Ali Babacan: Eğer bir yerde rant oluşuyorsa, bunun dağılımı adil olmalı

Ali Babacan: Eğer bir yerde rant oluşuyorsa, bunun dağılımı adil olmalı

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, AKP’nin en çok eleştirildiği ‘rant’ konusundan dikkat çeken açıklamalar yaptı. Babacan, "imar rantının adil dağılmasını" işaret ederek “Eğer bir yerde rant oluşuyorsa bunun doğru ölçümlenmesi ve adil dağılımı gerekir” dedi.

Babacan, Uluslararası Şeffaflık Örgütü’nün “2014 Yolsuzluk Algı Endeksi”ne göre, Türkiye'nin son 6 yıldaki ilerlemesini “sıfırlayarak” 50 puandan 45 puana düşerek, 11 sıra gerilemesine ilişkin olarak, "17 Aralık sonrası Türkiye'de yaşananların, dünyada da tartışılmasının algıları etkilediğini düşünüyorum" diye konuştu.

Ali Babacan, dün(3 Aralık 2014) ekonomi gazetecileriyle sohbet toplantısında buluştu. Toplantıya katılan Hürriyet gazetesi yazarı Sefer Levent, Babacan'ın açıklamalarını "İmarda rant adil dağıtılmalı" başlığıyla köşesinde paylaştı: (4 Aralık 2014)

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın ekonomi gazetecileriyle sohbet toplantısı tam da Uluslararası Şeffaflık Örgütü Yolsuzluk Algı Endeksi'nin açıklandığı güne denk geldi. Türkiye bu ligde 11 sıra birden gerilemiş 64. basamağa inmişti.  Bu yüzden Babacan'ın sunumu biter bitmez sonuçları nasıl değerlendirdiğini sordum. Sabah saatlerinde açıklandığı için henüz inceleme fırsatı bulamadığını belirterek başladı söze. Ardından devam etti: "Şeffaflık konusu önemli. G20 ülkelerinin de önemsediği ve gündemine aldığı bir konu. 2002'den bu yana şeffaflık konusunda iyileşme için yaptığımız çok iş var. Yeni bir hazırlığımız var. Yüzde 80-90'ını tamamladık. Bakanlar Kurulu'nda göreşeceğiz. Bu yıl bitmeden açıklarız."

Şeffaflık Endeksi'nin daha çok algıdan yola çıkarak oluşturulduğuna dikkat çeken Babacan, 10-15 ayrı kuruluşun araştırmalarının baz alındığını belirtti. Ardından 11 basamak gerilememizi kısaca şöyle değerlendirdi: "Alt endekslere bakmamız ve ona göre bir yorum yapmamız gerekiyor. Ancak 17 Aralık sonrası Türkiye'de yaşananların, bunların dünyada da tartışılmasının algıları etkilediğini düşünüyorum. TÜSİAD'ın da benzer bir çalışması açıklandı. Biz her iki çalışmayı da inceleyeceğiz."

Babacan Türkiye'de şeffaflığın iyileşmesi için oluşturulan pakette 'imar'a özel bir vurgu yaptı ve bu konuda şunları söyledi: Fırsat erişimi adaletli olmalı. Eğer bir yerde rant oluşuyorsa bunun doğru ölçümlenmesi ve adil dağılımı gerekir. Bunun için öncelikle rekabet oluşması gerekiyor. Rekabetten arındırılmış bir ortam oluşursa orada yanlışlar olur. Bu alanda daha şeffaf olunması için içinde bakan arkadaşlarımızın, belediyelerin de olduğu bir çalışma yaptık. Bu çalışma Bakanlar Kurulu'na gelecek ve hükümet kararı olarak çıkacak. Çalışmaların detaylarının önümüzdeki bir ay içinde açıklanmasını bekliyorum. Gayrimenkulün imar ya da cins değişikliği sonucunda değeri artarsa, devletin de bundan pay talep etme durumu da bu çalışmanın içinde."

 

Kararname yollamadık

 

Hazine Müsteşarı ile Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurulu Başkanı'nın hâlâ atanamadığı bu konuda bir kararnamenin hazırlanıp hazırlanmadığına ilişkin soru üzerine de Babacan, "Bizim gönderdiğimiz bir kararname yok. Bu kurumların başında vekaleten arkadaşlar var. Gayet iyi çalışıyoruz" diye konuştu.

 

3 dönem sonrası bakan olacak mı?

 

En çok merak edilen konu Babacan'ın seçim sonrası kabineye girip girmeyeceği. 'Kişisel' diyerek bu konuda konuşmuyor. Ancak  "Sizin finansal istikrarın önemli bir unsuru olarak görüldüğünüz yorumları yapılıyor. Buna katılıyor musunuz" sorusunu şöyle cevapladı:

"2001'den bu yana parti ve hükümet programı, ekonomik program, seçim beyannamesi vs. hep belgelere bağlı politika izledik. Bakış açımız ve perspektifimizi bunlara uygun oluşturduk. İki bakan zıtlaşabilir ama sonunda hükümetin bir görüşü olur. Falanca bakan sonrasında buna uymayan bir demeç verir, onu ona sormak gerekir. Sorumluluk, program yazarak çizerek olur. Her gün değişen bir anlayış ile 16. büyük ekonomi yönetilemez. Bundan sonra da bu geleneğin sürmesi gerekir. Devamlılığın kurumsal olması, şahıslarla özdeşleşmemesi gerekir."

 

New York'a özel davet

 

NEW York'ta 30 kişiyle sınırlı yuvarlak masa toplantısına katılacağı bilgisini veren Ali Babacan toplantıda Avrupa Merkez Bankası Başkanı, NY Merkez Bankası Başkanı gibi kurumların temsilcilerin yer alacağını söyledi. Babacan "Aralarındaki tek siyasetçi benim" dedi. Geçen hafta Londra'da olduğunu kaydeden Babacan 25 program ve 1.200 eylemden oluşan ekonomide dönüşüm paketinin yabancılar tarafından ilgiyle izlendiğini belirtti. Babacan "Yabancılarla yaptığımız toplantıda 2015'teki genel seçimlerle ilgili soru gelmiyor. Yabancıların seçimle ilgili herhangi bir endişesi yok. Jeopolitik konuları soruyorlar. Yapısal reformlarla ilgili detaylı bilgileri paylaşıyoruz onlarla" diye konuştu.

 

Davutoğlu yeni planları açıklayacak

 

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, 25 program ve 1.200 eylem planından oluşan Ekonomide Yapısal Dönüşüm Programı'nın tamamının hazır olduğunu ve Başbakan Davutoğlu'nun programına bağlı olarak bu ay içerisinde açıklanacağını söyledi. Başbakan Davutoğlu'nun kasım ayı başında açıkladığı ilk paket 9 sektörde toplam 417 maddelik eylem planından oluşuyordu. Eylemlerin hepsinin tamam olduğunu belirten Babacan, şunları söyledi: "Bunları açıklamak cesaret işi. Kendimizi reform sürecine bağlıyoruz. İlan ettiğimiz eylemlerin sonuçları için de tarih veriyoruz."

 

Sanayiye teşvik, sendiasyona tedbir geliyor

 

Özel sektörün yurt dışı borçlanmalarında vadenin ağırlıklı olarak 2 yıldan fazla olduğunu belirten Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, şunları söyledi:

"Burada endişe edecek bir durum yok. Ancak bankalarımızın yurt dışı borçlanmalarına baktığımızda genelde bir yıl vadede. Bankalarımızı yurt dışı kaynak temininde uzun vadeye yönlendirecek düzenleme yapacağız. Bankaların uzun vadeli borçlanmasını daha cazip kılacak, kısa vadeyi daha az tercih edecekleri tedbirler üzerinde Merkez Bankası, SPK ve BDDK çalışıyor."

Babacan, bankacılıkla ilgili bir diğer düzenlemenin de sanayi yatırımları için verilen kredilere yönelik olduğunu söyledi. Babacan "Yapacağımız yeni düzenlemede bankaları sanayi kredisine nasıl yönlendirebilir, teşvik edebiliriz, onun üzerinde çalışıyoruz" dedi.