T24 - ''JİTEM’i ben kurdum" diyen Emekli Albay Arif Doğan, "Rahmetli Hüseyin Velioğlu’nu tanırdım. Hizbulkontra var olan bir şeydir" dedi.
Şüpheli bir uçak kazasında hayatını kaybeden eski Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlis’in ölümüyle ilgili çarpıcı iddialarda bulunan ve “JİTEM var, ben kurdum. Yok diyene hodri meydan” sözleriyle yanıt veren Emekli Albay Arif Doğan’dan yeni açıklamalar geldi. İstanbul Beykoz’da meydana gelen çatışmada öldürülen Hizbullah lideri Hüseyin Velioğlu’nu yakından tanıdığını söyleyen Albay Doğan, devlet tarafından PKK’ya karşı kullanılan Hizbul-kontra için “Evet, böyle bir örgüt vardı” dedi.
Ben var diyorsam var
Taraf gazetesinin haberine göre; Ergenekon Davası’nda tutuksuz olarak yargılanan JİTEM kurucusu emekli Albay Arif Doğan’la önceki gün yarım kalan röportajımıza dün kaldığımız yerden devam ettik. Taraf’a “A’dan Z’ye her şeyi anlatacağım” diyen Albay Doğan, Güneydoğu’da bir dönem kanlı eylemler yapan Hizbullah ve lideri Hüseyin Velioğlu’na ilişkin olarak çarpıcı bir gerçeği açıkladı.
Hizbullah’ın devlet tarafında kurulduğu ve desteklendiği yönündeki iddiaları doğrulayan Doğan, “Ben bir ipucu vereyim. Hizbullah’ı değilde Güneydoğu illerinde Hizbul-kontrayı araştırın. O zaman ne olduğunu anlarsınız” dedi.
Albay Doğan, “Hizbul-kontra var mıydı” sorusu üzerine ise sinirlenerek şunları söyledi: “Ya benimle dalga mı geçiyorsunuz. Ben Hizbul-kontra var diyorsam. Var olan bir şeydir.”
Hüseyin Velioğlu’nu iyi tanırım
Beykoz’da çıkan çatışmada öldürülen Hizbullah lideri Hüseyin Velioğlu’nu tanıyıp tanımadığı yönündeki soruya,”Hüseyin Velioğlu’nu tanırım. Kavacık’taki evde öldürdüler. Evi savaş alanına çevirdiler. Hüseyin Velioğlu sağ olsa ona ellerini uzatanların g...ne elini sokardı. Anladınız mı beni” yanıtı veren Doğan, şöyle devam etti: “Hüseyin Velioğlu’nu iyi tanırım. Rahmetli Temel Cimgöz (Dev-Sol tarafından öldürülen tuğgeneral) ile benim aramda çekilmiş bir fotoğrafı vardı. Emniyetin arşivinde vardır o fotoğraf. Ama foto montajdır. Fakat kendisini tanırım.”
Susurlukçularla devlet sırrı konuştum
Albay Arif Doğan daha önce Habertürk gazetesine de söylediği “Abdullah Çatlı’nın kendisini Hüseyin Kocadağ ve dönemin DYP milletvekili Sedat Bucak ile ziyaret ettiğini” de doğruladı.
O dönem Çatlı’yı Mehmet Özbay olarak tanıdığını söyleyen Albay Arif Doğan, “Abdullah Çatlı, Sedat Bucak ve Hüseyin Kocadağ’ın sizden bir talebi oldu mu” sorusuna, “Oldu tabi. Ama bunu size niye söyleyeyim. Dünyada bunları benden alabilecek güç yok. Size söylersem siz zarar görürsün. Devlet sırrı konuştum ben. Onu niye söyleyeyim” diye yanıt verdi.
O dönemde alay komutanı olduğnu söyleyen Arif Doğan “Yalova Termal’e geldiler bir gece kaldılar. Mehmet Özbay, Hüseyin Kocadağ ve milletvekili vardı. Sedat’ı çok iyi tanımam ama babasını iyi tanırdım. Kazadan sonra Mehmet Özbay’ın Abdullah Çatlı olduğunu öğrendim ve gurur duydum, kimseyi de ilgilendirmez” dedi.
Çatlı en son Ağar’la görüştü
Yalova’daki buluşmadan sonra bu kişilerin İzmir’e doğru hareket ettiğini ve daha sonra dönüş yolunda ünlü Susurluk kazasının meydana geldiğini söyleyen emekli Doğan, “Siz Çatlı ise görüşen son devlet görevlisi misiniz” sorusu üzerine “Hayır Mehmet Ağar konuştu en son” yanıtı verdi.
Albay Arif Doğan, Sedat Bucak, Abdullah Çatlı ve Hüseyin Kocadağ’ın İzmir’de Ağar ile buluştuğunu öne sürdü.
Ölüm üçgeni ve Hizbul-kontra
1990’lı yıllarda özellikle Batman, Diyarbakır ve Bingöl hattı adeta bir “faili meçhul cinayetler üçgeni” olarak anılmaya başlandı. PKK’ya yakın olarak görülen HEP, Demokrasi Partisi (DEP) üyeleri, Özgür Gündem gazetesinde çalışan gazeteciler, kısacası PKK’ya sempati duyduğu düşünülen herkes bu faili meçhul kasırganın hedefi durumundaydı. Bölgede bu harekete, “Hizbullah” veya “Hizbul- Kontra” adı verilmişti.
Albay Arif Doğan’ın “tanıyorum” dediği Hüseyin Velioğlu ise doğduğu Batman’da uzun yıllar Hizbullah liderliğini yaptı. Velioğlu’nun Batman Sıkıyönetim Komutanlığı’nın başında bulunan Temel Cingöz tarafından desteklendiği öne sürüldü.