Alman özel kuvvetlerinde aşırı sağcı soruşturması

Alman özel kuvvetlerinde aşırı sağcı soruşturması

Kısa adı KSK olan ve yurtdışı görevleri için oluşturulan özel kuvvet birimi Alman Harekât Timi mensuplarının bir veda partisinde aşırı sağ eylemlerle ilişkilendirilebilecek kutlama yaptıkları iddiası üzerine ülkenin güneybatısındaki Tübingen kenti savcıları soruşturma başlattı.

27 Mayıs'ta yaşanan olayla ilgili olarak DW'ye konuşan Tübingen Savcılığı sözcüsü olayı incelediklerini doğrularken, gerekli görülmesi durumunda soruşturmanın olayın yaşandığı Baden-Württemberg eyaletinin başkenti Stuttgart savcılığına devredilebileceğini kaydetti.

Olay, Alman kamu yayın kuruluşları Radio Bremen, NDR, ZDF ve ARD'nin bir tanık ifadesine dayandırdıkları araştırmaları sonucu ortaya çıktı. Olay gecesi orada bulunan bir askerin arkadaşı olan bir kadının ihbarı üzerine başlatılan soruşturmada tanık kadın, veda partisinde birlik liderinin "ana ödülü" olmak üzere davet edildiğini ve yaşananları kanıtlamak için WhatsApp uygulamasındaki mesajları gösterebileceğini söyledi.

Nazi selamı ve domuz kafaları

Almanya'nın kamu radyo kuruluşlarının yaptığı araştırmaya göre KSK askerleri, Tübingen yakınlarında olayın yaşandığı Calw kasabasında bir atış poligonunda Nazi selamı verip aşırı sağcı müzik gruplarının şarkılarını dinlediler.

Araştırmaya göre askerler ayrıca birbirlerine kesilmiş domuz kafaları fırlattılar. İslam ve Yahudilikteki yerinden dolayı kesilmiş domuz kafalarının bu tip eylemlerde kullanılması aşırı sağcılar arasında yaygın bir davranış biçimi.

Ordu içinde eleştiri

Alman ordusu da konuyla ilgili bir iç soruşturma başlattı. Alman haber ajansı dpa'ya konuşan bir askeri yetkili, ordunun 13 Temmuz'da olaydan haberdar olduğunu ve iddiaların henüz doğrulanmadığını söyledi.

Perşembe günü bir açıklama yapan Silahlı Kuvvetler Ombudsmanı Hans-Peter Bartels, olayı bilmesine karşın kamu savcılarını bilgilendirmemesinden dolayı orduyu eleştirdi. Bartels, ordunun bir tanığın kamuoyunu bilgilendirmesine kadar beklemiş olmasına dikkat çekti.

"Hitler selamı vermek ya da demokratik Almanya'yı küçümseyen müzikler dinlemek bir zevk meselesi değildir" diye konuşan Bartels, olaya şahit olmuş askerleri ifade vermeye davet etti. Komiser, "Askerler demokrasiyi korumak zorundadır, hor görmek değil" ifadesini kullandı.

İlk skandal değil

Calw'da olanlar son aylarda Alman ordusunda yaşanan aşırı sağcı olaylara bir yenisini daha ekledi.

Nisan ayında Üsteğmen Franco A. Suriyeli bir mülteci kimliğine bürünüp aylar boyunca saldırı hazırlığı yaptığı şüphesiyle gözaltına alınmıştı. Der Spiegel dergisi, Franco A.'nın aşırı sağ görüşlerine dair 2014 yılında Alman ordusuna somut ihbarlar gelmiş olmasına rağmen hakkında hiçbir işlem yapılmadığına dair haberler yapmış ve ordu eleştiri konusu olmuştu.

Bu olayın üzerinden birkaç hafta geçmişken Donaueschingen kentindeki Fürstenberg kışlasında yapılan bir aramada Nasyonal Sosyalizm döneminde silahlı kuvvetlerde kullanılan miğferlerin yer aldığı bir vitrin bulunmuştu. Ayrıca kışlada Nazi dönemi silahlı kuvvetlerini hatırlatacak eşya ve fotoğrafların yer aldığı bir oda keşfedilmiş ve soruşturma başlatılmıştı.

Ocak ayında ortaya çıkan bir başka skandalda da özel kuvvetlerin Pfullendorf kasabasındaki eğitim merkezinde "insan onuru, cinsel tercih ve ar duygularını zedeleyici" ihlallerin yaşandığı ve askerlerin kötü muamele ve şiddete maruz kaldığı bildirilmişti.

Almanya Savunma Bakanı Ursula von der Leyen'in göreve geldiğinden bu yana ordudaki sorunları kamuoyuna taşıması generallerle arasında sürekli gerginlik yaşanmasına neden olmuştu. Bakanın, Franco A.'nın deşifre olmasının ardından, orduda genel olarak hâl ve yönetim zafiyeti olduğunu söylemesi tepkilere yol açmıştı.

© Deutsche Welle Türkçe

DW,dpa/ÇÖ/BK