Erken seçim tarihinin açıklanmasının ardından başlayan partisinin seçime girip giremeyeceğine dair tartışmaları değerlendiren İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, "İyi Parti'yi seçime sokmamak gibi bir planı yırtar atarız. Bu racona uymaz kardeşim. Bu konuda, oyun kuralı değiştirmeye çalışanlar ayaklarını denk alsın" dedi. Akşener, “Herkes ayağını denk alsın” uyarısında da bulundu.
Parti binasının açılışı için Manisa’ya giden Akşener, İyi Parti’nin 24 Haziran'daki erken seçime gireceğini belirterek, "Bu seçimde iddiayla söylüyorum; İktidar partisi de dahil olmak üzere en hazır parti biziz. Teşkilatlarımız dinç, dinamik ve çalışmaya hazırlar. Yorgun değiliz. 24 Haziran'la ilgili karışık bilgiler kamuoyuna servis ediliyor. İYİ Parti'nin seçime iktidar tarafından sokulmayacağına dair kanaatler oluşturuluyor. Bugüne kadar pek çok siyasi parti kurulmuş, kongresini yapmış, 6 ay sonra ilk seçime girmişlerdir. Futbol oynarken oyunu yarıda durdurup, basket kurallarıyla siz bu oyunu oynayacaksınız denirse, tüm oyuncular birbiriyle çarpışır" diye konuştu.
"Olağanüstü hal şartlarında seçime gidiliyor. Biz buna rağmen buyurun, evet varız dedik. Oyun kuralını yarı yolda değiştirmeye kalkışıldığı zaman da gereken neyse şahsi olarak, kendi adıma bunu yapmaya hazır olduğumu buradan beyan etmek istiyorum” diyen Akşener, şöyle devam etti:
“İyi Parti seçime girecek. Tüm şekil şartlarını yerine getirdik. Dün başka partiler için geçerli olan ve seçime girmiş olan şekil şartlarının bugün değiştirilmeye çalışılması, İYİ Parti'den korkmak anlamına gelir. Arkadaşlarım beni cumhurbaşkanı adayı olarak önerdiler, ben de kabul ettim. An itibarıyla adaylığımın karşısında herhangi bir engel yok. Vatandaş imza edecek, ben geleceğim. 100 bin imza topladığım an itibarıyla cumhurbaşkanı adaylığım üzerinde bir problem yok.
Problem, İYİ Parti'nin seçime girmesiyse yeniden söylüyorum, bu konuda oyun kuralı değiştirmeye çalışanlar ayaklarını denk alsın. Üzerime ne düşüyorsa bundan herkes emin olsun. Bu ne korku kardeşim, bu kadar korku olur mu? Kocaman adamlar, 16 senedir bu memleketi yönetiyorlar. Madem bu kadar başarılıydı neden ağlıyorsunuz? İşler kötü gidiyormuş, kim yönetiyor, sen yönetiyorsun. Kendi yönettiğin ülkenin işleri kötü gidiyorsa sorumlusu sensin. Ayrıl evine dön. Ama 24 Haziran'ı işler kötü gidiyor, daha iyi olsun diye sundunuz; biz de işlerin kötü gittiğine inanıyoruz, biz varız dedik. Buradan Sayın Erdoğan'a sesleniyorum. Korkunuzu bu kadar belli etmeniz, sizin yetiştiğiniz yerlerde yani Kasımpaşa'dır ben de İzmit'in Kasımpaşa'sının geliniyim, bu racona uymaz kardeşim, uymaz. Ne yaparsanız yapın, İYİ Parti seçime girecek. Varsa bilek güreşine herkes, ben hazırım. Ben bileğimin kırılmasına hazırım. Ona göre herkes ayağını denk alsın.”
Parti binasını ziyaretinin ardından dışarıda toplanan vatandaşlara da seslenen Akşener, "Türk milletinden, kadınından, gencinden uzak olanlar, bir zamanlar buradan yola çıktığını ifade edenler, Harun gibi gelip Karun gibi olanlar, Kasımpaşa'dan çıkıp, saraylara mahkum olanlar, aranızdan çıkıp sizi beğenmeyenlerin anlaması mümkün değil. Fakat bizim de anlayamadığımız bir şey var. Korktuklarını biliyordum, akıllarının oynadığını biliyordum. Ama korkularını bu kadar göstereceklerini zannetmiyordum. Saray ittifakının büyük ortağı Kasımpaşalıydı, racon işlerini bilirdi. Öbürü anlamaz, küçük ortak anlamaz. Kasımpaşa'da büyümüş ağabey, İzmit'in Kasımpaşası'nın gelini olan Meral Akşener'den tırstı, kaçıyor. Bu ne demek biliyor musunuz? Façanın aşağı alınacağı anlamını taşıyor" ifadelerini kullandı.
Türkiye'de yönetim boşluğu olduğunu savunan Akşener şunları söyledi:
"24 Haziran'ı açıklarken 'Elimiz kolumuz bağlı, karar alamıyoruz' dedi. Hadi bakalım 24 Haziran'dan sonra bu ağabeyin ellerini kollarını serbest bırakın. Bu dünyada herkes suçlu, sadece Sayın Erdoğan suçtan, günahtan uzak. Beka meka sorunu diye ortaya koydukları, sandalyelerinin beka sorunudur. İki sandalye tehlikede. El ele verdiler ve Türkiye'yi bugünkü pozisyona getirdiler. Ama bu milletin ferasetini unuttular. Bu milletin irfanını unuttular. Bu milletin az konuşan ama gereğini yapan iradesini unuttular. Ben Sayın Erdoğan'a katılıyorum; Türkiye'de yüzde 100 yönetim boşluğu var. Dolar 4 TL'yi aştı, çiftçi zorda, emekli zorda, öğretmen zorda. Güneydoğu'da OHAL tazminatlarını canı dişinde bu ülkeyi korumaya çalışan polis ve jandarmamıza ödemiyorlar. Orası zorda. Ve bütün bunlara baktığınızda Sayın Erdoğan haklıdır, yönetim boşluğu var."
“Seçim ilan edildiğinden beri Türkiye çalkalanıyor, toto oynanıyor. İYİ Parti seçime girecek mi, girmeyecek mi? Türkiye o kadar ilginç bir noktada ki! Yüksek Seçim Kurulu Başkanı çıkıyor, 'Ben bilmem beyim bilir. Ben bilmem ağabeyim bilir.' Kardeşim sen bilmiyorsan kim bilecek? İkincisini soruyorlar, 'Tayyip Bey'in İYİ Parti'nin seçime girmesi işine gelir mi, gelmez mi?' Toto oynanıyor. Bağımsız kurulların başında olanlar gözünü saraya dikmiş. Bir beyanda bulunacak, ağabeye doğru bakıyorlar. Yargı denilen, adalet denilen alanda bakıyorsunuz yukarı doğru bakıyorlar.”