AKP Sözcüsü Mahir Ünal, bedelli askerlikte, askerlik yapılması gereken gün sayısının 21 güne düşürüldüğü ve üst yaş sınırının kaldırıldığını belirterek şu an için başka bir değişikliğin gündemde olmadığını aktardı.
Mesut Özil'in Almanya Milli Takımı'nı bırakmasına ilişkin de değerlendirmede bulunan Ünal, "Mesut Özil’in tepkisi son derece yerinde ve haklı bir tepki. Yani Almanya bir taraftan entegrasyonu konuşurken, bu tür uygulamalarla ve Mesut Özil’in açıklamaları sorması gelen bazı yaklaşımlar göstermektedir ki, aslında entegrasyonun altında, asimilasyon amacının yattığı görülüyor" diye konuştu.
Partisinin MYK toplantısının ardından açıklama yapan Ünal'ın konuşmasından satır başları şöyle:
"Bugün bildiğiniz gibi CHP’nin de MYK sonrası yaptığı bazı açıklamalar var. CHP, 24 Haziran sonrasında tutumunu hiçbir şekilde değiştirmeden dilini, üslubunu değiştirmeden eski alışkanlığı ve eski maalesef siyaseti zehirleyen dilini kullanmaya devam ediyor. Ve maalesef CHP sanırım algı olarak da söylem olarak da hakareti zeka olarak, iftirayı özgürlük olarak, terör seviciliği vatanseverlik zanneden, millet iradesini diktatörlük olarak nitelendiren, devletin anayasal düzenine karşı gelmeyi direnme hakkı olarak nitelendiren, kazanamadığı her seçimi şaibeli, yönetmedikleri her kurumu da gayri meşru gören anlayışına devam ediyor.
Yine CHP sözcüsünün açıklamalarına baktığımızda, açıklamasının bir yerinde diyor ki “Dolar OHAL ilan edilmeden önce 2,90’dı, şimdi 4,90. Enflasyon iki katına çıktı.” Bunun sorumlusu olarak OHAL’i gören, 15 Temmuz’u yok sayan, işgal girişiminden sonra Türkiye’nin kendi güvenliğiyle ilgili, kendi iç güvenliğiyle ilgili aldığı tedbirleri gereksiz gören ve AK Parti karşıtlığı üzerinden adeta terör örgütlerinin destekçisi durumuna gelmiş bir görüntü arz ediyorlar.
Ve yine OHAL sonrası yapılan hem bölgesel güvenliğe ilişkin, hem Türkiye’nin sınır güvenliğine, FETÖ ile mücadeleye ilişkin yaptığı düzenlemeler konusunda CHP’den zaten biz olumlu yaklaşım beklemiyoruz. İfade ettiği bir çok şeye de cevap verme gereği duymuyoruz. CHP özeleştiri yapmak yerine başkalarını suçluyor.
SORU: Seçimlerden sonra parti içinde de bir özeleştiri yapılmıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan da uyarılarda bulunmuştu. Yerel seçimlere giderken AK Parti içinde il başkanları ve belediye başkanlarında tazelenme, değişim görecek miyiz?
Bildiğiniz gibi seçimler öncesinde AK Parti hem kongreleriyle, hem de genel başkan istifaya çağırma hakkını kullanarak hem il başkanlıklarında, hem de belediye başkanlarında bu yenilenmeyi gerçekleştirdi. Şimdi önümüzde büyük kongre var. İl başkanlıkları ya da belediye başkanlıklarıyla ilgili değli daha çok genel merkez MKYK’sına ilişkin. Tabi AK Parti’nin bir geleneğidir yenilenme. Bu bayrak yarışıdır bizim. AK Parti yeni arkadaşlara alan açılacak ve bu yenilenme gerçekleşecektir.
SORU: Bedelli askerlikte 21 güne çekildi eğitim süresi. Sosyal medyada ve muhalefette tepkiler var. Bu sürede bir değişiklik AK Parti tarafında öngörülüyor mu?
Evet 21 gün olarak konuşuldu. Şu an bir değişiklik düşünülmüyor. Şu değiştirildi, üst yaş sınırı kaldırıldı. Özellikle yurt dışı için 38 olan yaş sınırı kaldırıldı. Böylece 25 yaş ve üzeri askerlikle ilişkisi olan ve bu yapılacak yeni düzenlemeden istifade etme imkanı olan herkes yararlanacak.
SORU: Mesut Özil Alman milli takımını bıraktığını açıkladı. “Kazanırken Alman, kaybedince göçmen oluyorum” gibi. Sayın Cumhurbaşkanı’nın bir görüşmesi oldu mu?
Maalesef özellikle Avrupa açısından yaşanan bir kriz var. Şu anda AB üzerinde yükseldiği evrensel değerlerle çatışır duruma gelmiştir. Ve bu durumda bizi son derece rahatsız etmektedir. Temel insan hak ve özgürlüklerine ilişkin, ırkçılığa, ötekileştirmeye ilişkin Avrupa’nın üzerinde yükseldiği temel insani değerleri maalesef ırkçı, ayrımcılığa tabii tutan, ötekileştiren bir uygulama içerisinde görüyoruz. Ve son olarak da Mesut Özil’in tepkisi son derece yerinde ve haklı bir tepki. Yani Almanya bir taraftan entegrasyonu konuşurken, bu tür uygulamalarla ve Mesut Özil’in açıklamaları sorması gelen bazı yaklaşımlar göstermektedir ki, aslında entegrasyonun altında, asimilasyon amacının yattığı görülüyor. Bu hiçbir şekilde kabul edilebilir değil. Biz Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak, değerlerin savunucusu olmaya devam edeceğiz. Ve insani dilinden, inancından, ırkından dolayı hiçbir şekilde ayrımcılığa tabii tutulmasını, ötekileştirilmemesini ve hiçbir şekilde ırkçı uygulamalara maruz kalmaması gerektiğini hep söyledik. Cumhurbaşkanımızın bir teması olacak mı? Açıkçası bununla ilgili MYK toplantısında herhangi bir değerlendirme yapılmadı.