Eruh’ta şehit düşen Murat Taş için yapılan cemevi töreni, “resmî cenaze camide” diye yarıda kesildi. Taraf gazetesinin haberine göre, Şehit Taş’ı son yolculuğuna uğurlamak için yakınları önceki gün Alibeyköy Cemevi’nde toplandı. Cemevinin dedesi Hüseyin Güzelgül cenaze duası için hazırladığı konuşmayı yaptı. Bu sırada cemevine gelen ‘yarbay’ rütbeli bir subay, Taş’ın ailesiyle görüştü. Ardından, cemevindeki cenaze, resmî törenin Ataköy Camii’nde olduğu söylenerek yarıda kesildi. Camideki törene CHP lideri Baykal ile Birinci Ordu Komutanı Iğsız da katıldı. Cemevi dedesi Güzelgül şikayetçi: Son görevimizi yapmamıza izin verilmedi.
Siirt’in Eruh ve Hakkari’nin Çukurca ilçelerinde çıkan çatışmalarda hayatını kaybeden askerler, önceki gün düzenlenen cenaze törenleriyle son yolculuklarına uğurlandı.
Bu haber, gazetelerde “Gözyaşları sel oldu, aktı” türü başlıklarla verildi. Anne ve babalar, eşler ve kardeşler, bayrağa sarılı cenazelere sarılıp ağladılar. “Akan kan dursun, kardeş kanı dökülmesin artık” diyen babalar oldu
Ama bu cenaze törenlerinden biri vardı ki, arka planında tipik bir “ayrımcılık” örneği yaşandı.
Eruh’ta PKK’lılarla girdiği çatışmada hayatını kaybeden Jandarma Başçavuş Murat Taş, Amasyalı bir Alevi Türk vatandaşıydı. Cenazesi, İstanbul Ataköy 5. Kısım Camii’nde öğleyin kılınan cenaze namazının ardından defnedildi. Cenaze törenine CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, ı. Ordu Komutanı Orgeneral Hasan Iğsız, Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Hüseyin Nusret Taşdeler’in aralarında olduğu çok sayıda sivil ve askeri yetkili katıldı. Oysa Murat Taş’ın cenazesi, Ataköy Camii’nden önce İstanbul Alibeyköy Cemevi’ne getirilmişti. Ailesi, yakınları Alibeyköy’de ikamet ediyordu. Cemevi dedesi ve toplanan cemaat, Taş’ı son yolculuğuna uğurlamak için hazırdı. Alibeyköy Cemevi’nin dedesi Hüseyin Güzelgül cenaze duası öncesi hazırladığı konuşmayı da yapmıştı.
O anda cemevine yanındaki askerlerle beraber, “yarbay” rütbeli bir subay geldi. Murat Taş’ın acılı ailesiyle konuştu. Ve kimseler ne olduğunu bile anlayamadan, Murat Taş’ın cenazesi Ataköy’e götürüldü.
Dede ve cemaat şaşkın
Dede Hüseyin Güzelgül ve hazırdaki cemaati şaşkına çeviren bu olayın nedeni ise, “resmî tören Ataköy Camii’nde yapılacak” olmuş. Dedenin ve cemaatin olası tepkisini engellemek istediğinden olsa gerek, yarbay “buraları da tanımak lazım” gayet “ılımlı” sözler sarf etmiş. Hatta kendisinin de “Alevi” olduğunu söylemiş. Ama sonuçta cenazeyi, ailenin ve toplanan Alevilerin son görevlerini yapmalarına imkan tanımadan Ataköy Camii’ne götürmüşler...
Konuyla ilgili tüm çabalarımıza karşın Taş’ın acılı ailesine ulaşamadık. Fakat olaya tanık olan Alevi camiası şaşkın. Hüseyin Dede, “O anda orada şehidin bazı yakınları vardı, biraz da yaşadıkları acı nedeniyle bu duruma sessiz kaldılar, belki de ne olduğunu bile anlayamadılar. Yoksa biz cenazemize sahip çıkardık, görevimizi yerine getirmeden vermezdik” diyor.
Daha önce bazı Alevi şehit askerler için hem cemevi hem de camide törenler düzenlenmişti. Sonuçta kimsenin beklemediği bu fiili tutum neticesinde Murat Taş’ın cenazesi “resmî tören”le Ataköy Camii’sinden kaldırıldı.
Alevice defnedilmesine izin verilmedi
Alevi Bektaşi Dernekleri Federasyonu Başkanı Ali Balkız: Bunu sadece hacı hoca tayfası yapar diyorduk. Demek ki subaylar da yapabiliyor. Üstelik bir şehide bunu yapabiliyorlar. Cemevleri Alevilerin ibadethanesidir. Orada cem yaparız, cenazelerimizi oradan kaldırırız. Kendi usulümüze göre. Oradan helalleşir, oradan yolcu ederiz. Bu askerimiz Alevi doğdu, Alevi yaşadı, Alevice askerliğini yaptı, Alevi şehit oldu. Ama Alevice defnedilmesine yüce devletimiz izin vermedi.
Cemevlerini bunun için kurmuştuk
Hüseyin Güzelgül (Alibeyköy Cemevi Dedesi): Karşılaştığımız bu uygulamalar Ebu Süfyan zihniyetinin devam ettiğini göstermektedir.
Yıllarca camilerde “Alevidir, cenaze namazı kılınmaz, cenazesi yıkanmaz” gibi dışlayıcı, horlayıcı yaklaşımlara maruz kaldık. Cemevlerini biraz da bunun için kurduk. Bir Alevi Hakk’a yürüdüğünde, tabii ki cenazesi cemevinden kaldırılır. Kabullenseler de kabullenmeseler de cemevleri vardır, canlarımızın cenazeleri de cemevinde kaldırılır. Açılım yapılacağı söyleniyor. Çalıştaylar düzenleniyor. Ama ordu bile böyle yaptıktan sonra, bunun samimiyeti tartışmalıdır.