Sekiz Alevi çatı örgütünün çağrısı ile bağımsız cemevleri ve yöre derneklerinin yöneticileri Ankara’da torba yasaya karşı toplantı gerçekleştiriyor. Toplantıda konuşan PSAKD Genel Başkanı Cuma Erçe, tehlikeli bir sürecin varlığına işaret ederek, devletin konsept değişikliği ile aleviliği asimile etmek istediğini söyledi.
Pirha'da yer alan habere göre, Cemevlerini, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlayan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ve torba yasaya karşı Alevi örgütleri, bağımsız cemevleri ve yöre derneklerinin üye ve yöneticileri Ankara’da bir araya geldi.
AKP’nin Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı kararının ardından 8 Alevi çatı örgütünün, birçok ilde bağımsız cemevi yönetimleriyle yapacağı ilk toplantı Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı’nda gerçekleşiyor. Cemevi yasasına karşı tavır almak adına bir araya gelen örgütler, fikirlerini paylaşacak.
Toplantının açılış konuşmasını yapan Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Genel Başkanı Cuma Erçe, torba yasaya karşı Alevi örgütlerinin alacağı tavrı anlattı. Erçe, siyasal iktidara karşı Alevi örgütlerinin daha çok bir araya geleceğinin altını çizdi.
Cuma Erçe, söz konusu yasanın tehlikelerine de değinerek, “Devlet zorla asimile edemediği Aleviliği şimdi konsept değişikliği ile asimilasyona başladı. Düne kadar ‘cümbüş evi’ dediği, ‘sapkınlık’ gören devlet, kendi deyimleri ile 1600’den fazla cemevini gezdi, toplantılar yaptı. Alevilerin kutsalları üzerindeki yeni projenin başında bir Alevi devşirmesi bulunuyor” dedi.
Konsept değişikliğinin, ‘Alevilik vardır ama bizdendir’ şeklinde olduğunu vurgulayan Erçe, şunları ifade etti:
“Çıkarttıkları kararname açık ve seçik olarak bizi bir inanç olarak tanımamaktadır. Bu konuyu kurumlarımız iyi idrak edip tabanına anlatması gerekir. Çok tehlikeli bir süreç. Alevi kurumlarının örgütsüz yani bağımsız oluşu AKP’nin elini güçlendirmektedir. Örneğin Erzincan’da 67 bağımsız cemevi gördük. Sivas’taki, Dersim’deki cemevlerinin çoğu bağımsız. Bu cemevlerine giderek boya badana ile halkın gözünü boyuyorlar. Biz bu zamana kadar ‘Kaç caminin boyasını, Diyanete harcadıklarınızı Yeni Şafak’ta yayınladınız mı?’ diye sormadık. Ama cemevlerine yaptıklarını manşet manşet verdiler. Kimi cemevlerimizin gevşek davranıp yardım almaları bizi buraya getirdi.
Biz bu yasayı tanımayacağız, yırtıp tarihin çöp sepetine atacağız. İnanç önderlerimizi, toplumumuzu birbirine düşürmek istiyorlar. O nedenle dostumuzu düşmanımızı ayırt etmek zorundayız.
Cemevlerine dört elle sarılıp, sahip çıkacağız. Şu an itibari ile ülkenin dört bir yanında toplantılar başlamış durumda. Örneğin yarın Amasya’ya gideceğiz. Türkiye’nin dört yanını dolaşacağız. Onlar bizi çözmeye çalışıyorlar biz de tam tersine bu süreci kucaklaşma süreci olarak göreceğiz. Başka da çaremiz yok. Umarız baharda da bunları göndereceğiz.”