Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) aldığı İstanbul seçimlerinin yenilenmesi kararını değerlendiren duayen hukukçu, eski İstanbul Barosu Başkanı Turgut Kazan, “Bugünkü gibi bir kepazelik hiç yaşanmamıştı. Kaybederlerse de kazanmak için tuzak kurmuşlar” dedi. Kazan, kararın hukuki ayrıntılarını yorumlarken, “Bu kararı vermek için YSK her türlü hokkabazlığı yapmış” ifadesini kullandı.
BirGün'den Uğut Koç'un haberine göre Türkiye’de yapılan ilk dürüst seçimin 1950’de gerçekleştiğini kaydeden Avukat Turgut Kazan, “Yargıç güvencesinde seçimlerin yapılması düşünülürken Yüksek Seçim Kurulu doğdu. Diğer tüm darbelerde, darbeciler istedikleri partiler tercih edilmese de iktidarı kazanana devretti” dedi.
YSK’nın kararının hukuki ayrıntılarını da değerlendiren duayen hukukçu, bir iptal kararı için ya ‘olağanüstü itiraz’ ya da ‘tam kanunsuzluk’ durumunun olması gerektiğini vurguladı. Bugün açığa çıkan durumun ‘doğru’ olarak kabul edilmesi halinde bunun ‘tam kanunsuzluk’ ile çözülmesi gerektiğini söyleyen Kazan şöyle devam etti:
“Sandık kurulları, YSK’nin kendi genelgesine ve daha önceki kararlarına göre belirlenen tarihlerde itiraza konu olur. Sandık kurulları kesinleştikten sonra ise tespit edilen bir sorun varsa bunu ‘tam kanunsuzluk’la çözmek gerekiyor. Ama burada ‘tam kanunsuzluk’ denirse sandığa atılmış üç pusulanın da, hem de 24 Haziran seçimlerinin iptali gerekeceği için YSK bundan kaçmıştır.
YSK’nin tespit ettiği sorunu doğru kabul edersek bu ‘tam kanunsuzluk’tur. Dolayısıyla böyle bir sorun tespit ediyorsanız muhtar, ilçe belediye başkanlığı ve belediye meclis üyeliği seçimlerinin iptali zorunludur. Hatta 24 Haziran’ın da iptali zorunludur.
YSK bundan kurtulmak için manevra yapmıştır. O manevranın da kendi kararlarıyla dahi bağdaşır tarafı yok.”
Avukat Kazan, “Bu kararı vermek için YSK her türlü hokkabazlığı yapmış” derken, sandık kurullarındaki memur üye yapısına dair de dikkat çekici bir yorumda da bulundu:
“AKP’nin, kanunun bu halini (Sanık kurullarında memur üye bulunması hali), böyle oyunları oynamak için geçirdiği anlaşılıyor. Eski sandık kurulları çok daha demokratik oluşuyordu. Ancak bir kamu görevlisi başkan ve üyeyi sandık kurullarını ele geçirmek için yasaya koydular. O zaman hiç aklımın ucundan geçirmemişti ama şimdi daha iyi anlıyorum; demek ki bu bir ‘kazanamama’ durumuna önlemmiş!
Bu kanunla demek ki sandıktan kendilerinin çıkmasını güvence altına aldıkları gibi aynı zaman da bir tuzak da kurmuşlar: Eğer muhalefet kazanırsa biz bunu ortaya sürer ve yine kazanırız. O tuzağa YSK alet olmuştur.”
Sözlerinin devamında bugünkü kararla 16 Nisan Anayasa Referandumu arasında bağ kuran Kazan, “16 Nisan Referandumu’nda da YSK üçkağıtçılık yaptı ama altını, ‘Benim için aslolan vatandaşın oyunu korumaktır’ diyerek doldurdu. Şimdi ise vatandaşın oyu çöpe atılıyor. Bunun siyasi iktidara yandaşlık yapmaktan başka bir anlamı yoktur” diye konuştu.
Kazan YSK'nın yaptığı değerlendirmede "Tam kanunsuzluk" halinin de mevcut olduğunu söyledi. Kazan, "Sandık kurullarının kanuna aykırı oluşumu nedeniyle, aynı anda yapılan diğer 3 seçim ile 24 Haziran Cumhurbaşkanlığı Seçimi’nin mutlaka iptal edilmesi gerekir" ifadesini kullandı.
YSK’nın yaptığı değerlendirme, TAM KANUNSUZLUK halinin mevcut olduğunu gösteriyor. Bu durumda, sandık kurullarının kanuna aykırı oluşumu nedeniyle, aynı anda yapılan diğer 3 seçim ile 24 Haziran Cumhurbaşkanlığı Seçimi’nin mutlaka iptal edilmesi gerekir. pic.twitter.com/8OUWDR0Tjt
— Turgut Kazan (@turgutkazan) 8 Mayıs 2019