktidar bloğu oluşturmak" diye yazdı.
Mehmet Tezkan'ın "AKP-MHP ortaklığı yüzde 60'a oynuyor" başlığıyla yayımlanan (30 Ocak 2017) yazısı şöyle:
İddiam şu..
AKP-MHP ortaklığı anayasayla, rejim değişikliğiyle sınırlı değil.. 2019 seçimlerine endeksli de değil..
Çok daha uzun vadeli..
AKP-MHP ortaklığı hem siyasi alanı hem de toplumsal yapıyı dizayn etmeye yönelik..
Ne demek bu?
İzah edeyim..
Başbakan’ın sağ seçmeni konsolide edeceğiz sözünün tercümesi şu..
Sağ kulvarı kapatacağız..
Hedefleri şu..
Kendini milliyetçi-muhafazakar-mutaassıp otoriter-Sünni olarak tanımlayan kitleyi tek bir siyasi yapı altında toplamak..
Böylece çok uzun süre.. Belki 20 yıl, belki 30 yıl sürecek iktidar bloğu oluşturmak..
***
(Buraya küçük bir not düşelim.. Bu kimliklerin tek vücutta toplanması gerekmiyor..
Kimi kendini milliyetçi-muhafazakar olarak tanımlar..
Kimi kendini mutaassıp veya İslamcı safına koyar)
***
Bu planları tutar mı?
Bakalım..
AKP 7 Haziran’da yüzde 40.8 oranında oy aldı.. 18.8 milyon seçmenle aldığı en düşük oydu..
MHP ise aynı seçimde en yüksek oyunu aldı..
7.5 milyon seçmenin oyuyla yüzde 16.2’ye çıktı..
Sonuç..
AKP-MHP koalisyonu eşittir 26 milyon seçmen; yüzde 55 oy oranı..
***
Gelelim 1 Kasım seçimine..
AKP’nin tavan yaptığı seçim.. Altı ay içinde 18.8 milyon seçmen desteğinden 23.6 milyon seçmen desteğine çıktı..
Yüzde 49.4’e..
Yeni ortağı MHP ise dibe vurdu..
Yüzde 11.9’a indi.. İki milyon seçmen kaybetti; 5.6 milyon oy aldı..
AKP-MHP koalisyonu şu hale geldi..
Sonuç..
29.2 milyon seçmen; yüzde 61.3 oy oranı..
***
Bu arada küçük partileri de hesaba katalım.. Haziranda 2.2 milyon seçmen o partilere gitmiş.. Yüzde 4.7.. 1 Kasım’da AKP’ye dönmüşler.. Küçük partilere gidenlerin oranı yüzde 2.2’ye indi.. 1.2 milyon seçmene..
***
Yüzde 10’luk Kürt seçmen bloğunu çıkarırsak..
Geriye yüzde 90 kalıyor..
AKP-MHP ortaklığı yüzde 60’ını kapatmak istiyor.. Yani sistem küçük partilere hayat hakkı tanımayacağına göre, oraya giden oyların hatırı sayılır kısmı da yeni oluşuma gidecektir..
***
AKP-MHP ortaklığının Cumhurbaşkanı adayı belli..
Bu yapı Meclis çoğunluğunu da alır..
Yüzde 50 ile yüzde 65 arasında gider, gelir..
Yüzde 50’nin altına düşmez..
***
Ekonomi kötüye gitse bile (maalesef terörle yaşamaya alıştık, onu saymıyorum) Meclis çoğunluğunu kaptırmaz..
Getirilmek istenen sistem bu..
Büyük resim bu..
Mutaassıp toplum olmazsa olmazı!
AKP-MHP ortaklığının oluşturacağı siyası yapının uzun süre iktidarda kalması için, milliyetçi-muhafazakar-mutaassıp-otoriter-Sünni yapının korunması şart!.
Şu andaki Türkiye’nin yapısı bu..
Bu yapının yaşı 18’e gelen yeni seçmenlerin katılımıyla bozulmaması lazım..
Yeni eğitim politikasının amacı da bu..
***
İktidar partisi bir süredir bu politikayı izliyordu..
MHP de katıldı!..
Dönemin Başbakan’ının dindar ve kindar nesil yetiştireceğiz dediği günden beri adım adım uygulanıyor..
4 artı 4 artı 4 bunun içindi..
Düz liseleri imam hatip lisesine dönüştürme bunun içindi..
Müfredatı değiştirme bunun içindi..
Bakanlığın ihaleyi bir vakfa verip ‘değerler eğitimi’ adı altında öğrencilere vakıftan gelenlere ders verdirmesi de bunun içindi..
Toplumu muhafazakarlaştırmak..
Hatta mutaassıplaştırmak..
***
Muhafazakar hatta mutaassıp nesil yetişirse..
Taban sağlam olursa..
Tavan uzun ömürlü olur.. Kalıcı olur..
Daha büyük resim bu..
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş’un çok tartışılan sözünü canlı yayında izlemiştim..
Aynen şöyle demişti..
‘Allah’ın izniyle referandumda büyük oranda ‘evet’ çıktıktan sonra da bu terör örgütleri, hiçbir şekilde sesi soluğu çıkmayacak noktaya gelirler. Bu motivasyonlarını da kaybederler.’
***
Bu sözlerini şu yorumu yapmıştı..
BİR: Seçmeni 1 Kasım’daki ruh haline döndürmeye çalışıyor.. Belirsizlik olursa işler kötüye gider..
İKİ: Hayırcılarla terör örgütlerini aynı kefeye koyarak psikolojik üstünlük sağlamaya çalışıyor..
***
Başbakan Yardımcısı dün sözlerinin çarpıtıldığını söyledi..
Sözlerine şu cümleye açıklık getirdi.. ‘Millet iradesini ortaya koyduktan sonra terör örgütlerinin yapacak bir şeyi yok’..
Millet iradesini koyunca terör örgütleri çaresiz kalacaksa ne güzel!..
***
Sorum şu..
Millet hayır derse de iradesini orta koymuş olacak mı?