T24- Hükümetin ‘Alevi açılımı’ kapsamında düzenlediği çalıştayların tamamlanmasının ardından raporun yazılması da son aşamaya geldi. Raporda Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Alevileri de kucaklayacak şekilde yeniden yapılandırılması, ‘zorunlu’ din kültürü ve ahlak bilgisi dersinin içeriğinin değiştirilmesi, cemevlerinin ‘inanç ve erkan merkezi’ olarak tanınması gibi öneriler bulunuyor. Madımak Oteli’ndeyse, ‘yaşananların unutulmaması’ için düzenleme yapılması tavsiye ediliyor.Hazırlanan metin üzerindeki son okumaların yapıldığı, önümüzdeki hafta içinde de açıklanmasının beklendiği ifade edildi. Devlet Bakanı Faruk Çelik’in açıklayacağı raporun içeriğinin basına sızmaması için özel bir çaba harcandığı belirtildi. Rapor kamuoyuna açıklandıktan sonra, daha önce yapılan çalıştayların raporları ile birlikte 12 cilt halinde sivil toplum kuruluşları, akademisyenler ve medya mensuplarına dağıtılacak.Radikal gazetesinin haberine göre, raporda, ilköğretim okullarında ‘zorunlu’ olan din kültürü ve ahlak bilgisi dersinin, uluslararası insan hakları sözleşmelerine ve Danıştay kararlarına uygun hale getirilmesi öneriliyor. Buna göre, müfredat değişikliği ve Alevililiğin yanı sıra diğer dinleri ve mezhepleri kapsayıcı ‘seçmeli din dersi’ uygulamasına geçilmesi tavsiye ediliyor. Dinler, mezhepler ve inançlar üstü bir din öğretimine tüm vatandaşların ihtiyacı olduğu ifade edilirken, ‘zorunluluk’ ifadesinin toplumda ciddi rahatsızlık ve kutuplaşmalara neden olduğu belirtiliyor. Müfredatın tüm toplum kesimlerince kabul görecek, kimseyi ötekileştirmeyen bir dille hazırlanmasına ihtiyaç olduğu anlatılıyor. Alevi öğrencilerin, seçmeli dersleri Alevi öğretmenlerden alabilmeleri için gerekli düzenlemelerin yapılması isteniyor.Raporda, Sivas olaylarında 37 kişinin yanarak can verdiği Madımak Oteli’nin geleceği için ise net bir ifade bulunmadığı belirtildi. Raporda, yaşananların unutulmaması için Madımak’ta bir düzenleme yapılması gerektiği ifade edilirken, otelin müze mi yoksa başka bir şekilde mi muhafaza edilmesi gerektiğinin yanıtının bulunmadığı, bu konunun iç hukuka bırakıldığı belirtildi. Cemevlerine statü sorunu Alevilerin, öncelikli sorunları arasında bulunan cemevlerine ise hukuki statü sağlanması gerektiği vurgulanıyor. Buna göre, gerekli yasal düzenlemeler yapılarak cemevlerinin ‘inanç ve erkân merkezi’ olarak tanınması öneriliyor. Bir kısım Alevilerin ısrarla dile getirdiği, cemevlerine ‘ibadethane’ statüsü verilmesi talebine, İslam’da bölünmeye yol açacağı gerekçesiyle mesafeli duruluyor. Ancak ‘inanç ve erkân merkezi’ olarak tanınacak Cemevleri’ne, yasalarda gerekli düzenlemeler yapılarak ibadethanelere tanınan bütün imkânlardan yararlanması önerilecek. Alevileri dışladığı gerekçesiyle sık sık eleştirilen Diyanet İşleri Başkanlığı’nın, Alevi açılımı kapsamında yeniden ele alınması öneriliyor. Raporda Diyanet’in lağvedilmesinin uzun vadede Türkiye için çok ciddi sıkıntılar meydana getireceğinin altı çiziliyor. Diyanet’in Alevileri dışladığı algısının değiştirilmesi gerektiği vurgulanıyor. Ancak, kaynaklar, Diyanet’in yeniden yapılandırılmasının mevcut konjonktür içinde, “bugünden yarına” olamayacağının, “zamana yayılarak yapılabileceğini” söylediler.