"Akşener'in ikinci turda İnce'ye destek vermesinin önünü kesmeye çalışacaklar"

"Akşener'in ikinci turda İnce'ye destek vermesinin önünü kesmeye çalışacaklar"

Cumhuriyet yazarı Aslı Aydıntaşbaş, odağında HDP milletvekillerinin bulunduğu dokunulmazlıkların kaldırılmasına ilişkin anayasa değişikliği teklifine, CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin "hayır" dediğini hatırlattı. 3 Kasım 2019'dan 24 Haziran 2018'e çekilen cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci tura kalması ihtimaliyle ilgili olarak Aydıntaşbaş, "Tahminim, seçime kadarki son virajda bütün oyun, Meral Akşener üzerine olacak. Bir yandan HDP’yi öcüleştirme, terörle özdeşleştirme, diğer yandan da bitmeyen bir propagandayla Meral Akşener’in ikinci turda Muharrem İnce’ye destek vermesinin önünü kesmeye çalışacaklar" dedi.

Aslı Aydıntaşbaş'ın "Oyun büyük" başlığıyla yayımlanan (10 Haziran 2018) yazısının ilgili bölümü şöyle:

Tesadüf eseri, milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırıldığı 20 Mayıs 2016 günü Meclis’teydim. Demokrasi tarihimiz için bir kara lekeydi o gün. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ısrarla Meclis’in bu adımı atması için bastırıyordu. AKP’de bu hamlenin yanlış olduğunu düşünen 40-50 kişilik bir grup vardı ama korkudan ağızlarını açamıyorlardı.  İktidar, AKP içinde fire olabileceğini bildiği için Saray’a yakın 5-6 milletvekilini oy kullanılan kabinlerin dışına yerleştirmişti. Meclis tarihinde görülmedik bir manzaraydı. Parti komiserleri, oy veren AKP’li vekillerden oylarını göstermelerini istiyor, cep telefonuyla belgeliyordu. Muazzam bir baskı vardı.  O zamana kadar AKP’nin fire vereceği üzerine hesap yapan CHP yönetimi, o gün tarihi bir hata yaptı. AKP ve MHP’nin oyları her şeye rağmen anayasa değişikliğine yetmiyordu; iş referanduma gidecekti. O noktada CHP referandumu engellemek için CHP’li bazı vekillere ‘Evet’ oyu kullandırdı. Genel merkeze yakın bir grup ‘Evet’ deyince, HDP’lilerin dokunulmazlığı kalktı.  Oylama sonrasında Meclis bahçesinde gördüğüm Muharrem İnce, öfkeden küplere binmişti. O gün Cumhuriyet’te gördüğüm sahneyi şöyle aktarmışım: “Az sonra yanımıza Muharrem İnce geldi. Sanırsınız ki ulusalcı bilinen İnce‘Evet’ oyu vermiştir. Hayır, tam tersine Muharrem İnce öfkeyle ‘Genel merkez 20 kişiye evet verdirdi’ diyerek cebindeki beyaz ve yeşil pulları çıkardı (yani sandığa kırmızı hayır oyu atmış) ve tasarıya karşıtlığını anlattı.”  İnce, böyle anti-demokratik bir hamlenin Türkiye’ye hayrı olmayacağını düşünüyordu. Yandaş medyadan gelen “CHP terörü destekliyor” propagandasını da iplemiyordu. Oylama sonrasında gidip herkesin gözü önünde Meclis bahçesinde Selahattin Demirtaş’ın yanına oturdu. ‘Sizde tecrübeli arkadaşlar var. Cezaeviyle ilgili tüyo var mı’ diye espri yaptı. Herkes acı acı güldü.  Tahminim Demirtaş ve HDP’liler, o günkü fotoğraf karesini unutmamıştır.  Diyarbakır’a dönelim. O dönem olduğu gibi pazartesi günü de yandaş basın “CHP terörle birlikte hareket ediyor” diye sabah-öğlen-akşam bas bas bağıracaktır. İktidarın seçime iki hafta kala son kozu, Kasım 2015 benzeri bir psikolojik ortam yaratmak olacaktır.  İnce’nin kişilik itibarıyla bu tarz ithamlara pabuç bırakacak biri olduğunu sanmıyorum. Özgüveni yüksek.  O yüzden de tahminim, seçime kadarki son virajda bütün oyun, Meral Akşener üzerine olacak. Bir yandan HDP’yi öcüleştirme, terörle özdeşleştirme, diğer yandan da bitmeyen bir propagandayla Meral Akşener’in ikinci turda Muharrem İnce’ye destek vermesinin önünü kesmeye çalışacaklar.  Kemerlerinizi bağlayın ve hep birlikte bu oyunun sonucunu izleyelim...