Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun yeni Anayasa turları kapsamında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile bir araya geldiği yeni anayasa zirvesi sonrası değerlendirmelerde bulunan AKP Sözcüsü Ömer Çelik, "Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun yeniden faaliyete geçmesi konusunda uzlaştık" dedi. Çelik, Bahçeli'nin güçlendirilmiş parlementer sistemden yana olduğunu söyledi" açıklamasında bulundu.
AKP Sözcüsü Çelik, MHP Genel Başkan Yardımcısı Oktay Öztürk'ün yaptığı açıklamada "Biz kendilerine kamera teklif ettik ama onlar kabul etmedi" beyanının doğru olmadığını söyleyerek, "Sadece bir yetkili böyle bir teklifimiz vardı gibisinden bir şeyden bahsetti" dedi.
1 saat 40 dakika süren görüşmeye, Başbakan Yardımcısı Lütfi Elvan, AKP Grup Başkan Vekili Naci Bostancı, AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin ve AKP Sözcüsü Ömer Çelik ile MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural ve MHP Genel Başkan Yardımcıları Oktay Öztürk, İsmet Büyükataman, Semih Yalçın da katıldı.
AKP Sözcüsü Ömer Çelik'in açıklamalarından satır başları şöyle:
"Öncelikle Sayın Bahçeli'ye ve heyetine çok teşekkür ederiz. Anayasa konusunda Sayın Bahçeli de Türkiye'nin yeni bir Anayasa'ya ihtiyacı olduğunu belirtti. Bir yeni anayasa yapılana kadar bu müzakerlerin devam edeceği üzerinde konuştuk.
Bu sebeple Uzlaşma Komisyonu'nun yeniden faaliyete geçmesi konusunda uzlaştık. Meclis'in artık yeni Anayasa gündemi ile çalışmalarını devam ettirmesi gerekir. Türkiye'de temel hak ve hürriyetlerin nasıl garanti altına alınacağı üzerine tartışılması gerekiyor mekanizmaların. Sadece etiket üzerinden başkanlığı tartışmak verimsiz olacaktır.
Başkanlık sistemi ile bütün bunlar teminat altına alınacaktır. Fakat muhalefetin bize önerdiği parlamenter sistemi de tartışmak ve görmek istiyoruz.
Türkiye'nin yetkin bir parlamenter sistem ile yönetildiğini düşünmüyoruz. Parlamenter sistem geleneğinin karşısındaymış gibi sanki başkanlık üzerinden tartışmalar yürütülüyor. Sayın Bahçeli'ye saygı duyuyoruz. Faaliyete başlayacak olan komisyonda bu konular gündeme gelecektir.
Terörle mücadele konusunda Türkiye'nin bütünlüğünü koruma konusunda vazgeçmeyeceğimiz bir alandır. Sayın Bahçeli'ye bu konudaki destekleri için teşekkür ederiz. AB reform paketi konusunda da bir değerlendirme yapacaklarını açıkladılar. Görüşmede İç Tüzük konusu da gündeme geldi. Bu çerçevede bakıldığında bu konudaki çalışmaların da kaldığı yerden başlaması konusunda da mutabaka varıldı.
Sayın Bahçeli, başkanlık sistemine karşı parlamenter sistemden yana olduklarını söyledi. Bizim için yeni anayasa tartışmalarında esas olan şey, yargı bağımsızlığı, kuvvetler ayrılığı, ileri demokrasinin nasıl teminat alınacağı şeklindeki başlıklardır. Mekanizmaların etiket düzeyinde çarpıştırılması Türkiye'yi ileri götürmez. Bizim bu tartışmadan muradımız bunun başkanlık sistemi üzerinden tartışılması gerektiğidir. Sadece sistemleri savunanların niyetleri üzerinde konuşmak konjonktürel sonuçlar doğurur.
Türkiye'nin 1876'dan bu yana parlamenter sistemde yönetildiğini düşünmüyoruz. "Parlamenter sistem geleneğimiz vardır" diyerek bir tartışma yürütülüyor. Bu çerçevede bir tartışma yürütülmesinin çok faydalı olacağını düşünüyoruz. Sayın Bahçeli'nin görüşlerini saygıyla karşılıyoruz.
Kuşkusuz biz iktidar partisi olarak komisyonun eşit sayıda üyeden oluşması konusunda fikrimizi savunuyoruz. Bu çalışmalar bizim inisiyatifimizde yürümeyecek, Meclis Başkanı'nın bu konudaki takdiri önemli olacaktır. Komisyon kararlarının nasıl alınacağı konusunda kendi içlerinde yapılacak tartışmalar yol gösterici olacaktır. Üyelik konusunda herhangi bir anlaşmazlık yok.
Sayın Bahçeli'nin ve heyetinin bizi karşılaması teşekkür ettiğimiz bir husus. Ancak MHP Sözcüsü'nün yaptığı açıklamada 'Biz kendilerine kamera teklif ettik ama onlar kabul etmedi' beyanı doğru değildir. Sadece bir yetkili böyle bir teklifimiz vardı gibisinden bir şeyden bahsetti.
Başkanlık sistemi konusunda muhalefetin tavrı etiketleri ve tabelaları tartışmak yerine temel hak ve hürriyetler üzerinden bir tartışma yürütelim. İki tane yetkin model Türkiye'nin önüne gelmiş olacak. Sayın Cumhurbaşkanımızın Hitler'e atıfla olumlu bir konuşma yapması düşünülemez. Cumhurbaşkanlığı zaten o konuda bir açıklama yaptı. Bu tamamen bir çarpıtmadır.
Biz HDP'yi sürece kattık ama HDP kendisi süreçten çıktı. HDP seçmenine saygımızdan dolayı randevu talep ettik ama Başbakanımıza saygısızlık sonrası iptal ettik. Meclis'teki Uzlaşma Komisyonu'nda bütün partiler eşit şekilde temsil edilmeli tabbi ki. Ama bizim HDPyi muhatap almamız için tavırlarını gözden geçirmeleri gerekir.
Biz parti kapatmalara karşıyız ama teröre destek verenler bir şekilde bedelini ödemelidir."