AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, 'Türkiye'nin büyüdükçe ve güçlendikçe bir sürü siyasi sabotajla karşı karşıya kaldığını' ifade ederek, "Cumhurbaşkanımızın sağlığı ile ilgili yapılan asılsız ahlak yoksunu propagandalar kabul edilemez. Tabi bunları sık sık yaptıkları için vatandaşlarımız artık bunlara fırsat vermiyor." dedi.
Türkiye’nin sınırında bir terör devleti kurulmak istendiğini ancak Türk Silahlı Kuvvetlerine teskere yetkisi verilerek terör devleti kurmak isteyenlerin hayallerinin suya düşürülmek istendiğini hatırlatan Çelik, CHP’nin bu teskereye 'hayır' oyu kullandığını belirterek, şöyle konuştu:
“Siyasi hayatımıza olumsuz bir örnek olan gelişmelerden bir tanesi CHP'nin teskereye hayır oyu vermesidir. Çok geçmiş yıllarda CHP ile geçmişte pek çok konuda anlaşmazlığımız olmasına rağmen Refah Partisi geçmişte teskere konusunda olumsuz bir tavır takınmamıştır. İlk defa CHP Türkiye’nin güvenliği için önemli olan teskere ye hayır oyu kullanmıştır. Bu teskere olmasa Türkiye’nin Suriye sınırında bir terör devleti türeyecekti. PKK – DEAŞ orada bir sözde terör devleti kuracaklardı. Cumhurbaşkanımız Başkomutanımız Recep Tayyip Erdoğan emirleriyle Türk Ordusu Suriye de terör bölgesine girerek darmadağın etti. Tezkereye hayır dediğin zaman sınırımızda terör devleti kurmak isteyenlere bir rüşvet vermiş oluyorsunuz ve onlara zemin oluşturuyorsunuz. Tezkere ile bedeli ne olursa olsun bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Herhangi bir siyasi partinin buna hayır demesi Türkiye’nin milli güvenlik konusunda bir hassasiyetin olmadığı anlamına gelir. Türk Silahlı Kuvvetlerine verilen bu yetki esasında Türkiye’nin geleceğini korumak, askerimize ve polisimize vatandaşımıza saldıran her türlü terör örgütüne karşı mücadelemiz teskereye hayır denilerek azalır”
"CHP genel başkanı konuşma yaparken Kandil'i darmadağın edeceğiz diyor. Türk Silahlı Kuvvetlerine verilecek yetki ve güce hayır diyorsunuz ondan sonra da Kandil'i darmadağın edeceğiz diyorsunuz" diyerek CHP’nin açıklamalarına tepki veren Çelik, “Teskereye 'hayır' demenin ne anlama geldiğini iş işten geçtikten sonra anladılar. Şimdi bu ayıplarını kapatmak için Kandil'i darmadağın edeceğiz diyorlar. Kandil'i darmadağın etmek istiyorsan o zaman teskere ye evet diyeceksin. Kandil'i oradan yönettiği oradan envanterlerle beslendiği YPG ve PYD’ye ne demiş bunlar? Onların Türkiye ye karşı bir saldırı düşüncesinde olduğunu düşünmüyoruz. Eğer Zeytindalı ve Fırat Kalkanı Harekatı olmasaydı o zaman bizzat sınırımızın dibinde bu terör oluşumu gerçekleşecekti. Suriye’nin içine girerek otuz kilometre içeri girerek Türk Silahlı Kuvvetleri güvenliğimizi sağlamıştı. Eğer bu harekat olmasaydı Terör Mersin, Osmaniye Hatay ve Adana’ya kadar gelirdi. Teskereye hayır demek bu siyasi tarihin alnından hiçbir zaman silinmeyecek bir ayıptır. Cumhur ittifakımız ve Sayın Cumhurbaşkanımız teskereye hayır diyenlere her zaman karşı olmuşlardır” diye konuştu.
Yine muhalefet partilerden TBMM'de görev yapan bir milletvekili bir şehit yakınına hakaret ettiğini ve tepkileri hatırlatan Ömer Çelik, ”Yanlış yaptıktan sonra pişmanlık düşüncesini gösteriyorsanız bu yine de iyi kötü sizin yanlışınızı anladığınızdır. Ama size yanlışınız gösterilmesine rağmen sosyal medyada binlerce vatandaşımız sizi uyarmasına rağmen siz hala özür dilemesini bilmiyorsanız o zaman bu çok ayıp ve pişkinliktir” ifadelerini kullandı.
"Şehit annelerimiz başımızın tacıdır" diyen Çelik, “Onlara edilecek her türlü küfür ve hakareti asla kabul edemeyiz. Türk siyasetinde sonuna kadar onların yanındayız. Türkiye bu kadar mücadele verirken kendi hayatlarını feda eden şehitlerimizin yakınlarına asla kimse hakaret edemez. Şehit ailelerimizin hepsi bize şehitlerimizin emanetidir. Dolayısıyla onlara yapılan bir hakaret tüm milletimize ve tüm devletimize yapılmış bir hakarettir. Asla bu duruma müsaade etmeyiz” dedi.
Türkiye'nin büyüdükçe ve güçlendikçe bir sürü siyasi sabotajla karşı karşıya kaldığını söyleyen Çelik, ”Geçtiğimiz günlerde bunların en alçakçasından biri yapıldı. Sadece Adana'da bir gün içerisinde Cumhurbaşkanımızın yaptığı program başka partilerin genel başkanlarının bir aylık programlarına denktir. Cumhurbaşkanımızın sağlığı ile ilgili yapılan asılsız ahlak yoksunu propagandalar kabul edilemez. Tabi bunları sık sık yaptıkları için vatandaşlarımız artık bunlara fırsat vermiyor. Avrupa'daki faşistlerin Tayyip Erdoğan karşıtlığını nerelere kadar ulaştırdığını biliyoruz. Bu son propagandaları yapan içimizdeki hainler Avrupa’yı da geride bıraktılar. Akılla vicdanla ve ahlakla onlara karşı mücadelemizi sürdüreceğiz. Hiçbir zaman bunların arkasındakilere asla fırsat vermeyeceğiz. Tüm vatandaşlarımızla tüm kardeşlerimizle beraber Cumhurbaşkanımızın dirayeti Cumhur İttifakımızın gücü ile her kesimden her vatandaşımıza ulaşarak kardeşlik birlik ve beraberlik mesajını her zaman vereceğiz” diye konuştu.