AKP Grup Başkanvekili ve Yozgat Milletvekili Bekir Bozdağ, CHP'nin samimi olmayan, seçime dönük bazı açılımlarda bulunduğunu ileri sürerek, "CHP'nin Nevruz açılımının da Kuran, çarşaf, yolsuzluk, tarikat açılımları gibi seçime dönük bir yatırım olduğunu düşünüyorum" dedi. Bozdağ, partisinin Yozgat Belediye Başkanı ve belediye başkan adayı Yusuf Başer ve bazı partililerle esnafı gezerek, sorunlarını dinlerken, AKP hükümetlerinin icraatlarını, yerel yönetimlerin yatırım ve hizmetlerini anlattı. Bozdağ, ziyaretler sonrasında yaptığı açıklamada, CHP'nin gündeme taşıdığı "Nevruzun tatil olması" konusuna değinerek, CHP'nin seçimler yaklaştığı zaman bu tip açılımlar yaptığını, seçim sonrasında ise bunları unuttuğunu iddia etti. Grup Başkanvekili Bozdağ, CHP'nin önceki seçimlerde başörtüsü dağıtıp, Yaşar Nuri Öztürk'ü seçim otobüsünün üzerine çıkartıp, "ayet, hadis" okuttuğunu, Kemal Devriş'i yanına alıp, başka bir fotoğraf verdiğini belirtti. Bozdağ, "Şimdi seçim yaklaştığında, başı örtülülere, yaptığı mücadeleyle dünyayı dar eden CHP, çarşaf açılımı yaparak bir adım attı. Arkasından Kuran okuyan çocukları 'AKP'nin yüz karası' diye dağıttığı kitapta, Kur'an-ı Kerim okuyan çocukların fotoğraflarını yayınlayarak, bunu Türkiye'nin, 'AK Parti'nin karanlık yüzü olarak' gösterdi" diye konuştu. Bekir Bozdağ, CHP'nin büyük bir yolsuzluk ve iftira açılımı yaptığını, son olarak ise "nevruz açılımı" ile gündeme geldiğini söyledi. AKP Grup Başkanvekili Bozdağ, açıklamasını şöyle sürdürdü: "CHP'nin Türkiye'nin toplumsal sorunlarına bakışı, Güney Doğu'da yaşanan sorunlara bakışı ve bu konudaki değerlendirmeleri takip edildiği takdirde, nevruz açılımının, Kuran açılımı gibi, çarşaf açılımı gibi yolsuzluk açılımı gibi, tarikat açılımı gibi seçime dönük bir yatırım olduğunu, iyi niyetli bir yaklaşım olmadığını düşünüyorum. Bir istismar kokusundan öte açık bir istismarı ortaya koyduğunu düşünüyorum, bunları halkımız değerlendirecektir. Samimi oldukları taktirde, CHP'nin yaptığı açılımlara olumlu yaklaştığımızı ifade ettik, ama bunun şartı 29 Mart tarihinden sonrada bu açılımların samimi olarak hem Türkiye genelindeki her ildeki siyasetinde hem de TBMM'deki siyasetinde bu açılımların arkasında adam gibi durması gerekir. Eğer CHP seçimden sonra bunun arkasında durur, TBMM'de bunun takipçisi, destekçisi olur, vereceği yasal düzenlemelerle bu konuda Türkiye'nin önünü açacak yasal düzenlemeler de yaparsa, o zaman Türk milleti bu açılımların samimi olduğuna, seçime kadarlık bir açılım olmadığına karar verecektir. Benim şahsi fikrim, tanıdığımız CHP'nin, seçime dönük, milleti aldatma gayretleri olarak düşünüyorum. Seçimlik bir yatırım olduğunu düşünüyorum, umarım seçimden sonra beni tekzip ederler, yapacaklarıyla."