AKP'li Eronat: Çocuklar lastik yakıyor, 'bölge karıştı' deniyor

AKP'li Eronat: Çocuklar lastik yakıyor, 'bölge karıştı' deniyor

Hülya Karabağlı/ Ankara

Gençlik çağının da Diyarbakır’da sağ- sol kavgası yüzünden sıkıntılı geçtiğini anlatan AKP’nin Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat,  teröre kurban verdiği evladını anınca yüzü hüzünleniyor. Ancak,  çözüm sürecine olan inancını  “Oğlumun da ruhu şad olacak” diye vurguluyor. 

“Çözüm sürecine” yürekten destek veren isimlerden biri 2008 yılında oğlunu teröre kurban veren AKP Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat. Haftanın dört günü seçim bölgesinde bıkmadan usanmadan Diyarbakır’a dışarıdan gelenlerle çözüm sürecinden sonra bölgenin nasıl değişeceğini konuşuyor ve yapılabileceklerle ilgili şimdiden plan yapıyor.  Önceliği çocuklar ve bölge de ticaretin canlanması. “ Güzel şeylere çocuklar hemen alışır.  Her şeyi unuturlar”  diyor Eronat ve ekliyor “ Çocukların yüzü gülsün de; ben elimi değil kellemi taşına altına koyarım”. 

 Eronat, iktidar kulisinde T24’le sürecin bölgedeki yansımasını değerlendirdi.

 

‘Ülkenin gençleri terör yolunda harcandı’

 

Ben sürece aklı selim herkesin destek vereceğine inanıyorum. Bu ülkenin  kaynakları, gençleri, paraları  terör yolunda harcandı gitti. En önemlisi insan kaynağı gitti. Olaya meta olarak bakmıyorum.  Çok yürek yandı. Bunun telafisi olmaz.

 

‘Dağda çocuğunu kaybeden anne ile şehit annesi’

 

Dağda çocuğun kaybeden annelerde,  yürekleri yanan anneler, şehit anneleri onlar bu sürece nasıl bakıyor, onlara bakmak lazım. Güneydoğu’da olumlu yönde ilerlediği yönünde bakış var. Ben Diyarbakırlıyım. ‘Taraflı mıyım’  diye kendime soruyorum. Bu nedenle dışarıdan gelenlerin görüşü benim için çok önemli. 

 

‘Erganili amca, ‘Dağlarda jandarma görmüyoruz’ diyor

 

Erganili bir amca ‘Ya ne kadar mutluyuz. Dağlarda jandarma görmüyoruz. Ne kadar iyi bir şey ‘dedi.  Ticaret yapan insanlar, ‘Artık kepenk kapanmayacak değil mi’ diyor’.  Diyarbakır’da duvarlarda kaybedilen evlatların fotoğrafı dolu.  Şehit dernekleri de öyle.  Bizim ülkemiz kana da acıya da doydu.

 

‘Terör hortlar mı diye korkuluyor’

 

Sessiz kitleler var deniyor?  Şahsım olarak görmedim.  Eğer varsa da bunu soğukkanlılıkla karşılamak lazım.  Geçmişte iki yol kazası yaşandı.  Sil baştan oldu.  İnsanlar da bu korku var; Acaba o günlere geri döner miyiz? Terör hortlar mı diye korku var.  Ben bu defa buna inanmıyorum. Halk neyi destekliyorsa o olur.  Ne istiyorsa o olur.  Önünde kimse duramaz.

 

‘Çocuklar lastik yakıyor, ‘bölge karıştı’ deniyor’

 

Diyarbakır’da çocuklar bir lastik yakıyor.  Belki de bunun yüzde 90’ı oyun. Akşam kanallar, ‘sokaklar yine karıştı’ diyor.  Biz çocukken bile icabında ateş yakıp üstünden atlardık. Oyunlar yapardık.  Ne karıştı?  Bu algıyı dağıtmamamız lazım. Bizden bu insanların en büyük isteği terörün bitmesi ve işsizlik. Fasit daire bu. Hep başa dönüyorsunuz. İşsizlik teröre terör işsizliğe dönüp duruyor. Allah’ın izniyle bittiği zaman işsizliğe de çare bulunacak.

 

‘Kavgada yumruk sayılmaz’

 

Güneydoğu’da kimse kimsenin yüzüne bakamaz hale geldi.  Bir korku, bir mutsuzluk,  içimize sinmiş.  Son bir aydır, konuştuğumuz herkes de bir neşe var.  Bahar gelmiş gibi.   Ben istiyorum ki; Batıdaki vatandaşımız da bu sürece aynı şekilde destek versin. Kavgada yumruk sayılmaz.  Üç oradan, beş buradan hesap yapmamak lazım.  Ben de bir şehit annesiyim.  Bu iş bitsin değil elimi kellemi de taşın altına koyarım.

 

‘Oğlumun  da ruhu şad olacak’

 

Eğer acınız çok büyükse içinizde intikama yer kalmıyor.  Acınız tüm benliğinizi kaplıyor. Hiç kimse  acı çekmesin diyorsunuz.  Bir evlat kaybedildiğinde, ‘Allah düşmanımın  başına  vermesin’  derseniz. Oğlumu öldürene bile beddua etmemişim.  Benim oğlum PKK tarafından katledildi. Ben dağdaki çocukların çok da bilinçli yaptıklarına inanmıyorum. 13-14 yaşındaki  çocuklar.  Geçmişe  dalmak istemiyorum önümüze bakmak lazım. Kin ve intikamla yürümemeliyiz. Herkes, acı olmaması için çaba göstersin.

 

‘Bir of diyeceğimiz günler olacak’

 

Bir of  be diyeceğimiz  gün olacak. İnanıyorum ki oğlumun ruhu şad olacak.  İnsanlar mutlu olmak istiyor.  Kaşlarımızın arası çizgi doldu. Bu olmamalı rahat yüzü görmemeliyiz.  Herkesi Diyarbakır’a davet ediyorum. Kimse bu iklimden vazgeçmeyecek. Kimsenin  oyunu bozmasına halk izin vermeyecek.