DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, AKP'nin iktidara gelmesinin yıl dönümünde, "Bugün 20 yılını dolduran hikâyenin kaybedeni Erdoğan oldu. Onların hikâyesinde bir zafer mafer yok. Başka partilerin desteğine muhtaç kaldılar" yorumunu yaptı. Babacan, "Türkiye’nin yeni yüzyılına yürüyormuş. Vay yavrum vay. Bu mu sizin vizyonunuz? Önce bir kişinin iki dudağı arasından yönetilmeye başlayan bir partiye dönüştürdü kendi partisini. Şimdi de iki kişinin dört dudağı arasından yönetilen bir parti oldular" eleştirisini yaptı.
İstanbul’da partisinin il başkanları toplantısında gündemi değerlendirden Babacan, AKP’li seçmene “Dindar, muhafazakâr insanların kendi kendilerini eleştirebilme ve yenileyebilme kabiliyetinin olduğunu göstermek için el ele verelim” diye seslendi.
Öte yandan Babacan, gerçek enflasyonun en az yüzde 200 olduğunu söyledi.
Babacan, Tarım Kredi marketlerinin geçen yıl 500 milyon TL zarar ettiğini açıkladı.
Babacan’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
“Bugün 20 yılını dolduran hikâyenin kaybedeni Erdoğan oldu. Onların hikâyesinde bir zafer mafer yok. Başka partilerin desteğine muhtaç kaldılar. Cumhuriyetin ilk yüzyılında ülkeyi batıran iki krizin mimarını, 28 Şubat’ın destekçisi Perinçek’i almış; ‘ortaklarım bunlar’ diye gösteriyor. Türkiye’nin yeni yüzyılına yürüyormuş. Vay yavrum vay. Bu mu sizin vizyonunuz? Önce bir kişinin iki dudağı arasından yönetilmeye başlayan bir partiye dönüştürdü kendi partisini. Şimdi de iki kişinin dört dudağı arasından yönetilen bir parti oldular.”
“Krizlerin Ortağı istedi; 2015’te, 2018’de erken seçime gitti. Krizlerin Ortağı istedi; rejim değişti. Krizlerin Ortağı istedi; mafyayı dışarı saldı. Krizlerin Ortağı istedi; şaibelerin ortasındaki bakanı yanında tutmak zorunda kaldı. Dünkü grup başkanvekilini bir günde kovdu. Krizlerin Ortağı ‘tak’ dedi, ‘şak’ diye oldu. Sayın Erdoğan, milletin kendisine emanet ettiği anahtarı Bahçeli’ye kaptırdı. Beştepe’yi, Bahçeli’nin mahalle temsilciliğine çevirdi. Gerçekten hazin.”
“On milyonlarca insan, AK Parti’ye adaleti, hukuku çiğnesin diye mi oy verdi? Parti aidatını ödemek için kenara köşeye para koyan insanlar, AK Parti’yi 20. yılın sonunda yoksuldan alıp zengine versin diye mi destekledi? 20 sene önce yolsuzlukları bitirsin diye oy verdiği iktidarın, milletin parasını çarçur edebileceğini tahmin edebilir miydi? Hayır. Tam bir ibretlik durum.”
“20 sene önce ezilenlerin adına yola koyulanlar, o geniş kitlenin desteğini bugünler için mi aldı? O kitlenin istediği Türkiye bu muydu? İnsanların fikirleri yüzünden hapis yattığı, azıcık muhalif her STK’nın, her gazetecinin görüldüğü yerde ezildiği, tek bir sesin bütün sesleri bastırdığı, polisin iktidar partisinin şarkısını söylediği, camilerde siyasi propaganda yapıldığı, gençlerin mutsuz olup odasına kapandığı, kadınların ne evde ne sokakta huzur bulabildiği, ötekileştirmenin zirveye vardığı bir ülke mi hayal etmişlerdi?”
“Et almak lüks olsun diye mi hayal etmişlerdi? Çocukların beslenme çantası boş kalsın, yasaklar baskılar daha da artsın, çalışanlar ay sonunu getiremesin, herkesin emeği yolsuzluklarla yok edilsin diye mi hayal etmişlerdi? Devran dönsün de aynı adaletsizlikler başkalarına yapılsın mı istemişlerdi? Hayır istememişlerdi. Bu ülkenin muhafazakâr insanlarının istediği de bu değildi. AK Partiyi oluşturan ve büyüten muhafazakâr demokratların büyük bir çoğunluğunun derin bir hayal kırıklığı yaşadığını biliyorum.”
“Büyük umutlarla iktidara taşıdığı partisinin icraatlarından artık rahatsız olan insanlara sesleniyorum. Gelin, eski mağdurların, yeni mağduriyetler karşısında kayıtsız kalmayacağını gösterelim. Dindar insanların, muhafazakâr insanların, kendi kendilerini eleştirebilme ve yenileyebilme kabiliyetinin olduğunu hem Türkiye’ye hem de dünyaya göstermek için el ele verelim.”
“Türkiye kara paranın aklanması ve terörizmin finansmanını engellemede başarılı olamadığı için gri listeye alındı. Sabah akşam ‘Terör terör’ diyen bir iktidar var ama mesele kara paranın aklanması ve terörün finansmanı olduğunda laf çok, iş yok. Nazan Öncel 90’larda bir şarkısında ne diyordu? ‘Tantana var iş yok/Gürültü var ses yok’. Bugünkü iktidarda tantana var iş yok, gürültü var ses yok.”
“Devlette partizanlığın yeri olmaz. Kaşla göz arasında Kızıl Ordu Korosu’na mı özendiniz? Çok istiyorsanız partinizin özel müzik grubunuzu kurarsınız, şarkılarınızı Spotify’a yüklersiniz, istediğiniz gibi çalıp oynarsınız. Bir devlet kurumunun töreninde, emniyet mensuplarımıza kendi partinizin seçim şarkısını söyletemezsiniz. Adil ve şeffaf yapılması gereken seçimlerde, sokakta güvenliği sağlamakla görevli bir kuruma, partinizin şarkısını söyletemezsiniz.”
“20 yıl önce bugün ekonomi yönetimini devraldığımızda krizin ortasındaydık. Enflasyonu 2 yılda tek haneye indirdik. Enflasyona 34 yıldan sonra ilk defa tek haneyi gösteren benim başında olduğum ekonomi kadrosu oldu.”
“Şimdi TÜFE, yüzde 85,5. Gıda enflasyonu yüzde 99. ÜFE yüzde 157. Bırakın son 20 yılı, ta 1990’lı yıllardan bu yana en büyük enflasyon bu. Gerçek enflasyon en az yüzde 200 civarında. İşte o 20 bankayı batıran, gecelik faizleri yüzde 7500’lere fırlatan 2001 krizinden ülkemizi nasıl çıkardıysak, bu krizden de ülkeyi çıkaran yine bizler olacağız. En geç ikinci yılda da enflasyonu tekrar tek haneye indireceğiz.”
“Sadece geçen yıl Tarım Kredi’nin 500 milyon lira zarar ettiğini arkadaşlar söyledi. Rakamlar örtülüyor. İçeriden bu bilgileri alıyoruz. 500 milyon lira zarar; kendi manavımızın, bakkalımızın, pazarcı esnafımızın karşısına rakip çıkıp ‘onlardan daha ucuza satıyorum’ demek için. Sen 500 milyon desteği dağıt, herkes fiyatları düşürür. Çok yanlış yollara soktular ülkeyi.”
“Türkiye’nin prangalarını sökeceğiz. ‘Yapamazlar’ diyecekler. Yapacağız. ‘Çözülemez’ diyecekler, çözeceğiz. Meselelerimizi hakla, hukukla, adaletle, eşitlikle çözeceğiz. Kürt meselesini çözeceğiz. Eşit vatandaşlıkla çözeceğiz. Alevi meselesini çözeceğiz. Onu da eşit vatandaşlıkla çözeceğiz. Dünya âlem bizi üretimimizle, ihracatımızla, teknolojimizle, zenginliğimizle konuşacak.”
“Evinizi taşıyacaksınız. Eşyalarınızı topladınız. Buzdolabını, avizeyi, çamaşır makinesini yeni evinize sağ salim götürmek için ne yaparsınız? O yükü kırmadan dökmeden taşıyacak birilerini ararsınız. Mümkünse yükün altında kalmayacak, genç, zinde, kolu kuvveti yerinde ve tecrübeli birilerini bulursunuz. Biz bu yükü layıkıyla taşıyacak bir ekibiz. Kırmadan, dökmeden, incitmeden, sağa salim 85 milyonumuzun huzurunu sağlayacak ekibiz.”
“Arslanlar gibi tam 16 tane eylem planı hazırlamışız. Artık tek elle taşıması bile zor. Yarın 22 olduğunda ancak iki elle taşıyacağız bunu. Çünkü biz çalışıyoruz. Biz sınıfın çalışkan öğrencisiyiz. Tembeller düşünsün.”