AKP, MHP ile masaya oturacak

AKP, MHP ile masaya oturacak
Partisi'nin İzmir mitinginin ardından İstanbul'a geçen Erdoğan, ANA uçağında bir grup gazeteci ile sohbet edip, soruları yanıtladı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yerel seçimlerin ardından yeniden gündeme gelecek olan kısmi Anayasa değişikliğiyle ilgili önemli açıklamalar yaptı. Hükümet yerel seçim sonrası liderlerle masaya oturuyor. Erdoğan, MHP'nin desteğini bekliyor. Başbakan şu açıklamalarda bulundu: Erdoğan'ın CHP'yi devre dışı bırakma planı suya düştüDört başlıklı anayasa teklifi düşünüyoruz Anayasa değişikliği konusunda dört başlıklı bir teklif düşünüyoruz. Birincisi, Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru hakkı. İkincisi ombudsmanlık. Üçüncüsü siyasi partilerin kapatılması kriterleri ve dördüncüsü de Seçim Kanunu. Parti kapatma davalarında Venedik Kriterleri geçerli olacak. Olay şiddetle sınırlandırılmalı. Tabii şiddetin tanımı da iyi yapılmalı. Çünkü adamların vicdanına bırakalım diye böyle bir yola gidilemez. Eğer vicdana bırakırsak bu işi, yandık. Çok iyi tanımlanmalı. Ombudsmanlık nedir? İlk Ombudsman,1809'da İsveç'te kuruldu. 90'ı aşkın ülkede ulus, bölge, şehir, belediye ve sektör bazında uygulanmaktadır. Sistemin Özellikleri: İdarenin, kendi iç denetim yolları ve yargı denetimi dışında denetlenmesini içerir. Parlamento tarafından seçilir. Özerk bir yapıya sahiptir. Başvuru üzerine veya kendiliğinden harekete geçer. Şikayet sahipleri Ombudsman'a kolayca ulaşabilmelidir. Dağa çıkıyorsa cezalandırın, eyvallah Kapatma davalarında tüzel kişiliğin, cezalandırılıp kapatılmasını ben anlamıyorum. Tüzel kişilik niye kapatılıyor? Şu koltuğu cezalandırıyorsun. Veya bir binayı cezalandırıyorsun. Cezayı verecekseniz suç işleyene verin. Suçu işleyen şahıs kimse, onu cezalandırın. Peki, o kişiyi neye göre cezalandıracaksın Gerçekten bir terörist olmalı. Siyasi bir teröre giriyorsa, eline silah alıp dağa çıkıyorsa, tamam cezalandırın eyvallah. Dağa çıkın diyorsa onu cezalandırın. Ama kalkıp fikrinden, düşüncesinden dolayı şöyle konuşmuş böyle konuşmuş bundan olmamalı. Meclis Başkanımız CHP’den görüş isteyecek Seçimden hemen sonra Parlamento ile birlikte konuyu gündeme almak, Meclis Başkanımızla bu konuyu görüşmek istiyoruz. Diğer siyasi partilerle arkadaşımız görüşecek. Uzlaşma komisyonuna CHP dışında diğer partiler evet demişti. Meclis Başkanımız tekrar kısmi bir değişiklik için CHP'nin yaklaşımı ne olur diye kendilerinden bu konuda görüş isteyecek.' Seçim barajıyla oynanabilir Uzlaşma Komisyonu, seçim barajı konusunu tartışabilir. Mesela benim Türkiye milletvekilliği teklifim var. Bu 550 milletvekilinin 100'ü Türkiye milletvekili olsun. 450'si seçimle gelsin. Barajla da oynanabilir. Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru konusu da gündemde. Anayasa Mahkemesi zaten bunu istiyordu. Bu istek üzerine çalışmayı yapıyoruz. MHP ile anlaşabiliriz diye düşünüyorum Meclis'teki diğer siyasi partiler, Anayasa değişikliğine olumlu yaklaşırsa TBMM'den bunu çıkartırız. Ama şimdi işin teknik noktasını söylüyorum. CHP bundan önce yaptığı gibi bu işi Anayasa Mahkemesi'ne taşırsa nasıl bir netice çıkacağı noktasında garanti veremiyorum. Çünkü Anayasa Mahkemesi olumsuz yaklaşırsa yasama organından bunun geçmesiyle iş bitmiyor ki. MHP ile ben bu konuda anlaşabiliriz diye düşünüyorum. Muhatabımız merkezi yönetim Kuzey Irak'la alt düzeyde görüşmelerimiz var. Ancak Türkiye Cumhuriyeti olarak bizim muhatabımız orada tamamen merkezi yönetim. Cumhurbaşkanımızın bu ay içinde bir Bağdat ziyareti var. Görüşmelerimiz bu düzeyde devam ediyor. Bizim Kuzey Irak'la bir defa akrabalıklarımız var. TSK ne yapıyor derseniz? Sivil yapının olmadığı bölgelerde bölücü terör örgütünün bazı yerleşim bölgeleri var. O bölgelere yönelik olarak Türkiye, ABD, Irak istihbarat paylaşımından kaynaklanan adımları oluyor. Temennimiz orada bu tür konuşlanmalar ortadan kalksın bu tür operasyonlar da olmasın. Etnik unsurlar saygın olmalı Bizim kimlik siyasetine yönelik herhangi bir taahhüdümüz yok. Kimlik siyasetinden yana değiliz. Her etnik unsur bu ülkede saygın olmalı. Ama anayasal kimlik bakımından T.C vatandaşlığında hepimiz birleşmeliyiz. Türk Türklüğü, Kürt Kürtlüğü ile övünebilmeli. Herkes de buna saygı duymalı, rahatsız olmamalı. Kendi arasında dilini konuşabilmeli. Alevi sorununu ortadan kaldıralım Aleviliği din kültürü ve ahlak bilgisi dersine koyduk. Eğer bu beğenilmemişse ki, bunu açık açık İzzettin Doğan'a ve diğerlerine söyledim. Siz bir hazırlık yapın biz bunu Milli Eğitim Bakanlığı olarak din kültürü ve ahlak bilgisi dersine koyalım. Yaptırdığımız hazırlıkla biz bu şekilde yaptık. Beğenmiyorsanız, 'uygun değildir, böyle değildir' diyorsanız oturup görüşelim, onu koyalım. Problemi çözelim, sorunu ortadan kaldıralım istiyoruz. Medeniyetler ittifakına önem veriyorum Medeniyetler İttifakı toplantısına önem veriyorum. Felsefi bir alt yapısı olmadığı zaman, pratikte bir yere ulaşamazsınız. Dünyanın değişik ülkelerinden, gerek siyasette emeği geçmiş dünyaca meşhur kişiler, gerek bilim adamları, sanatçılar gerek işadamları değişik çevrelerden insanlar katıldı. Medeniyet İttifakı dostları 70'i aştı. İzmir ve Diyarbakır’da yükseliyoruz Başbakan Erdoğan, yaklaşan yerel seçimlere ilişkin değerlendirmelerde de bulundu. Seçimler konusunda dile getirdiği 'Yüzde 50' söylemi için 'Bunu hedef olarak söyledim' diyen Erdoğan, bir gazetecinin 'Size ulaşan anket sonuçları var mı?' sorusunu ise gülerek şöyle yanıtladı: 'İzmir'i gördünüz. Son seçimlerde aramızdaki fark ciddi manada kapanmıştı. CHP'nin adaylarıyla kendi adaylarımı mukayese etmem. Başta Büyükşehir Belediyesi olmak üzere. İzmir sadece Konak değildir. İzmir'in özellikle, sadece merkeze kilitlenmiş bir yapısı var. Fakat ben bu seçimde bunun dağılacağını görüyorum, buna inanıyorum. Önümüzde 13-14 gün var. Yakın markaj, alan markajını devam ettirerek aradaki farkı kapatmaları mümkün. Bu mitingden sonra her şey daha da değişebilir. AKP sadece İzmir'de değil, Diyarbakır'da da yükselmeye devam ediyor.' 301 AB’de de var Başbakan Erdoğan gazetecilerle yaptığı sohbette, Avrupa Birliği'ne de göndermede bulundu. Bir gazetecinin, 'Ceza yasalarındaki yeni yeni düzenlemeyle 14 yaşındaki çocuklar bile terörist sayılabiliyor' sorusu üzerine Erdoğan, 'Sadece bizde olan bir düzenleme olduğunu zannetmiyorum. Başka ülkelerde benzeri mutlaka vardır. Avrupa kendisine meşru gördüğü birçok şeyi bize meşru görmüyor. 301'de mesela, hepsi kendilerinde var. Biz farklı maddeler aldık. Polonya, İtalya, Fransa, Almanya'yı inceledik, ortalamasını aldık. Bunları önlerine getirince o zaman susuyorlar. Yani Avrupa bu konularda bir garip' dedi.