DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, dün akşam Olay TV’de “Murat Yetkin'le Gündem” programına katılarak gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Babacan Merkez Bankası'nın faiz arttırma kararını, "Hani faiz lobisi vardı? Acaba Sayın Erdoğan faiz lobisine mi boyun eğdi? Şimdi faiz artışlarıyla ilgili hiçbir açıklama duymadık" diyerek değerlendirdi.
Babacan'ın gündeme ilişkin açıklamaları şöyle:
"Bu hükûmetin yapmayacağı bir şey varsa, o da hukuk reformudur. Kimse boşuna beklemesin. Bu hükûmet her konuda U dönüşü yapar ama mesele hukukun üstünlüğü, hukuk devleti ise bu konuda bir düzenleme hiç beklemeyin. Yönetimde buna inanan bir zihniyet yok.
Dikkat edin, düşman hiç bitmiyor. Haftanın düşmanı diye bir pano asmışlar, bu hafta kimi düşman ilan etsek diyorlar. Oysa bu ülkenin en büyük düşmanı yoksulluktur, işsizliktir, pandemidir.
Bu ülkenin bekası her şeyimizdir. Bu ülkenin toprak bütünlüğü, siyasi birliği temel meselemizdir. Bazı kesimleri düşman ilan ederek bu ülkenin birliğini, bütünlüğünü sağlayamazsınız.
Türkiye‘nin dış ilişkilerini Dışişleri Bakanlığı değil, arka kapı ilişkileri götürüyor. İşi bilen diplomatlarımız her gün kahroluyor. Ankara’dan verilen yanlış talimatları uygulamak, saçma sapan fikirleri savunmak zorunda kalıyorlar.
Benim Dışişleri Bakanlığım döneminde Türkiye itibarlı bir ülkeydi. İtibarlı ve güvenilebilir bir ülke olmanın gücünü biz dış politikada kullandık. Sözün gücünü kullandık. Bazen yüz binlerce askeri ordu ve yüzlerce savaş uçağı ile kazanamayacağınız zaferi iyi bir diplomasiyle kazanırsınız. Üstelik askeri güç caydırıcı bir güçtür. Kullanmadığınız zaman çok daha değerlidir. “Bak kullanırım ha” dediğiniz zaman daha değerlidir. Kullanmaya başladığınız zamanda ölçülebilir bir güç haline gelir. Suriye’de maalesef bunu yaşadık. Askeri gücün sınırlarını ölçtürdük.
Taraflı cumhurbaşkanı göreve başladığıdan bu yana en şiddetli faiz artışı son üç ay içinde yapıldı. Hani faiz lobisi vardı? Acaba Sayın Erdoğan faiz lobisine mi boyun eğdi? Şimdi faiz artışlarıyla ilgili hiçbir açıklama duymadık. Duran bir ekonomiye bir de faiz artmasının etkisini düşünebiliyor musunuz? Bu kadar işsizliğin olduğu bir ülkede bu kadar yüksek bir faiz ekonomiyi iyice durduracak.
Her gün bir uçak kazası olduğunu düşünün. Koronavirüsle ilgili açıklanan rakamlara inanıyorsak, Türkiye’de her gün uçak kazasında ölen insan sayısı kadar kayıp veriyoruz maalesef.
Açıklanan bilgiler ile gelen bilgiler arasında tutarsızlık olduğunu gördük. Türk Tabipleri Birliği’nin açıkladığı vaka sayısı, hükûmetin açıkladığı rakamların tam iki katı. Böyle bir tabloda hükûmetin bugün aşı ile ilgili söylediklerine nasıl güveneceğiz? Aşı çok önemli bir tedbir, mutlaka açık fikirli olmak lazım. Ama hangi aşı iyidir diye bilim insanlarının dinlenmesi gerek. Aşının ulaşılabilir olması dünyada çok önemli bir insanlık sınavı olacak. İşin esası, aşıdan ücretsiz bir şekilde faydalanılması olmalı."