Almanya'da sünnetin Köln Eyalet Mahkemesi tarafından "yaralama suçu" olarak görülmesine, Yahudi ve Müslüman kuruluşlardan sonra Protestan ve Katolik kiliselerinden de tepki geldi. Alman Katolik Kilisesi yaptığı açıklamada, mahkeme kararının, Almanya'da yaşayan Yahudilerin ve Müslümanların dini özgürlüğünü tehdit ettiği, din özgürlüğüne ve ebeveynlerin eğitim hakkına ağır şekilde müdahale ettiği için de "son derece garip olduğu" belirtildi.
Protestan Kilisesi Daire Başkanı Hans Ulrich Anke de mahkemenin, çocuğun vücudunun korunmasıyla din özgürlüğü ve ebeveyn hakları arasındaki dengeyi iyi değerlendirmediğini ifade ederek, Almanya'da hukuki açıdan güvenli bir durum yaratılması için kararın düzeltilmesi gerektiğini söyledi.
Köln Eyalet Mahkemesi'nin kararına bazı politikacılar ve yerel gazeteler de tepki gösterdi.
Hür Demokrat Partili (FDP) Federal Meclis Üyesi Serkan Tören, yaptığı yazılı açıklamada, mahkeme kararının Müslüman ve Yahudi ailelerinde büyük sorunlar yarattığını belirterek, bu nedenle sünnetler için hukuki alanda açıklık getirilmesi gerektiğini ifade etti.
Ailelerin aylarca yeni bir yasal düzenleme için bekleyemeyeceğine işaret eden Tören, bu eksikliğin en hızlı şekilde giderilmesi gerektiğini kaydetti.
Yeşiller Partisi Federal Meclis Grubu Genel Sekreteri Volker Beck de mahkeme kararını çok çelişkili gördüğünü belirterek, ülkedeki Yahudi ve Müslüman cemaatlerinin din özgürlüğünün nasıl daha iyi korunabileceği konusunda düşünülmesi gerektiğini söyledi.
"Passauer Neue Presse" adlı yerel gazete, mahkemenin, sünnet konusundaki kararını verirken, kültür bilgisiyle hareket etmediğini ve somut tıbbi gerekçeleri de dikkate almadığını savunarak, bunun "din ve aile düşmanı" bir karar olduğunu yazdı.
Kararın sadece Musevilik ve İslamiyet açısından değil, genel olarak din özgürlüğü açısından tehlikeli olduğu belirtilen gazete haberinde, Hristiyanlık'ta da "laik ideolojilerin gözüne batan" bazı geleneklerin olduğu, bu nedenle Köln mahkeme skandalına karşı gösterilen direnişin takdir görmesi gerektiği kaydedildi.
"Mannheimer Morgen" adlı yerel gazetede de sünnetin ceza kapsamına sokulmasının saçma olduğu belirtilerek, dünya çapında yaşayan erkeklerin yaklaşık dörtte birinin, ABD'de yaşayan erkeklerin de yüzde 75'inin sünnetli olduğuna dikkati çekildi.
Köln'deki yargıçların tüm bu insanları adeta yaralanmış insan konumuna soktuğu ifade edilen haberde, Yahudilerin ve Müslümanların şimdi sünneti Almanya dışında yaptırmaya çalışacağı vurgulandı.
Köln Eyalet Mahkemesi, sünnet ettiği bir çocuğun daha sonra kanama geçirmesi sebebiyle hakkında dava açılan bir doktoru serbest bırakmış, ancak gerekçeli kararında "doktorun suç işlediğini bilmediğini” belirtmiş ve sünnetin "yaralama" suçu kapsamında görülmesi gerektiğine hükmetmişti.
Mahkeme kararının düzeltilmesine ilişkin olarak şu ana kadar yasal girişimde bulunulmadı.