AKP Sözcüsü Ömer Çelik, AKP MKYK toplantısı sonrasında konuşan Ömer Çelik, Ukrayna'daki gelişmelere değindi. Çelik, "Türkiye, Montrö'nün objektif hükümlerini uygulayacaktır" dedi.
Çelik, “Sayın Cumhurbaşkanımız tansiyonun yükseldiği ilk anda itibaren hem gerginliğin azaltılması hem de barışın korunması için yoğun bir çaba sarf etti. Hem Zelenski ile hem Putin ile NATO içerisindeki müttefiklerimizden çeşitli devlet başkanlarıyla yoğun bir şekilde bu görüşmelerini sürdürdü. Görüşmelerin odak noktası tabii ki diplomasi yoluyla, Minsk anlaşmaları çerçevesinde bu krizin durdurulmasıydı. Ukrayna ve Rusya tarafıyla en doğrudan konuşabilen devlet başkanı olarak Cumhurbaşkanımızın bu çabaları hem Rusya hem Ukrayna tarafından olumlu karşılandı. Cumhurbaşkanımız olayın başından itibaren Türkiye’nin üzerine düşeni yapacağını, bir ev sahipliği gerçekleştirebileceğimizi ifade etti. Gelinen noktada çatışma başlamış noktada." diye konuştu.
Çelik şu ifadeleri kullandı:
"Bu işgali tümüyle reddediyoruz. Ukrayna'nın toprak bütünlüğünden yana olduğumuzu en başından beri söylüyoruz.
Sayın Cumhurbaşkanımızın iki ifadesinin yan yana gelmesi önemlidir. Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü ve siyasi birliğini güçlü bir şekilde savunuyoruz. İkincisi de burada Ukrayna’dan ve Rusya’dan vazgeçmek istemeyiz. Türkiye bu açıdan NATO ittifakı içindeki mükellefiyetlerini yerine getirmekle birlikte kendi coğrafi konumu, siyasi ilişkileri çerçevesinde özgün bir pozisyon üretmişti. Toprak bütünlüğünün ve siyasi birliğinin korunması için de üstüne düşeni yapacağını söylemiş.
Gelinen noktada haksız ve hukuksuz saldırganlık ortaya çıkmıştır. Kuşkusuz bu saldırganlık karşısında, bu saldırganlığın sonuçlarını tümüyle reddettiğimizi ifade etmek istiyorum. Burada önemli bazı başlıklar var. NATO, yerleşik kuralları çerçevesinde hareket edecektir. Türkiye bir NATO müttefiki olarak yapıcı bir tutum sürdürdü.
Bundan sonra da bu tutumunu sürdürecektir. Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü güçlü bir şekilde savunmaya devam edeceğiz. Rusya’nın da bu saldırgan tutumdan vazgeçmesi için diplomatik girişimleri sürdürmeye devam edeceğiz.
Ukrayna’daki vatandaşlarımızla yakın bir temas içerisindeyiz. Oradaki diplomatik misyonlarımız görevlerine devam ediyorlar Bugün maalesef bir vatandaşımızın yanlış bir yaklaşımı, video olarak yayıldı.
Oradan ayrılmak isteyen vatandaşlarımızla ilgili şu anda bir şey yapılamıyor, ikmal yolları konusunda güvenlik açısından tam bir garanti verilemiyor.
Karadeniz'in güvenliği konusu kapsamlı bir şekilde değerlendiriliyor. Bu çerçevede Türkiye üzerine düşeni yapmaya devam edecek. Montrö Sözleşmesi'nin bu tip bir durumda Türkiye'nin kararları açısından ne anlama geldiği ile ilgili devlet kurumları tüm senaryoları çalıştı.
Önümüze gelebilecek çeşitli durumlarla ilgili hazırlıklarımızı tamamladık. Hukuki ve diplomatik hazırlıklar tam olarak yerine getirildi.Şu anda bütün yoğunlaştığımız aşamalardan ilki; Bu çatışma nasıl durdurulabilir, ikincisi de Türkiye'ye olası etkilerinin ele alındığı bir çerçevedir.
Demokrasinin yolu Diyarbakır'dan geçer, Yozgat'tan İstanbul'dan İzmir'den geçer. Türkiye’nin bütün zerrelerinden geçer. Bu ifadelerin öteden beri sembolik anlamları oluyor öteden beri. Bu ifadelerin bu kadar indirmegeci bir şekilde kullanılmasının çeşitli istismara yol açan, hatta bir tür karşılığı olmayan siyasi rüşvet anlamına gelen çeşitli bağlamlarını da geçmiş içerisinde gördük. Burada tabii sürekli olarak yüce Meclis’in yetkilerinin azaltıldığından bahsedenlerin, Kılıçdaroğlu da bundan çok bahsediyor, demokrasi konusunda bu tip bir cümle kullanırken atfı yüce Meclis’e yapması gerekirken bu şekilde indirgemeci bir yaklaşım kullanmasıdır. Demokrasi söz konusu olduğunda Diyarbakır’ın da kuvveti de çok kıymetlidir, İstanbul, Adana’nın, Yozgat’ın kıymeti de çok kıymetlidir.